|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Binlerce Müslüman esirin öldürülüp Mezar-ı Şerif dışındaki toplu mezarlara gömüldüğü katliamın belgeseli yayınlanacak. Belgesel, ABD ve Raşit Dostum'un işlediği insanlık suçunu ortaya koyuyor.
Amerikan askerlerinin ve Özbek General Raşit Dostum'a ait birliklerin Afganistan'da işlediği savaş suçları ve katliamları işleyen bölgesel, bugün Avustralya televizyonu tarafından yayınlanacak. Daha önce Avrupa Parlamentosu'nda ve Alman Meclisi'nde bir kısmı gösterilen belgesel, Amerika'nın engellemeleri nedeniyle dünya basınında yer alamadı. İrlandalı gazeteci ve film yapımcısı Jamie Doran tarafından hazırlanan belgeselde ölüm konvoylarında boğularak öldürülen esir Taliban savaşçılarına yer veriliyor. ABD askerlerinin canlı tanıklık ifadelerine göre, esirler hayvan muamelesi gördü, katledildi ve toplu mezarlara gömüldü.
Yalanlamakla kurtulamadı
Olanlar, Amerikan müdahalesinin özgür bir dünya ve güven getireceğini savunanları doğrular nitelikte değil. Amerikan müdahalesini ve Afganistan'daki Kuzey İttifakı tarafından işlenen savaş suçlarını ifşa eden film, insan haklarını savunma iddiasıyla başlatılan bir işgalin nasıl da zulüm uygulayan bir taraf haline geldiğini soruyor. Doran, elindeki malzemenin bir kısmını ilk kez Haziran 2002'de Avrupa Parlamentosu'nda gösterdi. O zaman, Pentagon ve ABD Dışişleri Bakanlığı rutin yalanlamaların ötesine geçemedi ve filmi bertaraf etmeye çalıştı. Doran, o dönemde; kemikler, elbiseler ve çöldeki kan izleri gibi kanıtların imha edilmek üzere olmasından endişe ediyordu ve tanıkların güvenliğiyle ilgili kaygıları vardı. Nitekim tanıklardan ikisi katledildi. Bunun üzerine, Doran uluslararası bir inceleme için destek topladı ve toplu mezar alanı ön belgeleme işlemine tâbi tutuldu. Filmin uzun versiyonunda, Doran Pentagon'un düpedüz yalan söylediğini belgelerle ortaya koyuyor.
Binlerce esir katledildi
Ölüm konvoyu denilen olay Afganistan'ın kuzeyindeki Kunduz'da meydana geldi. Bu nokta, dünya televizyonlarından da duyurulan 8 bin Taliban savaşçısının öldürülmeme koşuluyla teslim olduğu yer. Ancak işler o kadar basit olmadı. 400 kadar savaşçı Kale-i Cengi'de son kurşunlarını da atıp planlandığından erken teslim oldular. CIA görevlisi Mike Spann'in hayatını kaybettiği olay bu olaydı. Geri kalan tutukluların Shibargan'a nakli süresince, 3 binden fazla esir insanlık dışı bir şekilde öldürüldü. Bu olaylar Kasım 2001'de ve ABD'nin 11 Eylül saldırılarının ertesinde bir tepki gösterme baskısıyla kuzeyden Afganistan'a dalmış olduğu zaman gerçekleşti. Tüm dünya gibi, onlar da el-Kaide ağının genişliği ve faaliyet alanı konusunda yetersiz tahminleriyle yanılmıştı. Kunduz civarındaki Mezar-ı Şerif bölgesi stratejik bir yer. Asya steplerine giriş noktası ve doğu-batı yollarının birleştiği nokta.
Amerika'nın suç dosyası
Afgan katliamı izlemesi güç bir film. Tanıkların yüzleri ve sesleri tanınmamaları için bulanıklaştırılmış. Hepsi de ücret almadan tanıklıkta bulunmuş ve iddialarını bağımsız bir araştırma için tekrarlamaya hazır. Önemli Afgan araştırmacı Necibullah Kureyşi, vahşetin suç filminin bir kopyasını elde etmeyi amaçlayan başarısız bir girişimde bulundu ve neredeyse ölümün eşiğinden döndü. Filmde katliama karışan ABD personeli açık bir biçimde görünüyor. Dostum, filmi sigorta olarak tutuyor; batarsa ABD'yi de aşağı çekecek.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Dizi | Röportaj | Karikatür |
|
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |