AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
17 Aralık: Yeni bir milat...

Geçen hafta bugün ne yazacağımın merakı içerisindeydim. Yazacaklarım 17 Aralık Zirvesi'nde Türkiye'nin tam üyeliği konusunda alınacak karara bağlıydı. Gelişmeler kararın olumlu olacağını göstermekle beraber bazı şüphe ve riskler vardı. Ortada dolaşan karar taslakları hepimize, "Acaba…" sorusunu sordurmaktaydı…

17 Aralık Zirvesi tamamlandı; Avrupa Birliği liderleri, Türkiye ile 3 Ekim 2005 tarihinde tam üyelik görüşmelerine başlanması kararı aldılar. Artık tarih konusunda hiçbir sorun yok. Tarihin dışında sürecin işleyişi ile ilgili konularda bazı pürüzler, sorunlar ve henüz aşılamamış engeller olduğu anlaşılıyor. Bunların olması normal. Sorunsuz bir sürecin olmasını beklemek asla gerçekçi değil.

Kıbrıs Sorunu aşılabilmelidir…

Evet Türk siyasetinin bir türlü çözümleyemediği bir Kıbrıs Sorunu var. Bu sorun yeni bir sorun değil. 1878'den beri dış politika gündeminin çoğu kez ilk sırasında yer alıyor. 1955'ten itibaren sorun tüm yakıcılığıyla ülkeye malolmuş. 1960'ta bir çözüme varılmış, ancak bunun çözüm olmadığını anlamak uzun sürmemiş. 1974'teki müdahale sorunu fiili olarak çözmüşse de bunun hukukileştirilmesi hâlâ sağlanmış değil. Süreci biliyorsunuz. Kıbrıs Sorunu diye bir ciddi sorun var ve bu sorun AB sürecini ciddi şekilde etkilemiştir, etkilemektedir. Türkiye bu sorunu çözüme kavuşturmadan dış politikada etkin adımlar atmanın zor olduğunu bir kez daha bütün çıplaklığıyla anlamıştır.

Kıbrıs Sorunu, milli bir sorun olmanın ötesinde uluslararası bir sorundur da. Bunun gibi Türkiye'nin yaşadığı pek çok yerel/milli sorunların aynı zamanda uluslararası boyutları olduğu görmezlikten gelinemez. Türkiye bu sorunları uluslararası konjonktürü ve gelişmeleri temel alarak çözmeyi başarmalıdır.

Türkiye'nin tarihinde önemli dönüm noktaları var. 1876'da Kanun-u Esasi'nin yürürlüğe sokulması, 1908'de II. Meşrutiyet'in ilanı, Cumhuriyet'in ilanı, 1945'te çok partili düzene geçilmesi kararı, 14 Mayıs 1950 genel seçimleri gibi…

17 Aralık yeni bir milat…

Bu tarihlere 17 Aralık 2004 tarihini de eklememiz gerekiyor. Evet Brüksel Zirvesi'nde AB liderlerinin aldıkları Türkiye ile tam üyelik görüşmelerinin başlatılması kararı Türkiye için bir dönüm noktasıdır. Bunun dönüm noktası olduğu kısa zamanda anlaşılacaktır.

Aslında daha önce de zaman zaman yazdığımız gibi Türkiye'nin AB'ye tam üye olarak katılması ve batı dünyasıyla bütünleşmesi sadece Türkiye için değil Avrupa için de, hatta dünya sistemi için de bir dönüm noktası hüviyetindedir. Bu asla bir abartı değildir.

Türkiye'nin AB ile bütünleşmesi, tarihsel olarak İslam dünyası ile Batı arasındaki rekabeti ve yaşanmış olumsuzlukları ortadan kaldıracak değildir. Ama dünyanın giderek din ve kültür temelinde kamplaştığı, gerginliklerin arttığı ve karşıtların birbirini anlamaksızın saldırdığı bir dönemde Batının Türkiye'yi içerisine almayı kabul etmesi, Türkiye'nin de kendi "öteki" kimliği ve kültürü ile Batıyla bütünleşmeye yönelmesinin sembolik anlamı büyük olmalıdır.

Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği bir Polonya'nın, bir Hırvatistan'ın veya Avusturya'nın üyeliği gibi değildir. Tarih boyunca devamlı olarak "öteki" olarak görülmüş, karalanmış, küçümsenmiş ve hep düşman tahtasına yerleştirilmiş bir Türkiye ile birlikte olma ve aynı değerleri paylaşma konusunda önemli bir adım atılmıştır.

Türkiye, üç asırdır Batı kalitesinde bir sosyo-politik sistemi kurmanın çabası içerisinde olmuştur. Azımsanmayacak bir yol alınmış olmakla beraber bunun çok uzağında olduğumuz açık.

17 Aralık kararının Türkiye için bir "milât" olduğu açık. Türkiye'nin bu yeni "milat"ı lehine çevirmesi için daha çok çalışması, gelişmelere hazır olması ve ayak bağı niteliğindeki yerel sorunlarını aşması gerekmektedir. Büyük düşünmenin, global hesaplar yapmanın ve dünya ölçeğinde planlar hazırlamanın zamanıdır.



21 Aralık 2004
Salı
 
DAVUT DURSUN


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED