T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

P O L İ T İ K A

'ABD bize söz verdi'

Başbakan Bülent Ecevit, ABD yönetimine "Irak'a müdahale konusunda bize danışmadan hareket etmeyin" telkininde bulunduğunu belirterek, "Bu konuda bize söz verdiler" dedi.

Başbakan Bülent Ecevit, ABD yönetimine "Irak'a müdahale konusunda bize danışmadan hareket etmeyin" telkininde bulunduğunu belirterek, "Öyle umuyorum ki, Amerika, bu konuda kesin bir karara varmadan önce bizi dinleyecektir. Bu konuda bize söz verdiler" dedi.

Başbakanlık Basın Merkezi'nde Başbakanlık muhabirlerinin yeni yılını kutlayan Ecevit, 2001 yılında 2002 yılı için temeller atıldığını belirterek, "İnanıyorum ki, eğer beklenmedik aksilikler olmazsa 2002 yılı Türk ekonomisi için bir canlanma dönemi olacaktır. Tabi, 'bütün sorunlarımız 2002 yılında çözülecektir' demiyorum. Bunu düşünmek bile hayalcilik olur" diye konuştu.

Bir gazetecinin, "Sermayesi zayıflayan bankaların devlet tahviliyle kurtarılması büyük tartışma yarattı" demesi üzerine, Ecevit, şunları söyledi: "Tabi tartışma yaratacak bir konu. Fakat, önemli olan bankalar sisteminin üreten sektörü daha geniş anlamda yeterince destekleyebilmesi. Şu sırada bankalardan çoğunun bunun için gerekli gücü yok. Yalnız burada çok dikkatli davranmak gerekiyor. Bankalara sağlanacak kaynakların gerçekten üretime katkıda bulunabilecek şekilde kullanılması gerekli."

Başbakan Ecevit, "2002 yılında kemerleri biraz gevşetme müjdesi verebiliyor musunuz?" sorusu üzerine de, 2002 yılında Türkiye'nin ekonomik gücünün büyük ölçüde artmaya başlayacağına inandığını ifade ederek, işçi, çiftçi, köylü, emeklilere, bütün ücretlilere ve dar gelirlilere devletin katkı olanaklarını arttıracağını bildirdi.

Bir gazetecinin, "ANAP'ın yaptırdığı ankette, halkın hükümete güvenmediği ortaya çıktı" demesi üzerine de Ecevit, "Almak zorunda bırakıldığımız önlemler, halkta bir takım sıkıntılar yarattı. Halkımız da önlemlerden rahatsızlığı haklı olarak duyuyor, ama bu önlemlerin kaçınılmaz olduğunu da genişleyen toplum kesimleri algılıyor" diye konuştu.

Başbakan Ecevit, kabinede bir küçülme veya bakan sayısında bir azaltma olup olmayacağına ilişkin bir soru üzerine, şu sıralarda hükümet istikrarının son derece önemli olduğunu söyledi.

Ecevit, "Halkın telefonla katıldığı bir canlı yayın programına katılmayı düşünür müsünüz" sorusuna da, böyle bir şey düşünmediği, başka vesilelerle halkla temas halinde olduğu karşılığını verdi.

ABD'ye Irak telkini

Ecevit, ABD ziyaretinin ekonomi ağırlıklı olacağı ve özellikle tekstil kotasının arttırılacağına dair haberlerin hatırlatılması üzerine de, ABD'de noel tatili olduğunu hatırlatarak, "Onları şu sırada rahatsız etmeye hakkımız yok. Önümüzdeki hafta başından itibaren kapsamlı görüşmeler yapılacak" dedi.

ABD gezisinde Irak'ın gündeme gelip gelmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine Ecevit, ABD yönetimi içinde "Irak'a harekat olsun" diyenlerin de olduğunu, "olmasın" diyenlerin de olduğunu anlatarak, şöyle konuştu: "Öyle inanıyor ve umuyorum ki, Amerika, bu konuda kesin bir karara varmadan önce bizi dinleyecektir. Bizim görüşlerimizi dinleyecektir. Ben bunu telkin ettim, ABD yönetimine. Irak, bizim için doğal olarak çok önemli bir ülke. Bizim sınır komşumuz. Ekonomik ilişkilerimiz bakımından da başka bakımlardan da çok önemli bir ülke. Onun için, 'Irak ile herhangi bir karar alma gereğini duyduğunuzda bize mutlaka danışın' dedim ve bu konuda da bize söz verdiler" dedi.

Afganistan'a asker göndereceğiz

"Afganistan olayının, Türkiye'nin bütün dünya güvenliği ve terörizme karşı mücadele için ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkardığını" belirten Ecevit, şöyle devam etti: "Afganistan'a bizden asker gidecek mi gitmeyecek mi, istenecek mi istenmeyecek mi? Bu hala belli değil. Muhtemelen bir miktar asker gidecektir, istenecektir. Biz kendi inisiyatifimizle Afganistan'da bir ulusal ordu ve polis gücü kurulması için kendiliğimizden katkıda bulunmak için Afgan hükümetinden onay bekleyeceğiz. Ben, Başbakanlığı üslenmiş olan Sayın Karzai'ye her türlü yardıma hazır olduğumuzu, Türkiye'nin birçok ülkeye askeri ve polis eğitimi verdiğini, Azerbaycan'da bir ordu kurulmasına büyük katkıda bulunduğumuzu söyledim. Eğer Afgan yönetimi isterse, bu hizmetleri Afganistan'a verebileceğimizi bildiren bir mektubu Sayın Başbakan'a gönderdim. Sayın Başbakan bunu çok olumlu karşılamış. Afganistan'ın kalkınmasına, demokratikleşmesine elimizden gelen katkıyı yapacağız."

AB'nin terör listesi olacak şey değil

Başbakan Ecevit, bir gazetecinin, "Avrupa Birliği, PKK ve DHKP-C'yi terör listesine almadı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise, "Bu olacak şey değil. Akıl alacak şey değil" karşılılığını verdi. PKK ve DHKP-C'nin terör örgütü olduklarından kimsenin kuşkusu olmadığını belirten Ecevit, "Buna rağmen AB'nin bu iki örgütü terörizmin listesine almamış olmasının anlaşılabilir bir yanı yoktur" dedi. Dışişleri Bakanı'nın bu konuda gerekli girişimlerde bulunduğunu belirten Ecevit, "Bize bildirildiğine göre, önümüzdeki günlerde yeni bir liste daha çıkacakmış ve orada PKK ve DHKP-C bulunacakmış diyorlar. Fakat, bu konuda ilk listeye bu iki örgütün girmemiş olmasının bağışlanacak tarafı yoktur" diye konuştu.

'Yılbaşına karşı çıkanlar Taliban gibi'

Başbakan Ecevit, yılbaşı gecesi bir programı olup olmadığı ve eşi Rahşan Ecevit'e hediye alıp almadığına ilişkin bir soru üzerine, "Hayır. Armağan olarak bir şey almadım. Çünkü bizim için her yıl, her gün, her gece bir yeni yıl gecesi gibidir. Ben de, eşim de tabi kendi başımıza da olsa evimizde bunu kutluyoruz. Bütün dünyadaki kutlamalara katılıyoruz" dedi. Saadet Partisi'nin, ekonoik kriz nedeniyle geniş halk kesimlerinin yoksulluk içinde olmasını gerekçe göstererek "yılbaşı kutlamaları yapılmasın" çağrısına da sert bir gönderme yapan Ecevit, "Son günlerde Türkiye'de bazı çevrelerin yeni yıl kutlamalarına karşı çıkması hatta piyango biletleri almaya karşı çıkmaları çok şaşırtıcı, çok üzücü. Çünkü, öteden beri insanlık, dayanışmasının doğal sonucu olarak yeni yıl kutlamalarını paylaşmıştır. Onun için, buna karşı çıkılmasını kabul edemiyorum. Mazur görürlerse, biraz Taliban zihniyetli insanlar olarak görüyorum, bunları" diye konuştu. Ecevit, Basın Bürosu'ndan ayrılmadan önce, Başbakanlık muhabirlerinin, "Ortak bilet alacağız. Bir milyon lirayla buna katılır mısınız?" teklifleri üzerine, cebinden 10 milyon lira çıkararak, alınacak yılbaşı biletlerine ortak oldu.

 
'Hortumculara hediye'
AK Parti Grup Başkanvekili Kapusuz, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, bankacılara, batakçılara ve hortumculara yılbaşı hediyesi olarak bu tasarının çıkartıldığını söyledi.
Vural Akışık'a MHP takibi
'Ecevit Irak konusunda kararsızlık içinde'
Menderes, "Türkiye, Kürt devletine ve Irak'a saldırıya karşı olduğunu aynı anda söylemelidir" dedi.
Çiller, Taranoğlu'nu transfere ikna edemedi
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın yakın arkadaşı olan milletvekillerini DYP saflarına katan DYP lideri Tansu Çiller, rakip partiden milletvekilleri ile görüşmelerini sürdürüyor.
MHP'nin asıl hedefi Demirel
Türk Kurultayı'nı Demirel'in himayesinde yaptığı için bakanlıktan azledilen Çay'a MHP'den ağır bir tepki geldi: "Kendi rezilliğine Başbuğ'u kalkan yaptı..."
Denktaş 26 yıl sonra Rum tarafında
KKTC Cumnurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum yönetimi lideri Glafkos Klerides'in onuruna verdiği yemek için 26 yıldan sonra ilk kez Güney Kıbrıs'a geçti.
'İstifa yeni yıl hediyesi olur'
Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sünnetçioğlu, hükümete çağrıda bulunarak, "Gelin bu millete yapacağınız en büyük iyiliği yapın, millete yeni yıl hediyesi olarak istifa edin" dedi.
Kağıthane'de Erbakan'a sevgi seli
BBP: Seçim ittifakına girmeyiz
'2 milyon kredi kartı mağduru ne olacak?'
DYP İstanbul Milletvekili Celal Adan, Meclis Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde 2 milyona varan kredi kartı mağdurları için bir çözüme gidilip gidilmeyeceğini sordu. Adan, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesinde, 2 milyon kredi kartı kullanıcısının borçlarının insafsızca temerrüt faizi yürütmeleri neticesi tamamen donuk hale getirildiğinin belirtildiğini hatırlattı. Mağdurların icra takibiyle muhatap bırakıldıklarını ifade eden Adan, bu insanların aşırı iyimser Hükümet icraatları ile adeta kandırıldığını ve bu şekilde geçim sıkıntısına düşürlüdüklerini savundu. Kredi kartı sorununun da Meclis gündeminde bulunan "Mali Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Tasarısı" kapsamına alınmasını isteyen Adan, Derviş'e şu soruları yöneltti: "Temerrüt faizlerinin daha makul bir seviyeden yeniden tespiti için bir çalışma düşünüyor musunuz ? Bu tür birikmiş borçların yine bankalarca mutabık kalınacak bir tarih itibari ile dondurulması için bir grişiminiz var mıdır ? Karşılıklı yükün hafifletilmesi için toplam borcun kişilerin maaşlarından belirli ödenebilir taksitlerle kesilmesi gibi makul bir yolu çözüm için düşünülüyor mu?"
30 Aralık 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED