Artroskopi, menisküs yaralanmalarının tedavi edilmesinde kapalı ameliyat tekniğidir. Artroskopi sayesinde hasta hemen ayağa kalkabilmekte ve erken dönemde günlük yaşantısına dönebilmektedir.

Günlük hayatın yükünü çeken dizimiz beklenmedik bir ağrı verdiğinde hareketlerimizin ne kadar kısıtlanacağını hiç düşünmüş müydünüz? Diz eklemi içinde bulunan menisküs bir gün herhangi bir sebeple yaralanabilir. Üstelik menisküs yaralanması hemen hemen her insanda ve her yaş grubunda görülebilir. Yani bu sorun sanıldığının aksine sadece sporcuların bir sorunu değildir. Konu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz İstanbul Medipol Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Akif Teköz, her diz eklemi içinde iki tane bulunan menisküs hakkında şunları söylüyor:

Menisküs nedir?

Menisküs her diz ekleminin içerisinde 'C' ve 'O' şeklide olmak üzere bir çift bulunan, kulak kepçesi kıvamındaki kıkırdak organlardır.

Sebepleri nelerdir

 Dize gelen direkt darbeler Trafik kazaları, diz üzerine düşmeler, dize gelen tekmeler gibi  İndirekt yaralanmalar Ayak yerde sabitken gövdenin diz üzerinde dönmesi (futbol yaralanmaları, kayak yaralanmaları, ayak takılması sonucu diz üzerinde vücudun dönmesi Dejeneratif yaralanmalar Genelde yaşlı kişilerde görülen ve yılların birikimi olan küçük darbelerin birbiri üzerine eklenmesi sonucu menisküslerin sağlam yapısını kaybederek parçalanması.

Belirtileri nelerdir

Menisküs yaralanması olduğu takdirde dizde ağrı, takılma, dizin kilitlenmesi ve dizde boşalma hissi gibi belirtiler görülür.

Tanı yöntemleri

Menisküs yaralanmasının tanı yöntemleri; muayene, MR (EMAR) ve tanı maksatlı artroskopi.

Artroskopinin üstünlükleri nelerdir?

Ameliyat sonrası fizik tedavi ihtiyacı son derece nadirdir.

Eklem hastalıklarının teşhis ve tedavisinde yeni boyut: ARTROSKOPİ

Artroskopi eklem içerisine çok küçük deliklerden sokulan ışıklı bir optik sistem sayesinde; eklem içinin muayenesinin yapılabilmesi, hastalıklarının teşhis edilebilmesi, teşhis edilmiş eklem hastalıklarının cerrahi olarak tedavi edilmesi esasına dayanır. Günümüzde en çok diz olmak üzere omuz, el bileği, ayak bileği gibi büyük eklemlerin hastalıklarında sıkça kullanılmaya başlanmıştır.