T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Entelektüel Sol NLR'de

Entelektüel Batı Avrupa solunun etkin dergisi New Left Review Türkiye'de. Ünlü sosyalist kalemlerin, gelişmeleri yorumlayan çalışmalarını biraraya getiren NLR'nin editörü ünlü yazar Tarık Ali

Merkezi İngiltere'de bulunan ve kalburüstü solcu aydınlar tarafından çıkarılan New Left Review, (NLR) 2000 yılı içerisinde yayınlanan yazılardan elenerek Everest Yayınları'nca çıkartılan 2000-Türkiye seçkisiyle artık Türkiye'de. Portekizce ve İspanyolca editasyonları da yayınlanan entelektüel Batı Avrupa solunun dergisi NLR uzun yıllardan bu yana Türkiye solu için "efsane" niteliği taşıyor.

Muhalif bir merkez

1960 yılında Britanya'da kurulan New Left Review, dönemin iki muhalif dergisi Universities and Left Review ile The New Reasoner'ın birleşmesiyle meydana geldi. 1956'nın tantanalı siyasal atmosferinde doğan bu iki dergi de, nükleer silahsızlanma kampanyasına destek vermesi ve ortodoks sosyal-demokrasiyle Stalinizm'e rest çekmesiyle tanınıyordu. 1960'ların sonlarında Rusça, Çince, Arapça, Japonca, İspanyolca ve Almanca gibi dünyanın en çok konuşulan dillerine vakıf olan bir editörler kurulu tarafından yönetilen NLR, 1969 yılında kendi bünyesinde faaliyet gösteren bütün dünya solcularına hitaben yayın yapabilecek bir yayınevi olan New Left Books adlı yayınevini kurdu. 40 yıldır politika ve kültür dergisi olarak, dünyanın en çok ilgi gören sol perspektifli dergi olma özelliğini koruyan NLR'nin sayfalarında hemen hemen her konu tartışmaya açıldı.

Amerika'nın Küba fobisi

NLR'nin Everest Yayınları'ndan çıkan Türkiye-2000 seçkisinde ise Çin'den Amerika'ya, Küba'dan Ortadoğu'ya kadar dünyanın farklı bölgelerinde olup biten siyasal, kültürel ve ekonomik gelişmelere yer veriliyor.

New Left Review'in 2000-Türkiye seçkisinde Perry Anderson, Robin Blackburn, Edward Said, Tarık Ali, Wang Hui, David Harvey, Sabri Hafız ve Robert Brenner'in yazıları yer alıyor. Robin Blackburn 'Çekici Küba'ya İndirmek' adlı yazısında, Küba ve Amerika arasındaki gerilimi tırmandıran Elian Gonzalez olayından yola çıkarak, Küba&Amerika ilişkilerinin geleceğini sorguluyor. Küba devriminin kaderini Küba'daki iç gelişmeler kadar Amerika'daki gelişmelerin de belirleyeceğini söyleyen Blackburn, yazısında, devrim sonrası iki ülke ilişkilerini detaylı bir şekilde ele alıyor. Blakcburn, Amerika'nın ileriki yıllarda Küba'ya karşı geliştireceği stratejik manevrayı açımlıyor.

Dünyada neler oluyor?

'Bizim Horedes'lerimiz' başlıklı yazısında Tarık Ali, İngiltere ve Amerika'nın Irak'a düzenlediği saldırıları eleştiriyor: "Irak kuşatması ikinci bir Vietnam Savaşı değildir. Kapsamı, aracı ve hedefi daha küçük ölçeklidir. Ancak arada bir fark daha vardır. Bu defa Britanya, Amerikan barbarlığına diplomatik ve ideolojik destek vermekle kalmıyor, askeri bir müttefik olarak aktif bir şekilde katılıyor da."

Sabri Hafız Roman, Siyaset ve İslam başlıklı yazısında, Mısır'da karışıklıklara yol açan Deniz Yosunlarına Şölen adlı romandan yola çıkarak, Ortadoğuda laik ve İslâmcı aydınlar arasında yaşanan gerilimi ele alıyor. Hafız, muhafakazar Arap aydınlarla laik Arap aydınlar arasındaki gerilimi tarihi bir fonda işliyor. Everest Yay. / Tel: 0 212 513 34 20

 
'Aşk elektriğe benzer'

Che'nin gözüyle dünya
Küba devriminin sembol ismi, "Ernesto Che Guavara"nın kendi çektiği fotoğraflar Küba'da ilk defa sergileniyor. 1954-65 yılları arasında çekilen fotoğraflar Che'nin hayatından da kesitler sunuyor. Ziyaretçiler, sergilenen fotoğraflarda, hayata Che'nin gözlerinden bakma şansını buluyorlar. 201 fotoğraftan oluşan sergi için, yer olarak Küba devriminin başlangıcında, gerillalarının karargah olarak seçtikleri "San Carlos De La Kabaga"da bulunan kale seçilmiş. Hayatının her anını belgelemeye çalışan Che Guevara'nın fotoğraf tutkusu, Fidel Castro'nun devrimci hareketine katılmadan önce başlamış. 1955 yılında Meksika Haber Ajansı için çalışan Che, Küba hükümetinde bakan olarak yer aldığı ve Afrika ile Asya ülkelerine yaptığı gezileri de fotoğraflamış. Sergide, Che'nin 5 çocuğunun ve 2 eşinin fotoğrafları da bulunuyor. Che'nin oğlu Camilyo Guevara March, fotoğraflara bakıldığında devrimci lider Che'den çok, baba kimlikli Che'nin hayatının görüldüğünü söylüyor. 31 Ağustos'a kadar devam eden fotoğraf sergisini, şu ana kadar 6 bin kişi ziyaret etti.
22 Ağustos 2001
Çarşamba
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED