Beşiktaş'ta "Daum'un bir bildiği var mı, ya da yok mu?" çelişkisine düşüyorum bazen...

Süper Lig'de 26. haftaya şampiyonluk mücadelesi verdiği rakibi G.Saray ile, galibiyet, beraberlik ve de mağlubiyet eşitliğiyle gelen, liderliği gol averajıyla yakalayan Siyah-beyazlılar'ın dün akşamki görüntüsü bir başkaydı.

Yimpaş Yozgat maçında "iyi oynadı" cezası verdiği Ahmet Dursun'u Galatasaray karşısında ilk onbire almayan, bu futbolcunun oynadığı kanatta Tamer'e de şans tanımayan Daum, işin başında Beşiktaş'ın sağ tarafını felç etmişti.

90 dakikanın tümünda Galatasaray'ın üzerine sağ kanattan gidebilen bir Beşiktaşlı futbolcuya rastlamadık.

Daum mutlaka takımının kazanmasını istiyor. Bunun aksini düşünmek mümkün değil. Ancak bir gerçek var ki kadrosunda oynadığı Beşiktaş sahaya çıkıp futbol oynayamıyor.

Galatasaray maçı bir derbiydi... Bu karşılaşmada Beşiktaş'ın etkili, hareketli ya da rakibinden üstün hiçbir bölgesi yoktu.

İlhan Mansız eğer topu orta sahadan alıp Galatasaray kalesine gidebiliyorsa, Beşiktaş tehlike yaratabiliyordu.

İlk yarının tamamında, Galatasaray yarı alanını geçmeyen, ya da geçemeyen 5 Beşiktaşlı saydık. Bir lider takımın bu derece etkisiz ya da kendine güvensiz oluşu derbiye yakışmadı.

Bu şartlar altındaki Beşiktaş'ın kazanması ya da Daum'un "iyidir" diye düşündüğü 1 puan alması bayağı zordu.

Denilecek ki "Beşiktaş böyleydi de, Galatasaray iyi mi oynadı?" Doğrusu isterseniz buna "hayır" diyeceğiz. Ancak Daum'un Beşiktaş'ta yarattığı sıkıntı Galatasaray hanesine avantaj olarak yazıldı.

Sarı-kırmızılılar'ın bu avantajı skor tabelasına yansıyan sonucudur.

İşin özeti şu. Lig geldi geçiyor... Ne Daum takımının başında, ne de oluşturulan sağlam bir kadro. İte-kaka bugünlük işler yolunda gibi.

TURGUT KOLOĞLUGİL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu