T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 2 ARALIK 2005 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Karikatür
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  Hayat
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Vecdi AKYÜZ

Kurban Sayısı, Kefir ve Ekrandan Kur'an Okumak

Kurban Sayısı ve Eti

*Merhaba Hocam, Peygamberimiz (s.a.v) kurbanı hem kendi ailesi, hem de ümmeti için kesiyordu. Biz de sünnete uymak niyeti ile, 2 kurbanın birini kendimiz için, diğerini Muhammed ümmeti için kesebilir miyiz? Olursa, etini tasadduk etmek mi gerekir? (Murat Yılmaz)

Kurban kesmek, Hz.Peygamber'in (s.a.) hiç terk etmediği ve kesmeyenleri "Hali vakti müsait olup da kurban kesmeyen camimize yaklaşmasın" (Ahmed bin Hanbel, Müsned, 2/321) şeklinde oldukça sert ifadelerle uyardığı çok kuvvetli bir sünnet olduğu için "vacip" bir ibadet kabul edilir. Her yıl kesilmesi vacip kurban sayısı sadece birdir. Daha fazla kesmek, ya adak, ya da nafile olarak gerçekleşebilir; adağın adakta bulunmak şartının yanı sıra, bunlar için malî güç şartı öncelikle aranır. Sizin de belirttiğiniz gibi, sırf Hz.Peygamber'in (s.a.) sünnetine uymak için, malî gücü yeterli olanlar birden fazla kurban elbette kesebilirler.

Mükellefin ve aile halkının vacip bayram ve nafile kurban etinden yemesi müstehaptır. Efdal olan kesilen kurban etinin üçte birini kendi evinde yemektir, üçte birini akraba ve dostlara dağıtmak, kalan üçte birini de fakir fukaraya dağıtmak menduptur (=sünnet). Kurban etinin bütünüyle tasadduku (fakirlere dağıtılması) caiz olduğu gibi, tamamının ev halkı için saklanması da caizdir, ancak efdal olan yedirme ve tasadduktur. Bununla birlikte, kendi aile üyeleri kalabalık ve orta halli olanların, kurbanlığı tamamen kendilerine saklamaları menduptur.

Adak kurbanının eti ise, kesen ve ailesi tarafından yenmez. Yenirse, o değerde fakirlere sadaka vermek gerekir.

Kefir

*Sayın Hocam, size bir çok konuda sorular geliyordur. Araştırmanız gerekiyor ya da fazla zamanınızı almazsa, ben de son zamanlarda gündemde olan KEFİR adlı içeceğin %100 helal olup olmadığını öğrenmek istiyorum. Teşekkürler. Allah'a ewmanet olun. (Atilla Kabasakal/ziraat mühendisi)

İlke olarak, temiz olan, sarhoşluk ve insan sağlığına zarar vermeyen yiyecek ve içecekler helaldir. Kefir de bu çerçevede, helal içecekler arasında yer almaktadır. Ülkemizde üretilen kefirin içilmesinde dinen bir sakınca yoktur. Yeni tanınan bir içecek olduğu için, kefirin ülkemizde bazı tereddütlere yol açması gayet olağandır ve "helal lokma" konusunda ülkemiz insanlarının hassasiyetini gösteren gerçekten de takdire değer bir durumdur.

Kefirin, başka ülkelerde alkol katılmış türleri de vardır. Bunların, alkol oranı ne olursa olsun, haram olduğunda en küçük bir şüphe yoktur.

Ekrandan Kur'an Okumak ve Abdest

* Sayın Hocam, size saçma gelebilecek bir sorum var. Abdestsiz olarak bilgisayar ekranından Kur'an-ı Kerim okunabilir mi? Gidin abdest alın diyeceksiniz, ama merak işte. Gerçekten de cevabını bilmek istediğim bir soru. Allah razı olsun. (Mustafa Namlı)

Sorunuz gayet yerinde bir soru. Kur'an-ı Kerim'in Allah kelâmı olduğuna inandığımız için, Kur'an-ı Kerim'e (Mushaf'a), onun meallerine, kâğıt ve teknolojinin daha yeni ürünleri olan bilgisayar, cep telefonu ve CD gibi aygıt ve gereçlerde yer alan bütününe veya parçalarına daima ayrı bir saygı ve titizlik göstermemiz gerekir. Ama, bu şekil şartlarının yanı sıra, asıl Kur'an-ı Kerim'in içeriğini anlamaya ve hayatımızın yol göstericisi yapmaya çalışmalıyız. Çünkü Kur'an-ı Kerim, hayat kitabıdır.

Geleneksel kabule göre, Kur'an-ı Kerim'e (Mushaf'a) veya bir kısmına dokunmak için abdestli olmak şarttır. Bu, öncelikle Mushafların üzerinde, özellikle sırtında yazılı olan "Ona, ancak temizler (arınmışlar) dokunabilir." (Vâkıa, 56/79) âyetine dayandırılır.

Abdestsiz el sürülmeyen Kur'an-ı Kerim, ayrı bir kap veya kılıfla tutulabilir. Abdestsiz kişi, kalem, cetvel veya kitap ayracı gibi şeylerle Kur'an-ı Kerim sayfalarını çevirebilir. Ayrıca, Mushaf'a doğrudan dokunmaksızın bakarak veya ezbere Kur'an-ı Kerim okuyabilir. Bilgisayar ekranında da bu kural geçerli olur. Ama Kur'an-ı Kerim okumak, Müslümanlar arasında bir ibadet olarak algılandığından, ekrandan da okunsa abdestli olmak, hem bu ibadet düşüncesine uygundur, hem de daha önemli olarak verimli ve açılımlarla dopdolu bir okumaya kapı aralar.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi