AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
S A Ğ L I K
Ölüm uykusuna yatmayın

Halk arasında uyurken kolay ve rahat ölüm olarak nitelenen uyku apnesi zamanında tedavi edilmediğinde kalp krizi, felç, hipertansiyon gibi birçok hastalığa yolaçıyor

Uykudayken hava akımının 10 saniyeden daha fazla kesilmesiyle ortaya çıkan uyku apnesi tedavi edilmediğinde kalp krizi, felç, hipertansiyon gibi birçok hastalığa yol açıyor. Hastalığın belirtilerinin horlama, huzursuz uyuma, sabah dinlenmeden kalkma, uykuda aşırı terleme, mide yanması, gürültülü horlama ve sabah baş ağrılarıyla uyanma olduğunu kaydeden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Necati Koç, söz konusu hastaların genellikle aşırı kilolu, kısa ve kalın boyunlu, alt çenesi biraz geride olan kişiler olduğunu söyledi. Başta burun olmak üzere solunum yollarındaki tıkanıklıkların da iyi takip edilmesi gerektiğini ifade eden Dr. Necati Koç, "Biz tedavide öncelikle kilolu hastalarımızı kilo vermeye teşvik ediyoruz. Alkol ve kullanılan bazı sakinleştirici ilaçları da mutlaka kesmeleri gerekiyor. Bu basit yöntemlerle eğer hastalarda tedavi sağlanamıyorsa vakit geçirmeden ileri tedavilere geçiyoruz. Polisomnografi denen tüm gece uyku tetkikiyle beyin dalgaları, kas gerilimi, göz hareketleri, solunum, kan oksijen düzeyi ve horlamayı kaydediyoruz. Bu bulguları değerlendirerek eğer solunum durması ve hava akımı azalmaları belli bir sayının üzerinde ise uyku apnesi tanısını koyuyoruz" diye konuştu.

Lazerle tedavi mümkün

Uyku apnesinin CPAP adlı uyurken sürekli basınçlı hava veren bir cihazla tedavi edildiğini söyleyen Dr. Koç, hafif ve orta dereceli apne vakalarında ise farklı cerrahi girişimler uygulandığını belirterek, "Radyofrekans veya lazer yöntemiyle damağın bir kısmı, küçük dilin ve bademciklerin çıkarılması yanında bazen dil köküne ve alt çene kemiğine yönelik cerrahi girişimlerde de son yıllarda başarılı sonuçlar alınmaktadır" şeklinde konuştu. Yatağında ölü bulunan hastalarda en çok ölüm nedeni olarak uyku apnesinin görüldüğünü kaydeden Dr. Koç, teşhis konulduğunda hastalığın kolay tedavi edildiğini söyledi.

GECEYİ HORLAYARAK GEÇİRİYORLAR

Horlamanın tek başına bir hastalık olmadığına değinen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Necati Koç, "Ancak horlama uyku apne sendromunun en önemli bulgusudur. Bu hastalıkta uyku, nefes durmalarıyla bölünür. Her nefes durmasından sonra yeniden nefes alma, gürültülü bir horlamayla başlar. Uyuyan kimseler gece neler olduğunun farkında değildir, ancak ertesi gün gelişen halsizlik, sersemlik, gün içi uyuklamalar, iş veya derste konsantrasyonun bozulması gece gelişen olayların kalıntılarıdır. CPAP uygulaması sonrası hastalar yeniden doğmuşçasına sağlıklı ve gece horlamayan, rahat uyuyan insanlar haline gelmektedir. Özellikle kilolu hastalar tedavi sonrası çok daha kolay zayıflayabilmektedirler. Hastaların yaşlanmayı üç kat arttıran bu rahatsızlıktan bir an önce kurtulmaları için mutlaka tedavi olmalarını öneriyoruz" dedi.


 
Yürüyüş her
derde deva

Uzman Dr. Beşir Türkmen, yürüyüş ve egzersizin baş ağrısından kabızlığa kadar birçok rahatsızlığa iyi geldiğini söyledi
Stresin ilacı
tatile çıkmak

Çocuklar 'Bisiklet Şenliği'nde buluştu
Ülser belirtisi düzensiz kalp ritmiyle bağlantılı
Midede ülsere yol açan helikobakter pilorinin, düzensiz kalp ritmiyle de bağlantılı olabileceği bildirildi. İtalyan araştırmacılar, helikobakter piloriye, kalp krizi riskini artıran düzensiz kalp ritmi bozukluğu olan kişilerde 20 kat daha fazla rastlandığını belirttiler. Araştırmacılardan Profesör Annibale Montenero, düzensiz kalp ritmi bozukluğunda hastaların kalplerinde üstteki küçük odacıkların etkili bir biçimde atmadığını, bunun krize yol açabilecek pıhtılaşmaya neden olabileceğini kaydetti. 59 hasta üzerinde yapılan araştırma, çoğunda helikobakter pilori görülen düzensiz kalp ritmi hastalarında, iltihap belirtisi olan bir tür proteinin seviyesinin yüksek olduğunu da gösterdi.
  • LONDRA (A.A)

  • 17 Haziran 2005
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED