AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
17 Aralık sonrası

17 Aralık tarihi nihayet geride kaldı. Nihayet diyoruz, zira bu tarih sebebiyle kilitlenen beklentiler ve iktisadi karar mekanizmaları da böylece çözülmüş oldu. Artık önümüzde yeni bir tarih var: 13 Ekim 2005.

Avrupa Birliği, 17 Aralık tarihine ister istemez takılmış olanlarımızı, Perşembe gecesinden başlamak üzere bir gün boyunca ekran başına bağladı. Müzakere başlangıcının Kıbrıs ön şartı ile ilişkilendirilmesi, Cuma günü piyasaların açılışını menfi olarak etkiledi tabii olarak. Menfi yönde başlayan bu sürecin, Türk heyetinin Brüksel'den süreci reddederek geri döneceği haberleri ile daha da kötüleştiği bir anda, ajanslara AB'nin Kıbrıs konusunda yumuşadığı bilgisi düştü. Cuma günü akşama doğru, piyasalar rahat bir nefes aldı böylece. Borsa yükselişe, döviz düşüşe geçti. Bir gün süren bu milli maçın tribünlere etkisi işte böyleydi.

Bu sütunda AB ile başlatılan bu yeni sürecin artısı ve eksisini, Türk tarafının bir zafer kazanıp kazanmadığını tartışacak değiliz. Şüphesiz ki, müzakerelerin başlangıcına kadar Türk tarafının bir şekilde halletmesi gereken kritik meseleler bulunuyor. Süreç, 3 Ekim'den sonra daha da zorlaşacak. AB'ye giriş, AB ile bugüne kadar sürdürdüğümüz kördüğüm politikasından daha meşakkatli olacak. Sinirlerimiz ve kırmızı hatlarımız, bundan sonra daha sık test edilecek ve zorlanacak. Tüm bunlara rağmen, 17 Ekim'in sonuçlarının iktisadi karar vericileri ve piyasalar açısından müspet algılandığı da bir gerçek. Biz burada, bu algılamadan hareketle 17 Aralık sonrası iktisadi gelişmeleri değerlendirmeye çalışacağız.

Kısa vadede, 17 Aralık tarihine kadar birikmiş endişelerin ve beklentilerin boşalacağı tahmin edilebilir. Bugüne kadar hep pozisyon aldığını var saydığımız piyasaların ve yatırımcıların, aldıkları pozisyonu değiştirme çabaları olacaktır. Nitekim dün itibariyle Merkez Bankası, gecelik borçlanma faizini %20'den %18'e, borç verme oranını da %24'ten %22'ye düşürdüğünü açıkladı. Döviz kurlarındaki aşağı doğru hareketlenme de, muhtemelen önümüzdeki günlerde Merkez Bankası'nın alım ihaleleri ile yukarıya çekilmeye çalışılacaktır.

Öte yandan bizim bu süreci 2005 yılının içlerine doğru uzatmamız gerekiyor. Muhtemelen yılın ilk yarısından itibaren geçtiğimiz dönemde, 17 Aralık sonrasına ötelenmiş olan yatırım kararlarının devreye girebileceğini ön görebiliriz. Ancak bunun geçen yılın ilk yarısında yaşanılan patlamaya dönüşmeyeceği tahmin ediliyor. Önümüzdeki yıl, hükümetin büyüme beklentisi olan %5'in belki bir puan üzerinde bir büyüme beklenebilir. İhracatın artmaya devam edeceği, son birkaç aydır yavaşlamış gözüken ithalatın yeniden eski hızına döneceği de ön görülebilir. Cari açığın mevcut trendini devam ettireceği, yani büyüyeceği, ama fazla problem yaratmayacağı tahmin ediliyor. Bu çerçevede, kurlardaki gelişmenin de uluslararası piyasalara uygun bir hareketlilik sergileyeceği ve muhtemelen enflasyona yakın oranlarda artacağı umuluyor. Tüm bu varsayım ve beklentilerde kilit parametre, yabacı yatırımların ve buna bağlı olarak döviz giriş-çıkışının seyri olacak.

Yabancı yatırımcılar açısından Türkiye'nin bir yatırım alanı olarak kalabilme ihtimali ve imkânı büyük ölçüde devam edecek. Bununla birlikte bugün ile 3 Ekim arasında, yabacılar da, birbirini takip ederek, yeni iç ve dış pozisyonlara girebilir. Ülke ekonomisi istikrar kazandıkça, yabancı yatırım ve dış finansmanın vadesinin uzaması ve yapısının değişmesi, önümüzdeki dönemde giderek daha fazla önem arz edecek.

Her halükarda, 2005'in 2004'e nispetle daha zor geçeceği muhakkak. Bu zorluk, istikrarın sürekliliği ile ilgili bir tehditten ziyade, kazanılan istikrar ve düşük enflasyon ortamında faaliyet göstermenin, Türk iş adamları ve finans çevreleri için tahminlerden daha zor olduğunun anlaşılmasından kaynaklanıyor. Böyle bir ortamda kar etmek, hem reel sektörün, hem de mali sektörün kendini dönüştürebilmesi anlamına geliyor. Bizleri zorlayacak olan da aslında bu durum.

Durgun suda balık avlamak, bizim gibi fırtınalı sularda avlanmaya alışmış olanlar için pek de kolay olmayacağa benziyor.


21 Aralık 2004
Salı
 
MELİKŞAH UTKU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED