|
|
Genç bir avukatın kariyerini ve özel yaşamını anlatan Ally McBeal, 1997'de ABD'de ve hemen sonra İngiltere'de yayınlanmaya başladığında büyük sükse yapmıştı. Hakkında ABD'de onlarca internet sitesi açılan dizi, bir iş ortamında ya da ikili ilişkilerde başınıza her an gelebilecek, rezil olma, utanma, hatta "yerin dibine geçme" gibi insanlık hallerini, Ally'nin penceresinden 'bu tam da benim düştüğüm durum işte' dedirtecek kadar sahici yansıttı seyredenlerine... Günlük iş hayatının doğallığı ve bu hayatın içinde genç bir iş kadınının acemice bocalayışları üzerine kurulu olan senaryo, dizinin başarısında etkili oldu elbette... Ve Emmy ödüllü Ally McBeal, tam da yapımcısı Fox TV tarafından bitirilme kararı alındığı sırada, şimdi Türkiye'de, CNBC-e ekranında haftaiçi her gün saat 20.00'de izleyenlerini bekliyor. Böylesine şöhretli bir dizinin ABD'de neden bitirildiği sorusuna gelince, Amerikalı televizyoncular başarı ve kaliteyi tutturabiliyorlar tutturmasına ama, bizimkilerin uzmanlık alanı olan "suyunu çıkarma" tekniğinden haberleri yok herhalde... "Seyirciye itinayla gına getirtme" çalışmalarında bizimkiler kadar başarılı değiller ki, 'tadında bırakalım' demişler Ally için...
Herşeyi berbat etme ustası
Dizi, otuzlu yaşlarında, kariyer sahibi ama mutsuz bir kadını, Ally McBeal'i anlatıyor. 'Hep kaybettiğine' inanıyor Ally. Bu konuda ona katılmak güç, tamam, herşeyi biranda eline yüzüne bulaştırma konusunda kimsenin eline su dökemeyeceği kesin. Ve onun kadar 'balık etli' olmasa ve hatta ipincecik denebilecek kadar zayıf görünse de, Ally'nin kendine güvensizliği, Bridget Jones'u hatırlatmıyor değil izleyiciye... Ancak, yine da Ally işsiz güçsüz takımından değil, bir avukat ve gayet de başarılı... Enerjik, içten, açık sözlü bir kadın olan Ally'nin en büyük derdi ise, genç yaşında hayatının alt üst oluşu. En azından o, öyle olduğuna inanıyor. Bazen, yüksek sesle isyan ederken, zaman zaman da iç sesinden dinliyoruz bütün yakınmalarını... Aslında dizinin karakteristik özelliklerinden biri de Ally'nin içsesi, düşleri... Ally'i canlandıran 1964 doğumlu aktör Calista Flockhart ise, az buz işler başarmamış bugüne dek. 1998'de bir komedi dizisinde en iyi kadın oyuncu altın küresini almasının yanı sıra bu seneye kadar da, her yıl bu ödüle aday olmuş. Flockhart, 1998 - 2001 yılları arasında da Emmy ödüllerine aday gösterilmiş. Bu arada Hollywood'tan da uzak kalmayan tiyatro kökenli oyuncu, Robin Williams'lı "Birdcage"den sonra "A Midsummer Night's Dream" Bir Yaz Gecesi Rüyası ve "Things You Can Tell By Looking At Her" Ona Bakarak Söyleyebileceğin Şeyler gibi filmlerde de boy göstermiş. Dizinin diğer renkli karakterleri ise, Georgia adlı bir avukatla evlenmiş olan Ally'nin çocukluk aşkı Billy, çalıştığı hukuk şirketinin sahibi Richard Fish, tuhaf avukat John Cage ve Ally'nin zeki ve esprili ev arkadaşı Renee... Amerikalı çalışan, yalnız kadının içsel bunalımlarını, mutsuzluğunu hikaye eden Ally McBeal, bakalım Türkiye'de de büyük ilgiye mazhar olabilecek mi? Ne de olsa, burada insanların girdiği bunalımlar, içsel doyumsuzluktan daha çok ekonomik sıkıntılardan kaynaklanıyor! ÖZLEM ALBAYRAK / İSTANBUL
ABD uzakdoğuyu yine ezip geçiyor!
SÜPER TAKIM - Orj. Adı: Best Of The Best Yön: Robert Radler Oyn: Eric Roberts, James Earl Jones (1989 / Aksiyon)
|
|
|