T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

T E L E V İ Z Y O N
Hocam, BBG'deyim

Her kesimden tepki almasına rağmen yayınlanmaya ve izlenmeye devam eden Biri Bizi Gözetliyor'la ilgili rahatsızlığını dile getirenlerden birisi de, öğrencisini bu yarışmaya kaptıran bir üniversite hocası.

Yayınlandığı günden bugüne, hep ağır eleştirilere maruz kaldı Biri Bizi Gözetliyor (BBG) adlı yarışma programı. Birbirini daha önce hiç tanımayan 15 kişinin 100 gün boyunca 24 saat kameralar önünde yaşadıklarından oluşan program, röntgenciliği meşrulaştırmak, seviyesizlik ve dedikoduyu özendirmekle eleştirilirken, "çağdaş röntgencilik", "laboratuvar tipi yarışma" gibi tanımlamalarla anıldı hep. Programa katılan yarışmacılar da "laboratuvar fareleri", "sıradanlık müsveddeleri", "hastalıklı kişilikler" gibi yakıştırmalarla anıldı. Karakterler sorgulandı ve BBG'yle birlikte onu izleyen, oradaki karakterlerle özdeşleşen Türk halkının sosyolojik tahlilleri yapıldı sürekli. Yapılan tahliller ve tespitlerde memleketin güzide gençlik (!) portreleri ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaş prototipi çıkarıldı ortaya. "Türkiye"de yazacak başka konu mu kalmadı?" diyenler, hak edilmeyen bir şöhrete katkıda bulunmamak için direnip haklarında yorum yapmak istemeyenler oldu. Ancak BBG'yle ilgili haberlerle adım başı burun buruna kalmaktan kendilerini kurtaramayınca, bu mahkumiyetten toplumsal zeminde işe yarar sonuçlar çıkarmanın çarelerini aramak adına, dayanamayıp bir şeyler yazmak ve rahatsızlıklarını dile getirmek zorunda kaldılar.

Toplumlar üstü bir dibe vuruş

Orijinal adı "Büyük Birader" olan ve bir takım biçimsel değişikliklerin dışında standart olarak şu anda 27 ülkede yayınlanan programla ilgili rahatsızlığını dile getirenlerden birisi de, öğrencisini bu yarışmaya kaptıran bir üniversite hocası... İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Aslı Tunç. Geçtiğimiz haftalarda yarışmadan elenen kavgacı Uğur'un yerine yarışmaya katılan Ömer'in fakültedeki hocası olan Aslı Tunç, Gazetem.net adlı internet sitesindeki yazısında bu rahatsızlığını dile getiriyor. Aslı Tunç, "Televizyonculuğun dibe vurduğu nokta" başlıklı yazısında, öğrencisinin, babası tarafından bu yarışma için bir süreliğine okuldan alındığını anlatırken, medya dünyasını keşfetmeleri ve sorgulamaları için çaba verdikleri öğrencilerini popüler alt kültüre kurban vermenin ağrına gittiğini dile getiriyor. Bu olay üzerine, BBG adlı programın insanları nasıl da baştan çıkarabildiğine tekrar bir göz attığını belirten Tunç, "toplumlar ve kültürler ötesi bir TV histerisi" diye tarif ettiği BBG'nin şu anda yayınlandığı ülkelerdeki versiyonlarıyla ilgili bilgiler veriyor. Fransa, ABD ve Rusya'da programa gösterilen ilgi ve tepkilere de yer veren Aslı Tunç, yazısını şöyle bitiriyor: "Medya eğer bir toplumu ele veren kriterlerden biriyse, bu televizyonculuk anlayışıyla 'toplumlar-üstü'bir dibe vuruşu yaşadığımızı söyleyebiliriz rahatlıkla. Bir de tabii bu düşüş, üniversite sıralarından dibe doğru olunca çarpmanın etkisi ne yazık ki çok daha yaralayıcı oluyor."

  • MUSTAFA NİZAMOĞLU


    Böyle mi Olacaktı'da yine entrika
    Böyle mi Olacaktı adlı dizide, Yusuf, Kılçık Necati'yle ortaklık yaparak Kadir'in de katıldığı ihaleye girer. Ancak Kadir ihaleye sadece Yusuf'un girdiğini sanmaktadır ve ihaleyi kaybeder. Bu arada Şebnem ise, Esra'yı arayıp onun hamile olduğunu öğrenince birden deliye döner.
    Atv / 21.45


    Teksoy her zamanki gibi sır peşinde
    Geçtiğimiz aylarda yeniden ekrana dönen Sadettin Teksoy'un klasiği Teksoy Görevde programında yine sırlı olaylar yeralıyor. Küçük Mehmet'in sırlarla dolu kayboluş öyküsünün anlatılacağı programda, hayatını 2 metrekarelik bir yatakta sürdürmeye mahkum bir gencin hikayesi de yeralıyor.
    Starmax / 22.40

  •  
    Yaşamın anlamıyla yüzleşme
    Eski tarihli (1971) aynı isimli yapımın yeniden çevrimi olan Get Carter'da (Yüzleşme), başrolde Michael Caine'nin rolünü Sylvester Stallone oynuyor. Her ne kadar aksiyon yapımlarının aranılan ismi olsa da, oyunculuğunu ön plana çıkarmaya çalışan rollerde kendisinin dramatik yanını da ispat etmeye çalışan Stallone bu imaj için ne kadar uğraş verse de, gişe rakamları bunda pek başarılı olamadığını göstermişti. İlk bir saati kovalamacalarla kotarılan filmdeki gerilim ise son yarım saatte ortaya çıkıyor.
    Yeni bir yapım olan ve Stallone'nin 'dram' oynaması dolayısıyla seyre değer bir yapım haline gelen Yüzleşme'nin konusu ise kısaca şöyle; Jack Carter hayatı boyunca hep başka insanlar için çalışmıştır. Kimilerinin borçlarını tahsil etmiş, kimilerinin kanunsuz işlerini halletmiş, kimileri için de çeşitli cezalar infaz etmiştir. Günün birinde kardeşinin geçirdiği bir araba kazasında hayatını kaybettiği haberini alır. Hem kardeşinin cenazesine katılmak hem de ailesiyle arasındaki sorunları çözmek amacıyla yola çıkar. Bu arada kardeşinin ölümü ile ilgili eldeki bilgileri değerlendirdikçe bunun bir kaza olmadığını keşfeder. Artık tek amacı kardeşini öldürenleri bulmak ve intikamını almaktır. Felsefesi, ahlaki değerler ve yaşamda elde edilen ikinci şanslar üzerine bina edilen film, 40 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilmişti. Yüzleşme'nin çekimleri Las Vegas, Seattle ve Kanada'nın Vancouver kentlerinde gerçekleştirilmiş.
    YÜZLEŞME
    Orj. Adı: Get Carter
    Yön: Stephen T. Kay
    Senaryo: Ted Lewis, David McKenna
    Oyn: Sylvester Stallone, Miranda Richardso, Rachael Leigh Cook, Michael Caine, Alan Cumming, Mickey Rourke
    Görüntü Yön: Mauro Fiore
    Müzik: Tyler Bates
    Yapım: 2000 / ABD
    Süre: 102 dakika
    Türü: Gerilim / Macera
    Trt 1 / 20.50
    18 Aralık 2002
    Çarşamba
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED