AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
S P O R

İnşaallah kriz bitti

Beklenilen, dualar edilen galibiyet nihayet bir kurtarıcı kıyafetiyle geldi, Beşiktaş UEFA'da ilk turu atladı, gruplardan birine girdi. Ama bu turun galibi kim? Tabiki Beşiktaş. Ama Beşiktaş'ın nesi? Futbolcusu mu, teknik direktörü mü, yönetimi mi?

Hepsinden biraz; ama asıl galip Karakartalın seyircisi. O ölüyü bile diriltecek kadar candan, içten, durmadan "Beşiktaş, Beşiktaş" diye yırtınan Siyah-Beyazlı seyirci gecenin asıl galibi.

Beşiktaş oyunun ilk yarısında yine birşey oynamadı. Üç topu üst üste pas yapamadı. Orta saha, oyun kurucusu gibi kavramlar mafiş. Ama o müthiş seyirci desteğiyle genelde hücumda gibi göründü. "Göründü" diyorum zira Siyah-Beyazlı akınlar yapma oyuncak gibi eften püften hareketlerdi. Sadece Ahmet Hassan'ın ikisi kafa, üç topu ciddi hücum anlamındaydı. Haaa başlarda Pancu'nun canlılığından İbrahim Üzülmez'in devamlı çalışkanlığından söz etmek gerek. Nitekim İbrahim bu çalışkanlığının ödülünü ilk yarının uzatma dakikalarında attığı golle aldı.

Maçın ilk yarısında sahada hayalet gibi gezinen Carew'le çok başarısız bir gününde olan İbrahim Akın'ın yerine top teknikleri üstün Sergen ve Tümer forma giyince iş değişti.

Beşiktaş'ın sergilediği futbol da kalite kazandı. Tribünler "hep böyle oynayın canımızı verelim" diye tezahürata başladı.

Bodo'nın eti ne budu ne, futbol değeri işte bu kadar.

Beşiktaşlı futbolcular 1-0'ın avantajını sürdürdüler de, kendilerini de, Vicente Del Bosque'yi, yönetimi de, en azından şimdilik krizden çıkarmayı başardılar. Karşılaşmanın İspanyol hakemi alışmadığımız kadar başarılıydı.


1 Ekim 2004
Cuma
 
TAYLAN UYGUR


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED