Maçtan önceki düşüncemi değiştirmem. Skor ne olursa olsun, benim düşüncem değişmezdi. Del Bosque mutlaka kalmalı. Yönetim Türkiye'de bir ilke imza atarak bu denli üzerine gelen medyaya aldırmadan İspanyol hocayla devam etmeli. Del Bosque mi oyunculara böyle oynayın, koşmayın, sahada kabiliyetlerinizi göstermeyin diyor. Takım üzerindeki stresin sorumlusu sadece Del Bosque mi? Sorular sorulmaya başlayınca sonu gelmez!..

Maça stres ve sinir içinde gol yememe tedirginliği ile başlayan Kartal, Carew'e istenilen pasları gönderemeyince baskı ve topu ayakta tutmasına rağmen, gol tamamen tesadüflere kaldı. İşte bu anlardan birinde devre biterken Pancu'nun şutunda seken topa İbrahim Üzülmez tıpkı Galatasaray'a attığı gol gibi çok az kullandığı sağ ayağıyla vurunca tribünleri ayağa kaldıran golü atırverdi. Gerçi ikinci yarıda Sergen ve Tümer'li Beşiktaş ayağa pas yapmaya ve bu sezon ilk defa göze hoş gelen bir oyun oynamaya başladı ama, bu defada sağdan soldan gelen olumlu ortalardan ötürü gözler Carew'i aramaya başladı. Del Bosque'nin takımın istikrarlı oyuncusu Ali Güneş'i kesip yerine Fatih Sonkaya'ya yer vermesi önce bizi de şaşkınlığa uğrattı ama, doğrusu Fatih Sonkaya arkadaşını aratmadı. Dakikalar ilerledikçe oyunda hakimiyeti sağlayan Kartal, bu kez de kontra ataklara hızlı çıkabilecek oyuncu yokluğundan dolayı takımı rahatlatacak ikinci golü bir türlü bulamadı. İbrahim Üzülmez belki de sezonun en iyi futbolunu oynayarak yıldızlaşırken, ilk yarıda Ahmet Hassan çalışkanlığıyla göze battı. Ancak oyunun sonlarına doğru Pancu'yla birlikte o da oyundan düştü. Oyununun genelinde Beşiktaş'ın Carew'siz gol yollarında etkili olamayacağı açıkça belirlendi ki, bu ileride Kartal'ın en büyük handikapı olacak gibi.

Yine de çok uzun bir müddettir sahasında maç kazamayan Kartal, bu şansızlığını yenerek tribünlerin yıldızı taraftarlarına mutlu etti.

HÜROL BİLAL

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu