Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Malezya ve Pakistan'a yaptığı resmi ziyaretin son gününde bir grup gazeteciyle yaptığı özel sohbette gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Başbakan Erdoğan, dış ilişkilerden ekonomiye, ÇEAŞ olayından Avrupa Birliği sürecine kadar birçok konuda değerlendirmeler yaptı. Erdoğan, "Kimseyle polemiğe girmek istemiyorum. Bizimle ilgili değerlendirmeler ekonomide ve dış politikadaki icraatlarımıza bakılarak yapılmalıdır" dedi. Erdoğan, Türkiye'de herkesin istediği gibi, özgürce yaşamasını istediğini belirterek, "irtica da irtica tanımları da beni enterese etmiyor" diye konuştu. İşte Erdoğan'ın açıklamaları:

ÇEAŞ ve Kepez olayı

ÇEAŞ meselesiyle ilgili polemiklere girmek istemiyorum. EPDK'nın kararını, Enerji Bakanlığı uygulamıştır. Bunun bir siyasi polemik konusu yapılması bizim bu işe ne derece farklı bir şekilde baktığımızın da alametidir. Olay yargı sürecine girmiştir. Cumhurbaşkanı da bu konudaki Bakanlar Kurulu kararını onayladı. Ayrıca Uzan Grubu tedbir için müracaat etmişti bu da reddedildi. Aslında bütün bunlar Türkiye'de nelerin nasıl yürütüldüğünün de bir alametidir. Bu konu 5-6 yıl öncesine dayanıyor. Peki biz niye göz yummadık? Çünkü, vaadimiz var, yolsuzlukların üzerine gideceğiz.

Bu işlerde yeni değiliz!

Biz bu işlerde yeni değiliz, yıllara dayalı tecrübemiz var. Siyaset duygusallık götürmez. Yasaların ve demokrasinin egemen olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Yasalar neyi gerektiriyorsa bunu yapacağız. Tabiî karardan sonraki gelişmeler çirkin gelişmelerdir.

Şu anda TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu çalışıyor. Bütün bakanlıklar üzerinde çalışıyor vakti saati geldiğinde gerekli adımları atacaklar. Zaten bütünüyle üzerine gitmek Türkiye'yi rahatlatacaktır. Biz daha rakamları açıklamadık, basit rakamlar dönmüyor. Açıkladığımızda neyin nasıl olduğu nerelere vardığı daha iyi anlaşılacak. Yolsuzlukla mücadele için Bilgi Edinme Hakkı Yasası'nı hazırladık. Bu kanun çıktığı andan itibaren 'sır' konusunda sorun aşılacak.

Yaptığımız kadrolaşma değil

Birçok sıkıntılı noktada değişiklik yapmak en tabiî hakkımızdır. Bunları da sistemin içerisindeki elemanlarla yapıyoruz. Dışarıdan eleman enjekte etmiyoruz. Buna kadrolaşma denilemez. Dense dense ancak rotasyon denir. Tabiî bir yerden alınıp başka yere kaydırılan bir insan rahatsız oluyor. Halkımız bizden birşeyler bekliyor. Ne zaman ki bir orada rotasyon yapıyoruz, sistem işlemeye başlıyor. Halk bize bu yetkiyi verirken gereği neyse yapacaksın diyor.

İrtica kadrolaşma ne?

İrticai kadrolaşma nedir veya irtica nedir, bunu tanımını isteyen istediği gibi yapar. Bu beni enterese etmiyor. Beni enterese eden nedir? Eğer, bu bir ticari müessese ise para kazanıyor mu, kazanmıyor mu ona bakarım. Kazandırıyorsa ben o adamı orada tutarım. Kim olursa olsun tutarım, benim düşüncemi paylaşıp paylaşmaması önemli değil.

AB üyesi ülkeler içerisinde gerek İtalya Başbakanı Berlusconi, gerekse Luksemburg Başbakanı Juncker'le daha sıcak bir ilişkimiz oldu. Kimyalarımız uyuştu. Bu ikisi bizim üyeliğimize çok daha sıcak bakıyor. Yunanistan'ın askeri uçakları ile bizim uçaklarımız zaman zaman havada dalaşıyorlar. Bizimkiler silahlı uçuş yapmıyorlar fakat Yunanlılar silahlanarak uçuyor. Bu da endişe yaratıyor. Kıbrıs'ta çözümden yanayım.

Arafat'la görüşme

Amerika ile ilişkilerde abartılı bir sorun sözkonusu değil. O gergin dedikleri dönemlerde ben Sayın Bush'la görüştüm. Ortadoğu, Irak, Kıbrıs ve benzeri meseleleri konuştum. Çok iyi geçti görüşmemiz. Dışişleri Bakanı Powell'la Abdullah Bey görüşüyor. Uğur Ziyal'ın dönüşünden sonra Abdullah Bey Amerika'ya gidebilir. Önce İsrail'e gidecek. Ayrıca, İsrail'e gerekirse ben de giderim ama önce İsrail Cumhurbaşkanı'nın gelmesi gerekiyor. İsrail'in Arafat'la görüşmeye engel olması ihtimali konuşuluyor. Gittiğimizde biz gerek duyarsak görüşürüz, duymazsak başka program yaparız.

RTÜK için formül

TRT'yle ilgili atamamızı yaptık ama Çankaya'dan geri döndü. Dönüş gerekçesi de şahsın kendisiyle ilgili değil, RTÜK'ün böyle bir tesbiti yapıp isim veremeyeceğiyle ilgili. Bütün harcamaları yapabilen, işlemleri devam eden ama isim tesbiti yapma yetkisi yok havası ortaya çıkıyor. Arkadaşlar bu konudaki görüşlerimizi hazırlıyor. Ama belki başka türlü çözülecek mesele. RTÜK Yasası malum, eksiklikler var. Yasa da değişebilir.

Çok iyi işler yapacağız

Bu son seyahatte işadamlarımız oldukça heyecanlıydılar. İş görüşmelerinde güzel bağlantılar yaptılar, ayrıca ben de Tekser ve STFA'yı ilgili kişilerle görüştürdüm. Onlar da müracaatlarını yaptıklarında Pakistan'daki ihalelere girecekler. Malezya'nın petrol firması Petronas da bir yerli konsorsiyumla Tüpraş özelleştirmesine girmek istiyor.

Yatırımcı hâlâ ürküyor

Irak konusunda Pakistan'a bir davet gelecek. Bana bu konuya nasıl baktığımı sordular. Ben de hangi bölge olursa olsun, Kuzey Irak da dahil olmak üzere Pakistan'ın orada görev almasından memnun olacağımızı söyledim. Pakistan Devlet Başkanı Müşerref, İngiltere ve Amerika'ya ziyarette bulunacak. Ben de İngiltere Başbakanı ve ABD Başkanı'na onunla selam gönderdim.

8. pakete gerek kalmayabilir

Bizim şu anda 6. ve 7. uyum paketlerini halletmemiz gerekiyor. Meclis kapanana kadar 7. Paket'i kanunlaştıracağız. Ondan sonra da yeni dönemle birlikte uygulamayı başlatacağız. İzleme raporlarının olumlu olabilmesi için de uyum raporlarının bitmesi lazım. Şu anda 7. Paket'le ilgili detaylar oluşmadı. Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı ile neleri bizde eksik olarak gördüklerini öğrenip chek ederceğiz ve ona göre paketi hazırlayacağız. Şunu da söyleyeyim, Dışişleri Bakanımız'ın hazırlıklarına göre 8. Paket'e ihtiyaç kalmayacak gibi görünüyor. Sonra da uygulamada adımlarımız atmamız ve karşı tarafa güven telkin etmemiz lazım. Adamlar çok açık bir şekilde "Biz uygulamayı izliyoruz. Herşey var, uygulama yok, yeterli değildir" diyorlar. Yasayı çıkarıp uygulamazsak bu birşey ifade etmez. Mesela Leyla Zana'ların (DEP'lilerin) davası konusunda yeniden yargılama tamam ama sanıkların dinlenmesi noktasında bazı sıkıntılardan bahsediyorlar. İçerde yatacakları süre kadar mahkemenin uzaması onları rahatsız ediyor.

Askerin pakete üç itirazı

Askerin, 6. Paket üzerinde üç noktada itirazı vardı. Biz bu konuda gerekli açıklamaları kendilerine yaptık. Sonra onların görüşlerini de dinledik. Genelkurmay Başkanlığı, "bu konuda nihai kararı siz vereceksiniz" dedi. Biz de nihai karar olarak paketi Meclis'e getirdik. Üzerinde ağılıklı olarak durdukları konu Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesidir. O da Türk Ceza Kanunu'nda başka şekilde düzenlenmiş bir husustur. Bunlar aşılmış vaziyettedir. Basında abartıldığı gibi bir endişe olmadı. Mesela, MGK Genel Sekreteri'nin bu konuda bir itiraz mektubu olduğu söylendi. Bana gelmiş böyle bir mektup yok. 7. Paket hazırlanırken başka kurumların da kanaati alınacak, Genelkurmay'ın da. Önümüzdeki MGK AB özel gündemiyle toplanacak. Hedefimiz orada enine boyuna konuyu müzakere etmektir.

MUSTAFA KARAALİOĞLU

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu