İstanbul Valisi Muammer Güler, ilde 15 ve 20 Kasım 2003 tarihlerinde gerçekleşen intihar saldırılarının planlanma aşamasından icrasına kadar olan bütün boyutlarının İstanbul polisince ortaya çıkarıldığını ve saldırıların El Kaide'nin Türkiye'de yapılanmaya çalışan unsurlarınca gerçekleştirildiğini bildirdi. Güler, İstanbul'da yeni herhangi terörist bir saldırının da beklenmediğini bildirdi.

Emniyet Müdürlüğü'nde basın açıklaması yapan Vali Güler, 15 Kasım 2003 tarihinde Şişli ve Beyoğlu'ndaki 2 sinagoga, 20 Kasım 2003'te de Beyoğlu'ndaki İngiltere'nin İstanbul Başkonsolosluğu ve Levent'teki HSBC Bank Genel Müdürlüğü'ne yönelik intihar saldırılarıyla ilgili olarak''Terör saldırılarının fotoğrafı tümüyle netleştirilmiştir" dedi.

Vali Güler'in toplantıdan sonra gazetecilerin sorularına verdiği cevaplar şöyle:

Örgüt üyelerinin yakalanmamaları halinde nerelerde eylem yapabilirler?

Şurada patlatacak şeklinde bir bilgi yok. Elbette ki fırsat bulduklarında, İstanbul'da bu saldırılara muhatap olabilecek birçok yer olabilir.

Bu örgütün ismi nedir?

El Kaide'nin Türkiye'deki unsurlarıdır. İsim anlamında belli bir yapılanma yoktur. Daha önce yurtdışında eğitim gören kişilerin oluşturdukları bir platform gibi görünmektedir. Ama bağlantısı olan uluslararası terör örgütü El Kaide'dir.

Örgüt tam anlamıyla çökertildi mi?

Bu örgütün İstanbul'daki faaliyetlerinin çökertildiği rahatlıkla söylenebilir.

Patlayıcıları nereden temin etmişler?

RDX'in Rusya menşeli. Yurtdışından temin edilmesi de mümkündür.

Eylem yapacak 'uyuyan hücre' şeklinde örgüt mensubu var mı?

Kesinleşmiş bilgi yok. 159 kişiye yakın gözaltına alınan oldu, 35 kişi tutuklandı.

Yabancı istihbarat birimlerinden yardım aldınız mı?

Türkiye'nin 42 ülkeyle iki taraflı, 6 ülkeyle çok taraflı güvenlik ve işbirliği anlaşmaları vardır. Uluslararası istihbarat kuruluşlarıyla yapılan çalışmaları vardır. Bunların hepsi, tabii ki kullanıldı.

Bu eylemde sizi şaşırtan ne oldu?

Teknik bir soru değil bu. Olayın şaşırtan bölümü, elbette böyle bir olay Türkiye'de olmaması gereken bir olay. Türkiye'de şehirde yaşanan, 'şehir terörü' anlamında, 'intihar saldırısı' anlamında ilk defa yaşanan ve daha önce alınan tedbirlerle karşılanamayacak nitelikte bir olay.

Patlatılacağı tespit edilen başka araç var mı?

Bu soruya Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah "Hayır yok" şeklinde cevap verdi.

'Saldırılar el-Kaide unsurlarının işi'

Vali Güler, "Yürütülen soruşturmalar, alınan ifadeler, yapılan sorgulamalara göre bu intihar saldırıları, El Kaide'nin Türkiye'de yapılanmaya çalışan unsurlarınca gerçekleştirilmiştir" dedi. 35 kişinin İstanbul DGM'ce tutuklandığını dile getiren Güler, "Bugün (dün) yine örgütün üst düzey yöneticilerinden birinin de aralarında bulunduğu 10 kişi DGM'ye sevk edilmiştir. Eylemleri gerçekleştiren şahısların uluslararası bir terör örgütüyle irtibatlı olarak ülkemizde örgütsel bir yapı oluşturdukları ve söz konusu eylemlerin ülkemizdeki bu unsurlar ile şahıslar tarafından gerçekleştirildiği tespit edilmiştir" dedi. Şahısların daha önceden deşifre edilen herhangi bir dini motifli örgütle irtibatlarının tespit edilmediğini belirten Güler, "Hiçbir şahıs hakkında arşivlere intikal eden bir bilgiye rastlanılmamıştır" dedi.

ARZU SARI İSTANBUL

SALDIRI ZANLISINA TATBİKAT

İstanbul'daki bombalı saldırılara ilişkin Konya'da yakalanan Harun İ'ye, Beyoğlu'ndaki Neve Şalom Sinagogu'nda tatbikat yaptırıldı. Çevresinde geniş güvenlik önlemlerinin alındığı Neve Şalom Sinagogu önünde polis müdürlerine bilgiler veren Harun İ, bazı yerleri de gösterdikten sonra emniyete geri götürüldü. Bu arada gözaltında tutuldukları Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki işlemleri tamamlanan 10 kişi, sevk edildikleri İstanbul DGM'de soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcılarına ifade verdi. Harun İ'nin ifadesinde, "Topluma Kazandırma Yasası'ndan yararlanmak istediğini" söylediği öğrenildi. Harun İ. ve diğer zanlılar tutuklanmaları istemiyle nöbetçi mahkemeye gönderildi. Savcılık sorgusunun ardından 1 kişiyi serbest bırakırken 9 kişi mahkeme tarafından tutuklandı.

« Geri Dön