Savaş Ay'ın röportajında okudum... Ali Kırca AB ile değişim sürecinde gazetecilerin de, gazeteciliğin de değişime uğraması gerektiğini, kendisinin de değiştiğini vurguluyor...

Son yılların eskitemediği anchorman diyor ki; " Değişmeyen bir şey yok. Türkiye değiştiği zaman herkes bu değişime kendisini uydurmak zorunda. O değişim sizi değiştiriyor zaten."

Ve ekliyor Ali Kırca; "Mesut Yılmaz, Ecevit, Çiller yok, siyaset eskisi gibi hiç yok... Asena geliyorsa onu yayına almamak gibi bir gazetecilik yok...."

İşte burada frene basıp duruyorum... Şaşkınım, şoklardayım...

Ali Kırca gibi bir haberci, gazetecilikteki devrimi, değişimi Asena örneği ile anlatıyor...

Asena ile ana haber bültenini kapatırsın, kimi över, kimi söver... Mesele bu değil...

Mesele; karizmatik Ali Kırca'nın gazetecilikteki değişimi Asena ile anlatmasında...

Ertuğrul Özkök, sinema yangınından sonra dumanlardan ağlayarak çıkan erkek sanatçıların karizmayı nasıl yediğini gündeme getirmişti....

Değişimin Asena ile örneklenmesi beni de, Ali Kırca'nın karizmasını sorgulama yoluna itti.

Uğur Dündar "Değişimi Asena ile anlatmak doğru değil, usta bir haberci gazetecilikteki değişimi AB ile anlatabilir. Asena, Ali Kırca'nın üzerine oturan bir elbise değil... Türkiye'de muazzam bir değişim var. Karanlığa mı sürükleyecek denen bir başbakanın modernleşmeye götürmedeki kararlılığıdır değişim... Ali Kırca'nın gazetecilikteki değişimi bununla anlatması gerekirdi... Asena örneğini en son vermesi gereken insan Ali Kırca'dır" diyor...

TGRT Haber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Soysal ise, Bernard Shaw, Peter Arnet, Cristian Amanpour gibi gazetecilerin Bağdat'a, savaş bölgesine girerek gazetecilikteki değişimi yakaladığını söylüyor ve ekliyor: "Bizdekiler ise Brüksel'e gidip Hilton otelinden veya Asena ile muhabbet ederek stüdyodan yakalamaya çalışıyor değişimi. Bu gazetecilikteki değişim değildir, reytingdeki değişimdir. O zaman Ali Kırca Semra kaynanayı her akşam olayları yorumlayan uzman olarak yanına alsın, en büyük gazetecilik devrimini yapsın"...

Soysal soruyor; "Şimdi ben de sokaktan geçen bir dansözü alıp ana haber bültenini kapatırsam, gazetecilikte değişimi yakalamış, ihtilal mi yapmış olurum?"

Asena ilk Kanal D'ye gittiğinde, Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı onu almadı canlı yayına... Reddetti... Bu haber değil dedi. Altaylı, gazetecilikteki değişimin Asena ile olmayacağını vurguluyor "Ali Kırca ile ATV haber kimlik değiştirdi, şimdi bunun bedelini ödüyor. Bizim rakibimiz ATV haberdi, onlardaki bu değişim bize yaradı. Bizim için gazetecilikteki değişim sadece izlenir olma değil, buna saygınlığı da ekleyebilmektir... " diyor.

Peki Ali Kırca, değişimle Asena'yı birarada tutarak karizmayı yedi mi?... Fatih Altaylı bu soruya "Ali Kırca'ya karizmayı yediyi ben diyemem" cevabını veriyor...

Show Haber Genel Yayın Yönetmeni Alican Değer, karizma tartışmalarına girmek istemese de "Herkesin gazetecilikteki değişim ölçüsü farklıdır, Ali Kırca'nınki Asena'ymış" diye ilginç bir açıklama getiriyor.

Tüm bu görüşler karşısında... Acaba devrimci Ali Kırca... Ne diyor?

Bu satırların yazarı... Karizmatik bir cevap bekliyor...

BEKİR HAZAR

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu