Türkiye'de bir yılda nüfusumuzun 4 katı yani yaklaşık 300 milyon adet kalem tüketiyoruz. Hayatımızın vazgeçilmezlerinden olan kalemler, kimi zaman bir statüyü, kimi zaman özel bir hatırayı temsil ediyor.

Kalem, günlük yaşantımızın ayrılmaz bir parçası olmasının yanında, farklı anlamlarıyla da hayatımızı süslüyor. Ancak bir çoğumuz, günlük koşuşturmalar arasında kalemlerle ne kadar iç içe olduğumuzu farketmiyoruz. Kimi zaman bir statüyü, kimi zaman da özel bir hatırayı saklayan kalemler, altınından gümüşüne, kalitelisinden ucuzuna kadar bambaşka bir dünyayı barındırıyor. İnsanoğlunun kaleme ihtiyacı, Sümerler'in yaklaşık 5000 yıl önce yazıyı buluşuyla başladı. İnsanlar, o günden itibaren kimi zaman çiviyle, kimi zaman kuş tüyüyle, kimi zaman da divitle dertlerini döktüler taşlara ve kağıtlara...

Kaz, tavus kuşu tüyünden divitler

Osmanlı'nın son dönemlerinde kullanılan divitlerin ahşap ya da kaz, tavus kuşu tüyünden yapılanları da vardı. Mürekkebi bittikçe hokkaya daldırılan divitlerle yazılan yazılar, tarihimizi, kültürümüzü meydana getiren araçlar oldular. Divitler, metalden yapılan divitlik denen kaplarda saklanırdı. Divitliğin bir köşesinde mürekkep konan hokka kısmı bulunurdu. Divitliğin diğer köşesinde ise ince bir zincirle katibin yani yazı yazan kişinin mührü yer alırdı. Günümüze kadar gelen arzuhalciler, divitlikleri ile bir köşede oturur dert sahibinin arz u halini kağıda dökerdi. Divitliklerin makbul olanları ise gümüş ve üzerinde işlemesi olan divitliklerdi. Padişah tuğrası taşıyan gümüş divitliklerin değerlerinin ise milyarlarla ölçüldüğü belirtiliyor. Kalem, 19. Yüzyıldan itibaren, kişinin statü ve para düzeyini anlatmak kaygısıyla üretilmeye başladı. Fiyatları milyarları bulan altın kaplama kalemler, som altın kalemler, gümüş kalemler, sedefli ya da özel taşlarla bezeli kalemler dün de, bugün de insanların hayatlarında önemli aksesuar olarak yerini almayı sürdürüyor. Kimileri nikah defterlerini imzaladıkları bir kalemi ömür boyu saklarken, kalem, kırıldığı takdirde, kimilerinin ise idam kararının ilânı anlamını taşıyor.

Kaleminiz kaç kilometre yazıyor?

Günümüzde kurşun kalemden, dolmakaleme, tükenmezinden ispirtolusuna kadar yüzlerce kalem çeşidi var. Kalemlerin tümü bir sap ve bir uçtan oluşurken, farklılaşma, uçlardan kaynaklanıyor. UNİ marka kalemlerin Türkiye Distribütörlüğünü yapan Levent Artan, yapılan araştırmalara göre Türkiye'de bir yılda nüfusuzumun 4-5 katı, yani yaklaşık 300-350 milyon kalem tüketildiğini belirtiyor. Türk halkının daha çok Çin ve Uzak Doğu'dan gelen kalitesiz kalemlere yöneldiğini dile getiren Artan, "Akan mürekkeplerle boyanan gömlekler ve elbiseler halkımız tarafından hesaba katılmıyor" diyor. Artan, kaliteli bir kalemin 1,5 kilometre yazı yazabildiğini, ucuz kalemlerin ise 300 metrelik ömrü olduğunu kaydediyor. Artan, kullanıcılara, yazı yazarken strese girmemeleri için ergonomik yapısı düzgün ve yazıda kesintiye neden olmayan kaliteli kalemleri kullanmalarını tavsiye ediyor.

RECEP YETER İSTANBUL