T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R
Atak'tan beş önemli proje

Genç yönetmen Mehmet Atak, Nuri Pakdil'in "Korku"adlı oyununu Türk oyuncuları ile dünyada dolaştırmak istiyor. Atak'la projelerini konuştuk...

Mehmet Atak genç yaşına rağmen şimdiye dek birçok oyunda rol aldı, müzikaller, oyunlar ve filmler yönetti. Yalnız yaşadığı Harbiye'deki evinde beni kabul eden Atak, proje aşamasında olan fikirleri ve yaptıklarıyla sıradan bir yönetmen değil. Atak, tasarladığı beş önemli projeyi bizimle paylaştı. Bunlar, İstanbul'un 550. yıldönümüne(2003) yetiştirilmeye çalışılan Bizans Operası, Türk-Japon işbirliği ile Japonya'da sahnelemeyi düşündüğü Ölüm ve Oyun, Akdeniz ülkelerini dolaştırmayı ve o ülke sanatçıları ile oynatmayı tasarladığı Helen'i Aramak ile Nuri Pakdil'in yazdığı Korku.

Önce bizden bir bakış

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Tiyatroları'nda halen yönetmen olarak görev yapan Mehmet Atak, İstanbul'un fethinin 550. yılıdönümü olan 2003 yılında sahneye konulması amaçlanan Bizans Operası projesinin bizden çıkan ilk eser olacağını kaydetti. Bugüne kadar yapılan operaların Batı'da yapılanların bir çevirisi olduğunu savunan Atak, Bizans Operası'nda, görsellik ve müziğin tamamen kendi kültürümüzü yansıtacağını dile getirdi. Operanın linklerinin Sevin Okyay tarafından yazılacağını kaydeden genç yönetmen, müziğin ise Ruhi Ayangil ya da İhsan Özer'in yapmasının hedeflendiğini söşledi. Atak, operanın Açık Hava Tiyatrosu'nda başlaması ve kış sezonunda devam etmesinin, ayrıca çeşitli festivaller ile yurtiçi ve yurtdışı turnelere katılmasının hedeflendiğini dile getirdi.

Akdeniz ülkelerinin güzelliğini keşfetmek

2004 yazında tüm Akdeniz ülkelerinde, her ülkenin kendi oyuncuları ile antik bir mekanda bir iki gösterim olarak sunmayı düşündüğü Helen'i Aramak isimli projesinden sözeden Atak, oyundaki amacı ülke insanındaki güzeli keşfetmek olarak ortaya koydu. Projenin üç Akdeniz ülkesinin yapımı olarak ve Medea Org(Akdeniz Kültürleri Vakfı) genel sponsorluğunda yapılmasının planlandığını dile getiren Mehmet Atak, her performansın 45 oyuncu ve yöre halkından 50 figüran ile oynatılmasının hesaplandığnı belirtti. Performans içinde ışık ve ses düzeni, lazer, havai fişek, bazı estrat ve platformlar, hayvanlar ve gerekiyorsa küçük yapay havuzlar kullanılacağını kaydeden Atak, 'Provalar sırasında atelye çalışmaları ve kültür turları düzenlenecek. Tüm performanslardan sonra gösteriler, provalar ve vorkshoplar sırasında çekilen filmlerin birer kopyaları, her ülkeden bir grup video-art sanatçısına verilecek ve onların kurgularıyla oluşturdukları video-artlar o ülkenin çağdaş sanat müzesinde sergilenecek' diyerek projenin önemine değindi.

Oyuncular önde, izleyenler takipte

Ölüm ve Oyun isimli oyunu Japonya'ya götürmek isteyen Atak, projenin hazırlıklarının büyük oranda tamamlandığını kaydetti. Gelecek yılın, Japonya'da Türk yılı olarak kutlanılacağını kaydeden Mehmet Atak, 2003 yılında önemli etkinliklerin düzenleneceğini ve Türk-Japon ilişkilerinnin önemli ilerleme kaydedeceğini belirtti.

Mehmet Atak kimdir?

1965 yılında Balıkesir'de doğan Mehmet Atak, ilk ve ortaöğrenimini döneminde birkaç il gezdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde Sahne Sanatları eğitimi alan Atak, okul yıllarında bazı oyun ve temsillerde görev aldı, müzikaller ve çeşitli oyunlar yönetti. Birçok dizilerde rol alan Atak, sonraki yıllarda film yönetmenliği yaptı. Kenan Işık'ın sanat yönetmenliği döneminde girdiği İstanbul Büyükşehir Tiyatroları'nda halen yönetmen olarak çalışıyor.

"Pakdil'in oyunu beni çok etkiledi"

Mehmet Atak, Nuri Pakdil ve sahnelemeyi düşündükleri"Korku"yla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yapıyor: "Üniversite'deyken eserlerini okuduğum Nuri Pakdil'in Korku isimli oyunu benim için önemli bir yere sahip. Pakdil, kendini kapatmış, çok ilginç biri. Benim gördüğüm kadarıyla edebiyat dünyasında Pakdil'le ilgili çok az yazı ve görüş var... Pakdil'in ölüm, tanrı, varoluş, yokoluş, sevgi ve korku gibi temaları sorgulayan eseri olan Korku'yu sadece Türkiye'de oynamak için değil, dört Türk oyuncusu ile dünyada dolaştırmak için hazırlamak istiyorum."

  • ÖMER ÇAKKAL

  •  
    Hece'den Ömer Lekesiz'e vefa
    69. Hece Hasan Aycın'ın çizgisi ve Cahit Koytak'ın iki şiiriyle başlıyor.
    Ebrar'dan izlenim üçlüsü
    Ebrar Yayınları arasından çıkan İbrahim Balcı ve Medine Balcı'nın Hac ve Umre günlüklerini derledikleri 'Kabe'ye Yolculuk', uzaklara, Haremeyn diyarına götürüyor insanı. İki ayrı yazarın, kitabın ön ve arkasından başlayıp ortada birleşen gezi notları, tek bir cilt içinde toplanmış, bu yönüyle parçalı bir bütün görünümünde olan eser, hem göze hem gönle hitap ediyor. Ebrar'ın, yakın zamanda yayına sunduğu bir diğer kitap, Aslan Balcı'nın kaleme aldığı, Müslüman Azınlıklar ve Problemleri. Kitap okuru, Afrika'dan Endülüs'e, İngiltere ve Amerika'dan Singapur'a, tüm dünya müslümanlarını tanımaya çağırıyor. Tel:0212 482 59 00
    Portre ŞİNASİ
    Tanzimat devri edebiyatı önde gelen şair, gazeteci ve yazarlarındandır. Batıdaki türleri uygulayarak yenileşen Tanzimat Edebiyatı Şinasi ile başlar. Fransızca'dan ilk şiir çevirileri ve ilk yerli oyunumuz olan Şair Evlenmesi Şinasi tarafından yazılmıştır. Anlıtamdaki yeniklerin yanı sıra işlediği temalar bakımımndan da Türk tiyotro edebiyatının öncüsüdür. Agah Efendi ile birlikte Tercuman-ı Ahval ve sonra tek başına Tasvir-i Efkar gazetesini çıkaran yazarın başlıca yapıtları; Tercüme-i Manzume, Müntahabat-ı Eş'ar, Durub-i Emsal-i Osmaniye, Müntahabat-ı Tasvir-i Efkar'dır. 13 Eylül 1871'de vefat eden Şinasi, Türk basınına ve kültür yaşamının gelişmesine büyük katkıda bulunmuştur.
    13 Eylül 2002
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED