T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Yeni yapı kurmak

Ekonomik krizin henüz atlatılamadığı biliniyor. Bu durum, birçok sosyal problemin beklemeye alınması anlamına da gelmemeli, şüphesiz. Sosyal güvenlik (hastalık, yaşlılık ve son dönemde işsizlik sigortası ile iş ve işçi bulma sistemlerindeki yasal boşlukların bir an önce doldurulması gerekiyor. Ayrıca İş Kanunu'nda yapılacak çağdaş gelişmeler yönlü düzenleme ve değişiklikler de oldukça önemli. Yeniden inşasına girişilen sosyal mekanizmalar, yerine oturmadıkça birçok sorunun çözülmesi giderek zorlaşacak ve hatta kangrenleşebilecektir. İnsanların günlük mutluluğu yakalayabilmeleri, gelecek endişelerinden kurtulabilmelerine bağlı olduğuna göre, belirgin, anlaşılabilir ve şeffaf bir mevzuat yapısına kaçınılamaz bir biçimde ihtiyaç bulunmaktadır. Bilhassa insanları mesleklerine göre kategorize eden iş kanunları mantığından da sıyrılmak gerekli. Gerek iş gerekse sosyal güvenlik mevzuatlarında yeknesaklık ve geniş kapsamlılık, parça bölük düzenlemelerden üstündür. Okuyucularımızdan aldığımız e-mailler, faks ve mektuplar, bu ihtiyacı belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. (Bilgisayarımda meydana gelen bir sorun nedeniyle, okuyucularımdan aldığım e-maillerden önemli bir kısmı silindi. Cevaplarını yayınlayamadığım okuyucularımın, eğer sorunları devam ediyor ise, yeniden mesajlarını göndermelerini istirham ediyorum.)

*Dr. Ali EVREN: "20.05.1962 doğumluyum. Temmuz 1978 ayında SSK sigortalısı olarak D.S.İ.'nde 80 gün çalıştım. Elimde sigorta sicil numaram ile bordro örneklerim var. Daha sonra 04.03.1986 tarihinde Emekli Sandığı'na bağlı devlet memuru olarak işe başladım. Halen tıp doktoru olarak devlet memurluğu görevimi yapmaktayım. Sorularım şunlardır: a) Memurluk görevime devam edersem ne zaman emekli olurum? b) İstifa edip yeniden SSK sigortalısı olarak çalışmaya başlarsam ne zaman emekli olurum? Ve bu durumda, Emekli Sandığı'na kesilen yaklaşık 16 yıllık kesintilerim ve emeklilik ikramiyem yanar mı? c) İşe başladığım 1978 yılından Emekli Sandığı'na bağlı olarak çalışmaya başladığım 1986 yılına dek geçen boşlukları yani öğrencilik yıllarımı ödeme yaparak doldurabilir miyim?"

Okuyucumuzun 4447 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 08.09.1999 tarihi itibariyle sigortalılık süresi, 21 yıl 2 ay 8 gündür, eğer sigortalı işe giriş tarihini 01.07.1978 olarak kabul edersek. Bu durumda Hizmet Birleştirmesi Yasası uyarınca emekliliğini dikkate alacak olursak, yaş şartından etkilenmeden emekliliği mümkün değildir. Okuyucumuzun SSK'ndan emekli olabilmesi için, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği hükümlerden olan Geçici 81/B-a. maddesi kapsamında bir sigortalı olarak, mevcut şartlarda 25 yıllık sigortalılık süresini, 45 yaşını, en az 5000 günlük prim ödeme süresini ve son 7 yıl içerisindeki son 3,5 yılın primlerini SSK'na ödemeyi tamamlaması gerekmektedir. Yasa'nın yeni düzenlemesinde farklı bir hüküm getirilmez ise. Okuyucumuzun Hizmetleri Birleştirme Yasası uyarınca, Emekli Sandığı'ndan ayrıldıktan sonra, belirtilen şekilde emekli olması halinde Emekli İkramiyesini alması mümkün olmayacaktır. Sadece Emekli Sandığı'na ödediği kesenekler, birleştirmede dikkate alınacaktır. Bu şartlara ve bilhassa yaş şartına göre, okuyucumuzun 20.05.2007 tarihinden önce emekli olabilmesi mümkün değildir.

Buna karşılık Emekli Sandığı Kanunu'na eklenen Geçici 205. Maddenin (j) bendi gereğince, Anayasa Mahkemesi'nin iptalinden sonra yapılacak düzenlemeyle mevcut hükümler değişmezse, 25 yıllık fiili hizmet süresini tamamlamaya, 08.09.1999 tarihi itibariyle, 10 yıldan fazla süre kaldığından; 56 yaşını doldurmadan yani (20.05.2018 tarihinden önce) emekli olması mümkün değildir. Okuyucumuzun bu şekilde emekliliği halinde emeklilik ikramiyesi talebi mümkün olacaktır.

Okuyucumuzun öğrencilik yıllarını borçlanarak tamamlaması da mümkün değildir. Bu yönde çok soru alıyorum. Askerlik borçlanması dışında bir borçlanmanın bulunmadığını, Emekli Sandığı mevzuatında da durumun bu doğrultuda olduğunu belirtmem gerekiyor. Emekli Sandığı mevzuatında bulunmayan isteğe bağlı sigortalılığın da, hem SSK hem de Bağ-Kur mevzuatında başvuruyu izleyen aydan itibaren başlayan gelecek dönemi ilgilendiren bir imkan olduğunu belirtmeliyim.


28 Ocak 2002
Pazartesi
 
TAHSİN SINAV


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED