T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

'Depreme hazırlık siyasetsiz olmaz'

"Depreme hazırlık ve tehlikeyi azaltma çalışmalarını koordine eden Ulusal Afet Yönetim Stratejisi oluşturulması şarttır" diyen Prof. Dr. Işıkara, bu başarının siyasi iradeye bağlı olduğunu vurguladı.

Depreme hazırlık çalışmalarında toplumun eğitimine daha çok zaman ayırmak için emekliye ayrıldığını söyleyen Kandilli Rasathanesi eski Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, Ulusal Afet Yönetim Stratejisi'ni belirlemenin önemine dikkat çekti. Toplumun depreme hazırlanmasında eğitim çalışmalarının olması gereken düzeye henüz ulaşmadığını da kaydeden Işıkara, siyasi iradenin ve bürokrasinin afete hazırlık çalışmalarına sahip çıkmasının gerekliliğine işaret etti. "Artık vatandaşlarımız satın alacakları veya kiralayacakları evlerin depreme dayanıklılığını araştırıyorlar. Bu sevindirici bir gelişmedir" diyen Işıkara, ülkemizde deprem bilincinin yavaş yavaş oluşmaya başladığını aktardı. Yeni Şafak'a konuşan Prof. Dr. Işıkara, deprem hazırlık çalışmalarını değerlendirdi ve emekliliğini nasıl geçirdiğini anlattı.

'Koordinasyon siyasi iradeye bağlı'

'Ulusal Afet Yönetim Stratejisi'nin oluşturulması ve depreme hazırlık çalışmalarında koordinasyonun büyük ölçüde siyasi iradeye bağlı olduğu görüşünü dile getiren Işıkara, şunları söyledi: "Herşey karar verici mercilerle birlikte yürütüldüğünde sağlıklı netice alınıyor. Ben her zaman söylüyorum, şu an yapılanlar daha çok müdahale ve iyileştirmeye dönük çalışmalar. Oysa, deprem öncesi çalışmalara da ağırlık verilmeli. Hazırlık çalışmalarını, tehlikeyi azaltma çalışmalarını, müdahale çalışmalarını ve iyileştirme çabalarını koordine eden bir ulusal strateji olmadığı müddetçe, deprem zararlarını en aza indirgemek mümkün değil."

'Deprem bilinci oluşuyor'

Bazı emlakçıların kendisine, deprem güvenliği eksik olan evleri satamadıklarından, kiraya veremediklerinden dert yandıklarını ifade eden Ahmet Mete Işıkara, "Ben dedim ki o zaman, 'Siz de deprem güvenliği olan evleri pazarlayın'. Bu, aslında çok önemli bir gelişme. Demek ki halk yaşayacağı evlerin depreme dayanıklılığını sorguluyor artık. Ayrıca, deprem malzemeleri de vatandaşın ilgi gösterdiği ticari eşyalar haline geldi. Bu malzemeleri büyük ve yaygın pazarlama ağı olan marketler satışa sunuyor. Bunlar çok sevindirici gelişmeler. Demek ki, deprem bilinci yavaş yavaş oluşmaya başlamış toplumumuzda" şeklinde konuştu. Deprem öncesi hazırlık çalışmalarının, trafikteki emniyet kemeri kavramından farksız olduğunu vurgulayan Işıkara, depremlerde yaşanan yaralanmaların bazılarının, ev ve ofis eşyalarının düşmesi nedeniyle ortaya çıkıtığını ve bu durumun engellenmesinin eşyaların bağlanmasına bağlı olduğunun altını çizdi.

Toplum Afet Gönüllüleri oluşturulmalı

İstanbul'da çok yaygın bir eğitim seferberliği başlatılması gerektiğini kaydeden Işıkara, "Öyle ki mahallelere kadar inilmeli eğitim faaliyetlerinde. Mesela İzmit'te 'Mahalli Afet Gönüllüleri' var" dedi. Türkiye çapında 'Toplum Afet Gönüllüleri' gruplarının oluşturulmasının önemine değinen Işıkara, 'Temel Afet Bilinci' ve 'Toplum Afet Gönüllüleri' eğitiminin yaygınlaştırılmasının zorunlu olduğunu söyledi. "Afetlere önceden önlem alma, bilinç geliştirme çok önemli. Bilinç geliştikçe, insanlar sorgulamaya ve kendi güvenliklerini sağlama almaya başlıyorlar" diyen Işıkara ayrıca depreme hazırlık çalışmalarını koordine eden bir strateji oluşturulması gerektiğini anlattı. Işıkara aksi takdirde, deprem zararlarını en aza indirmenin ve her alanda deprem güvenliğinin azamiye çıkartılmasının mümkün olmadığını kaydetti.

'Deprem gündemden düşmemeli'

Toplumun depreme hazırlanmasında eğitim faaliyetlerinin vazgeçilmezliğine işaret eden Işıkara, "Ben de zaten bunun için görevden ayrıldım" dedi. Deprem öncesi eğitim çalışmalarının, depremin sürekli gündemde kalmasına bağlı olduğunun altını çizen Işıkara, Irak, AB ve Kıbrıs gündemlerinin depremi unutturmasından yakındı. "Pülümür depremi sadece 2 gün medyanın gündeminde kalabildi. Pülümür Türkiye'nin parçası değil mi?" diye soran Işıkara, "İstanbul'a kar yağmadan, Türkiye'ye kış geldiği anlaşılmıyor" tespitini tekrarladı. Emekliliğinin 'şeklî' olduğunu da söyleyen Işıkara, "Yönetimin ya da toplumun eğitimi arasında tercih yapmak zorundaydım. Toplumun eğitimini tercih ettim" dedi.



24 Şubat 2003
Pazartesi
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED