Ve nihayet... Lig'de, Beşiktaşlı olmanın tadına dün Antalya'da varıldı. Öncesinde, bayağı korkulan Antalya maçı iyi bir futbol ve iyi bir galibiyetle bitti.

İşin hakkını hemen verelim.

Beşiktaş sahada adeta yok olan Antalyaspor'dan iyi ve atak oynadı, zor denilen deplasmanı galibiyet ve üç puanla kapadı. Başkan Serdar Bilgili'nin, 'Şampiyonluğa oynayan takımımız var' dediği Beşiktaş bu olmalı. İşin başına bakarsanız pek de ümitvar değildik. İlk yarıdaki Beşiktaş, iki doğruya bir yanlışı ekledi. Bir yanlış iki doğruyu da götürünce sonuç ve skor istenilen gibi olmadı. Stavrum'un ikili mücadelelerde ağır kalışı, orta sahadan hiçbir gol pasının gelmeyişi, Nihat ve Sertan'ın gösterdiği çabanın yeterli olmayışı devreyi 1-1 bitirdi.

Bu arada yenilen golde Beşiktaş defansının yaptığı büyük hata, akıllarda 'Bu işin sonu kötü' fikrini üretti.

İlk yarıda hakem Ünsal Çimen'in, Daum'u tribüne yollamasından mı, yoksa Antalyaspor'un elden ayaktan düşmesindenmi nedir Beşiktaş'ın oyundaki kalitesi zirveye vurdu. Stavrum'un fırsatçılığı Sertan ve Nihat'ın gol çabaları netice verdi ve farklı galibeyet geldi. Ve ilk yarım saatte sıradan bir takım görüntüsündeki Beşiktaş attığı her golden sonra daha iyi oynamaya başladı. Bu galibiyet gelecek haftalar için mutlaka önemli bir moral kaynağı olacaktır. Beşiktaş'ın ligde şampiyonluk kovaladığı rakiplerine yaklaşması ancak ikinci yarıda oynadığı futbolla mümkün olacaktır.

Son sözümüz Norveçli kaleciye. Bulunmaz Hint kumaşı değil. Kötü kaleci olduğunu söylemiyoruz ligin neredeyse yarısına gelirken kaleye geçirilen Myre'nin ilk 45 dakikadaki performansı vasatın üzerinde idi. Daum'un tarafından neden çıkarıldığını tribünde anlayamadık. Yediği hatalı golden mi yoksa sakatlandığı sebebi ile mi. Eğer kalede sakatlandıysa o da Beşiktaş için hiç de iyi bir işaret değil.

TURGUT KOLOĞLUGİL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu