|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Başbakan Abdullah Gül, TÜSİAD raporunun açıklandığı toplantının açılış konuşmalarının ardından, Devlet Bakanı Ali Babacan ve Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Tuncay Özilhan ile birer telefon görüşmesi yaptı. Abdullah Gül'ün, TÜSİAD toplantısında yapılan eleştirileri duyunca önce Bakan Ali Babacan'ı arayıp "Bu tür eleştiriler ne oluyor" diye sorduğu öğrenildi. Gül'ün ardından telefona TÜSİAD Başkanı Özilhan'ı çağırıp "Bize seçimlerden sonra destek veren iş dünyası niye 180 derece dönüyor. Henüz hiçbir icraatımızı görmeden bu eleştiriler niye?" diyerek kızgınlığını dile getirdiği belirtiliyor. Toplantıda yaptığı konuşmanın tamamen bir "tavsiye, ikaz" yönünde olduğunu belirten Tuncay Özilhan, Başbakan Gül ile telefon konuşmasının içeriğine ilişkin soru üzerine de, "Müsaade ederseniz aramızda kalsın" dedi. Irak ve Kıbrıs konusundaki eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Özilhan, bu konularda hükümetin karar mekanizmasının çalışması gerektiğini ifade ederek, "Bugünkü yapmış olduğum konuşma da tamamen bir tavsiye, ikaz yönündeydi" dedi.
TÜSİAD: Artık işe koyulalım
TÜSİAD Başkanı Özilhan toplantıda yaptığı açıklamada ise, Türkiye'nin içinde bulunduğu ortamdan kararlılık, açıklık ve işbirliği içinde birlik ve beraberliği koruyarak çıkılabileceğini belirterek, "Un var, şeker var, süt var. Ocağı yakıp işe koyulalım artık" dedi. TÜSİAD tarafından hazırlanan "Enflasyon ve Büyüme Dinamikleri: Gelişmekte Olan Ülke Deneyimleri Işığında Türkiye Analizi" başlıklı rapor, bir toplantıyla açıklandı. Özilhan, olası Irak savaşına ilişkin, "Türkiye demokratik bir ülke olarak, hiçbir zaman totaliter bir rejimin yanında yer almamalıdır" dedi. Özilhan, şöyle devam etti: "Hükümet daha görevi devralır almaz, tek bir icraata fırsat bulamadan, AB meselesi ile uğraşmak zorunda kaldı. Ardından Kıbrıs meselesi geldi. Bunlar on yılların sorunlarıydı. Dahası, bir de kapımıza savaş dayandı. Bu süreçte, hükümetin kendi politikalarını yürürlüğe koyma bakımından elinin yeterince serbest olmadığı da ileri sürülebilir."
İyi kaptan fırtınalı suda belli olur
Bir başka açıdan bakıldığında ise hükümet ve iktidar olmanın, böyle dönemlerdeki icraatla ölçülecek bir olgu olduğuna işaret eden Özilhan, "Kaptanın mahareti, fırtınalı sularda ortaya çıkar. Toplum, hükümetten istikrarlı ve kararlı bir icraat beklerken, çok başlı, yeterince koordine edilmemiş, tenkitlere karşı sert tepki gösteren ve istikrar programının tersine gelişen popülist politikalarla karşılaştık" şeklinde eleştirilerde bulundu. 'Kararsızlık yalnızlığa iter'
Hükümetin yaklaşan savaşla ilgili "kararsız ve kapalı tutumu'nu eleştiren TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan, Irak konusunda "AB'nin konuyla ilgili tutumu yakından ve dikkatle izlenirse, meşruiyetle ilgili hissedilen sıkıntılar da büyük ölçüde ortadan kalkar' diye konuştu. Kararsızlığın Türkiye'yi kurulacak yeni dengelerin dışında bırakabileceği uyarısında bulunan Tuncay Özilhan, şöyle devam etti: "Yalnız kalmış bir Türkiye, geleceği olmayan bir Türkiye'dir. Avrupa Birliği için mücadele etmek, Kıbrıs'ta kalıcı ve adil bir çözüme kavuşmak için varımızı yoğumuzu ortaya koymak da işte bu nedenle zorunludur. Hükümet bu karmaşık sorunlarda açık ve kesin tutumlar benimsemeyi kendisi ve iktidarının geleceği için riskli görüyorsa, ödeyeceği bedelin hesabını yapıyorsa, o zaman toplum olarak şunu sormak hakkımızdır:
Bu toplum, istikrar programını ve yapısal reformları, ağır bir bedel ödeyeceğini bile bile desteklemedi mi? Daha hiçbir icraatını görmeden piyasalar hükümete kredi açtığında, bilerek bir riski üstlenmedi mi? Kıbrıs'ta çözüm için sesini yükseltenler hükümetten daha az mı risk alıyorlar? Yapılanların ve yapılmayanların bedelini de, kazancını da, toplumca adil olarak paylaşacağız. Ancak tarih önünde sorumluluk her durumda hükümete ait olacak."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Dizi | Röportaj | Karikatür |
|
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |