AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

P O L İ T İ K  F İ S K O S
'İmzala, ne istiyorsun Necdet!'

CHP'li iki milletvekili AK Parti'ye geçince ortalık karıştı. Ancak Edirne Milletvekili Prof. Dr. Necdet Budak'ın, bir gün önce CHP lideri Baykal'la zorla görüştürüldüğü üzerinde kimse durmadı.

CHP'li iki milletvekili AK Parti'ye geçince ortalık karıştı. Özellikle Attila Başoğlu üzerinde spekülasyon yapıldı. Ancak Edirne Milletvekili Prof. Dr. Necdet Budak'ın 13 Temmuz günü AK Parti'ye katılmadan bir gün önce CHP lideri Baykal'la zorla görüştürüldüğü üzerinde kimse durmadı. İşte aksiyon filmlerindeki sahneleri çağrıştıran Baykal-Budak görüşmesinin perde arkası: Necdet Budak, CHP Kurultayı'ndan önce istifayı kafasına koymuştu. Hatta kurultaydan birkaç gün önce AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz'la görüşen Budak, "Ne yapayım? Kurultaya katılmayı düşünmüyorum" dediğinde, "Katıl; ama olumlu veya olumsuz oy kullanma" cevabını aldı. Kurultayın ardından istifa eden Budak, partiden baskı gelmesin diye "bir akrabam rahatsız" bahanesiyle İzmir'e gitti.

'Baykal seni görmek istiyor'

12 Temmuz Pazartesi günü Ankara'ya dönen Budak, aynı gün TBMM'deki odasına uğradıktan sonra Meclis'in Dikmen kapısından çıkarken CHP'li yöneticiler önünü kesti. "Genel Başkan seninle görüşmek istiyor" diyen CHP'lilere olumsuz yanıt veren Budak, bu sırada CHP'lilerden birinin cep telefonundan Baykal'ı arayıp telefonu kendisine uzatması üzerine konuşmak zorunda kaldı. Telefonun öbür ucundan, "Ben senin ağabeyinim. Genel başkanlığını yaptım. Buraya gel de konuşalım" sözlerini duyunca çaresiz kalan Budak, CHP'lilerle birlikte saat 15:00 civarında CHP Genel Merkezi'ne giderek, Baykal'ın yanına çıktı. Baykal'ın ilk sözü, "Sen diğerleri (CHP'li muhalifler) gibi düşünmüyorsun. Neden ayrıldığını hâlâ anlamadım. Gel tekrar CHP'ye katıl. Bir sıkıntın varsa bizimle paylaş. Ne istiyorsun Necdet?" oldu...

'Dönüş dilekçesini imzala'

Baykal konuşurken, CHP Ankara Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Yılmaz Ateş, Budak adına "CHP'ye geri dönüş" dilekçesi yazarak, Budak'a uzattı ve imzalamasını istedi. Baykal ve Ateş'in iki taraflı baskısı altında kalan Budak, CHP'ye geri dönmek istemediğini söylemekle yetindi ve parti binasından ayrıldı. Budak, bu olayı savdıktan sonra AK Parti'ye katıldı.

  • Adaylar kampanyaya erken başladı
    Meclis'in 1 Ekim'de açılmasınının ardından Meclis Başkanlığı, Başkanvekilliği, Divan Katipliği, İdare Amirliği, Grup Başkanvekilliliği ve Komisyon Başkanlıkları için seçim yapılacak. Bu makamlar için kulisler başladı. Meclis Başkanı Bülent Arınç, milletvekilleri için konut projesini devreye soktu. Meclis'in sonu günü İdare Amiri Kemalettin Göktaş bütün milletvekillerine karpuz ikram etti. İdare Amirliği'ne aday olan Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ise kulislere kadayıf ve dondurma getirtti. Grup Başkanvekilliği'ne aday olan Konya Milletvekili Ahmet Işık da, milletvekillerine küçük bir kutu içinde "Konya Şekeri" gönderdi. Bir başka Konya Milletvekili Hasan Angı'nın ise daha büyük kutuda "Konya Şekeri" göndermesi üzerine K.Maraş Milletvekili Fatih Arıkan, "Senin kutun daha büyüktü. Oyumuz sana" diye takılmadan edemedi.

  • Doğumhanede Erdoğan'a dua istedi
    AK Parti İstanbul Milletvekili Gülseren Topuz'un, 3 Kasım seçimleri öncesinde farklı bir seçim kampanyası yürüttüğünü öğrendik. Topuz, özellikle hastaneleri ziyaret ederek hem geçmiş olsun dileğinde bulunmuş hem de oy istemiş. Topuz'un, bir hastaneyi ziyaretinde doğumhaneye de uğrayarak, anne adaylarından, "Sizin duanız kabul olur. Dua edin de Tayyip Erdoğan'ın siyasi yasağı kalksın ve kendisi Başbakan olsun" diye dua istediğini de öğrendik. Demek ki dualar karşılıksız kalmamış.

  • Meclis'te 'zehirli' meyve
    Meclis'in bahçesinde Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'yu bir ağacın altında meyve yerken yakaladık. Mumcu'nun yediği bu meyvenin, Karadeniz'de yetişen "karayemiş" adlı bir meyve olduğunu öğrendik. Bu meyveyi Karadenizliler dışında pek bilen yok. Mumcu karayemiş yerken, Karadeniz kökenli milletvekillerinden CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz da karayemiş yemeye geldi. Topuz ile Mumcu arasında ilginç bir karayemiş sohbeti başladı. Ali Topuz, neden kimsenin karayemiş yemediğinin ipucunu, bir anısıyla ortaya koydu: "Ben 1973 yılında Meclis'e girdiğim zaman eski milletvekili Ahmet Şener beni buraya getirdi. Şener, 'Bak burada karayemiş ağacı var. Ama ben bütün milletvekilerine bu ağaç zehirlidir diyorum. O nedenle benden başka kimse yemiyor' dedi."

  • Bakan ile muhabirin 'tarih' tartışması
    Elazığ Arap Baba Camii'nden çalınan çinilerin bulunarak geri getirilmesi üzerine yapılan basın toplantısında ilginç bir tartışma yaşandı. Basın toplantısında, çiniler, hırsızların sardığı gazetelerle birlikte gazetecilerin önüne çıkarıldı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, çinilerin çalındığının, 1998 yılında yapılan bir ihbar sonucu anlaşıldığını söyleyince dikkatli bir muhabir uyarıda bulundu. Çinilerin sarıldığı gazetelerin 1997 tarihi taşıdığını belirten muhabir, "Anlaşılan çiniler ihbardan bir yıl önce çalınmış. Nasıl olmuş da bir yıl boyunca kimse çalındığını farketmemiş" deyince Bakan Şahin, kısa bir süre durakladı ve "Belki de hırsızlar çinileri çaldıktan sonra evdeki eski gazetelere sarmışlardır" dedi.

  • Kalp damarı değişince fikirler değişir mi?..
    Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı'nın görüşülmesi sırasında, AK Parti'den istifa ederek DYP'ye geçen Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan, eleştiride bulundu. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin de,"Ben, Sayın Kandoğan'ın birkaç ay önce bu tasarıyı kahramanca savunduğunu hatırlıyorum. Demek ki, -Allah hepimize şifa versin- insanın bir iki kalp damarı değişince görüşleri de değişebiliyor" dedi. Bunun üzerine söz alan Kandoğan da, "Kalp damarının değişmesiyle insanın fikrinin, muhakemesinin değişmesini söylemek kadar abesle iştigal bir şey olması mümkün değil" diyerek tepkisini ortaya koydu.

  • Kurtuluş Savaşı'nda kim savaştı
    TCK Tasarısı'nın Adalet Komisyonu'ndaki görüşmeleri sırasında AK Parti'liler tarafından verilen önergeleri "Bu Cumhuriyet'e, devrimlere ve laikliğe aykırı" diye karşı çıkan CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan , Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in sabrını taşırdı. Çiçek, "Buna göre Cumhuriyet'i Eraslan kurdu, laikliği Eraslan getirdi gibi bir hava çıkıyor" dedi. AK Parti Kilis Milletvekili Hasan Kara'nın, "Kimse Cumhuri-yet'e karşı olamaz. Kurtuluş Savaşı'nda Niğde savaşmadı Kilisliler savaştı" sözleri ise güleşmelere neden oldu.

  • Nijeryalı 'Zaza'lar
    Meclis'in geçen hafta Nijeryalı milletvekili konukları vardı. Gelenekesel entarileri ve fesleri ile ilginç bir görüntü oluşturan Nijeryalı milletvekilleri Meclis'e renk kattı. Bazı milletvekilleri Nijeryalılara, "Burası kamusal alan buraya giremesiniz" di-yerek espri yapmaktan da geri durmadı. AK Parti Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ise "Bunlar Zaza'dır" dedi. Berdibek'in ne dediğini anlayamayan Nijeryalı bir milletve-kilinin, "Elhamdülillah" diye karşılık vermesi ise gülüşmelere neden oldu.


      HAMDİ ATEŞ  ERHAN SEVEN  BİLAL ÇETİN


    19 Temmuz 2004
    Pazartesi


    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED