T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R

Ekmek teknesine kar yağdı

Kış gelmiş çökmüş Galatasaray'ın hayallerine. Hepsinin "ekmek teknesine" fırın sıcaklığı beklerken 7 tepenin biri olan Mecidiyeköy'de balçıkla karışık kar hüküm sürüyor. Revivo bilek hareketleriyle karlı zeminin perspektifine zerafet izdüşümleri sunacak. İsrail'de hiç kar yağmaz ki...

Xavier ilk hazırlık(!) maçını ciddi bir lig maçıyla yapacak. Üstelik arkadaşlarına acemi. Portekiz'de kar hiç düşmez, ayrıca geldiği İngiltere Ligi'nin tanıdığı tek beyaz un...

Lukunku garibi Kongo'dan gelmiş 7 tepenin karında topu kaleye dürtecek. Ülkesinde bırakın karı un bile yok...

Herkesin saldırdığı Fatih Terim yalnızlığından sistem çıkartmaya çalışıyor ama bütün bildikleri varoşların durmuş inşaatlarının enkazına benzeyen bir zeminin azizliğine uğramış. Hatların arasında "irtibat çoktan koparılmış".

Denizlispor ise kuvvetli ve güçlü delikanlıların inanmış takımı. Onlarda "arzular şelale"...

Yani iş "oyyoyyooyyy" durumunda "KİRLİ"...

Rakibini "küçük aptallıklar" yapması için zorlamayı planlarken Metin Tokat maçı 10 dakika kala seyirciye "monşante" diyor. Çünkü ne kadar yukarı atarsan at top 1 santim bile geri gelmiyor. Denizlispor oynamak istiyor. Çünkü biliyorki vurduğu her top üç beş dakikada geri gelecek. Galatasaray'ın ise pek "oynayası" yok. Çünkü o sistem, futbol ve bol gol peşinde. Taraftar sabırsızlanırken zemini düzeltmeye çalışan üç beş kişi meşhur "ÖLÜ" gibi ağırdan alıyor. "Acele etmemek lazım, sabırlı olmak lazım" diye diye sahayı temizleyemeyi veriyorlar. Dolayısıyla Cimbom'un ekmek teknesi kendini bugüne erteliyor. Ama bugünkü işini yarına bırakan Galatasaray Nusrettin Efendi'nin göğe baktığı gibi bakacak ve yalvara yalvara yağan karı durdurabilecek mi?

İşte günün sorusu bu!...

Galatasaray'ın kısmetsizliği, avukatı kekeme olan insanların kaderinde gizli. Ama meseleye bir de şu açıdan bakmak gerek: "Adam kekeme ama avukat olabilmiş!..." Gerisini "aklına yeni birşeyler takılan KIL" zihniyetinde aramak lazım. Dün gecenin kılı Metin Tokat değildir. O doğru olanı yapmıştır. Ama daha doğru olan haftayı bir hafta ertelemektir.


8 Şubat 2003
Cumartesi
 
ÜMİT AKTAN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED