Haftalink

Bu hafta gündemimizde yeni anayasa çalışmaları, Saddam'ın kayıp paraları ve Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı 'master plan' var. Sürpriz haberiyse tebessümle veda etmek için sona bıraktık.

İzzet Kaya Yeni Şafak
Geçtiğimiz hafta sizlere farklı bir konseptle bir haftanın gündemini özetleyen bolca haber sunduk. Türk Dil Kurumu ve Türkçe üstatlarının affına sığınarak haberimizin ismini 'Haftalink' olarak belirledik. Biz bu ismi seçerken TDK'ya uymadıysak da sizleri Türkçe ile ilgili kafanıza takılan hususlarda bu makama başvurmanız konusunda şiddetle uyarıyor ve hemen ilk linki veriyoruz!

Bundan sonra sizlere her hafta sunmaya çalışacağımız Haftalink haberlerimize eleştiri, yorum ve beğenilerinizi sosyal medyadan merakla bekliyoruz. En çok beğeni alan yoruma bir sonraki Haftalink'te link vereceğimizi de vaat ettik, ilgililere duyurulur. Herkes yazar biz yaparız!

İlk Haftalink'te sizlere terör operasyonlarını, Cenevre görüşmelerini, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında sarf ettiği sözleri, MHP'de 19 yıl sonra kürsüye Oktay Vural'ın çıkmasını sunmuştuk. Devamını merak edenler için:

  • Cenevre'de yaşanan son gelişme; Rusya'nın tutumu nedeniyle görüşmelerin askıya alınması oldu. Bir sonraki görüşme 25 Şubat'ta yapılacak.
  • Kılıçdaroğlu'nun sözleri hakkında AK Parti teşkilatları suç duyurularında bulunmaya devam ediyor.
  • MHP'de ise bu hafta Oktay Vural'ın kürsüye çıkması gölgede kaldı. Sebebi ise; parti içi muhaliflerin avukatları, “Kurultay Çağrı Heyeti" oluşturularak, partinin olağanüstü kurultaya götürülmesi talebiyle dava açması.

Bu hafta ise gündemimizde yeni anayasa çalışmaları, Saddam'ın kayıp paraları ve Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı 'master plan' var. Yüzünüzü güldürecek sürpriz haberi ise tebessümle veda etmek için sona bıraktık.

Ortak vaat masada

AK Parti iktidarı ile güçlü bir şekilde tartışılmaya başlanan 1982 Anayasasının varlığı şimdilerde başkanlık sistemi tartışmaları ile eşgüdüm yürüyor. Yeni anayasa çalışmaları bu hafta resmen başladı. Toplantıda eski çalışmalar gözden geçirildi, komisyonun çalışma usullerinin belirlenmesi içinse ikinci randevu 10 Şubat'a verildi.

Meclis'teki partilerin seçim beyannamelerinde halka vaat ettikleri 'yeni anayasa' gerçekleşecek mi? Dogmatik siyasi argümanlarla partiler hareket etmezse Meclis'ten bir anayasa çıkacağı kuvvetle muhtemel. MHP ve CHP'nin burada belirli ilkelerde tutucu davranacağı kesin. Ki HDP'nin de tutucu noktaların değiştirilmesinde ısrarcı olacağı aşikar. Bu birleşmez gibi duran siyasi cenahlar; insan hakları, ileri demokrasi gibi konularda evrensel referanslarla hareket ederse –ki umudumuz bu yönde- yeni bir anayasanın yolu açılacaktır.

Parlamenter sistem mi başkanlık mı?


Üzerinde uzlaşı sağlanan metnin halk onayına sunulacağı bir süreç de yaşanabilir. Burada temel tartışma ise anayasa metninin öngöreceği sistem üzerinde olacak. Parlamenter sistem mi yoksa başkanlık sistemi mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin sistem değişikliğine ihtiyacı olduğunu ve yeni anayasanın bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. AK Parti yeni anaysa ve başkanlık sisteminde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aynı çizgide dururken muhalefet partileri yeni anayasayı parlamenter sistem etrafında tartışmaktan yana tavır alıyor. Üzerinde mutabık kalınmayan metnin Meclis'teki sandalye dağılımına göre onaylanması imkansız. Çünkü anayasanın Meclis'te onaylanması için ihtiyaç duyulan oy sayısı 367. Bu durumda en yakın seçenek 330 ile referanduma gidilmesi. Böyle bir senaryoda tek başına bir parti bu çoğunluğu sağlayamıyor. Uzlaşı ya da bazı milletvekillerinin desteği zorunlu hale geliyor. Partiler uzlaşı ile yeni anayasayı yapabilecek mi yoksa halka mı sorulacak, hep birlikte göreceğiz.

Bir bodrum katı


Gündemimizde olan diğer bir konu; PKK mensuplarına yönelik operasyonun sürdürüldüğü Cizre'nin Cudi Mahallesi'ndeki bir evin bodrum katında yaralıların bulunduğu iddiası. HDP'li milletvekillerinin ısrarla gündeme taşıdığı sivil vatandaşların yaralı olduğu noktaya ambülans gönderilmediği iddiası, hükümet ve devlet yetkililerinin açıklamalarıyla yalanlandı. Halbuki, bölgeye sevk edilen Sağlık Bakanlığına ait ambulanslar, teröristlerin açtığı ateş, patlayıcı tuzaklı barikat ve çukurlar nedeniyle sokağa giremedi.

Binanın bulunduğu Bostancı Sokak'taki bazı evlerde örgüt üyelerinin gizlendiği, ilçedeki silahlı terörist sayısının ise 70 civarında olduğu tahmin ediliyor. HDP'li milletvekillerinin sadece Cizre'deki bu evle ilgili aşırı derecede refleks vermesi dikkat çekici.

Devrik liderin kayıp hazinesi

Bundan tam 12 yıl önce Irak'ta Saddam Hüseyin'in heykeliyle birlikte, bir rejim de devrilmişti. İleri demokrasi umudu ile Saddam'ı deviren Iraklılar, yeni dönemin zulümle birlikte, yolsuzluğa da son vermesini umuyordu. Onca çile, işkence, can kaybı, kısıtlanmış özgürlükler ve akabinde halkı heyecanlandıran demokrasi hayalinden sonra ilginçtir; gündeme gelen tek şey, devrik liderin serveti oldu.

Dikkat çeken gelişme bu hafta şu haberle basına yansıdı; Saddam Hüseyin dönemine ait milyonlarca doların Ürdün-Suriye sınırında bir evde ortaya çıktığı öne sürüldü. Dolarların bu evde 1'e 3 karşılığında pazarlandığı ortaya çıktı.

Körfez Savaşı sonrasında gerçeğe çok yakın dolarlar -ikiz dolar- bastıran Saddam'ın hiç gerçekleşmeyecek hayali, ABD ekonomisini zayıflatmaktı. Ancak işler planlandığı gibi gitmeyince ortaya çıkan hazine, ABD'nin 2004'te Irak'ı işgali sırasında buharlaşmıştı.

Master plan


Son günlerde üst üste yaşadığımız şehit haberlerinin ardından, Başbakan Ahmet Davutoğlu 10 maddeden oluşan “Terörle Mücadele Eylem Planı"nı açıkladı. Artuklu Üniversitesi'nde düzenlenen Kardeşlik Buluşmaları Mardin Konferansı'nda açıklanan 10 maddelik Eylem Planıyla bölgede terörden zarar gören vatandaşların sosyal ve ekonomik açıdan desteklenmesi hedefleniyor. Şehirleri çatışma alanına çeviren PKK'nın ortaya çıkarmış olduğu yıkım, sosyal devlet ilkesi çerçevesinde şehirlerin yeniden inşa edilmesiyle ortadan kaldırılacak. Planın temel amacı ise; millet vicdanı ve hikmetiyle devlet aklını birleştirerek, millet ve devlet arasındaki farkları ortadan kaldırmak.

Ez cümle, gelelim sürprizli haberimize;

Oscar Ödül Töreni'nde sunucu Ellen DeGeneres'in çektiği fotoğrafla hızla popüler olan, hatta bir akım haline gelen selfienin (özçekimin) hayatımızdaki yeri gittikçe sıradanlaşıyordu. Ancak birkaç ay önce Rusya İç İşleri Bakanlığı'nın "Cool bir selfie hayatınıza mal olabilir" kampanyasıyla yayınladığı fotoğraf selfie çılgınlığının geldiği boyutu gözler önüne serdi.



Sürekli Mars'a seyahat eden sevimsiz robot Curiosity ise; Namib Kum Tepeciği'nde yer bildirimi yapamasa da dünyaya özçekimini göndererek bir ilke imza attı. Bununla bir kez daha anladık ki uzunca bir süre daha modern insan, teknolojiyle gülüp ağlamaya devam edecek.

Sağlıcakla, sevgili dünyalı okurlar…