T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T

Evlenirken iyi düşünün

Sibel Eraslan, Özlem Topal ve Güller Yıldız, Üsküdar'da açtıkları İstanbul'da Kadın Araştırma ve Danışma Merkezi'nde (İKAMER) kadınlara hukuki alanda danışmanlık hizmeti veriyorlar. Bu merkezi açmadan önce kadınların bu derece büyük sorunları olduğunun farkında bile olmadıklarını söyleyen avukatlardan Özlem Topal ve Güller Yıldız, her gün ortalama 10 civarında özellikle evlilik sorunları yaşayan kadınlardan telefon aldıklarını ifade ediyorlar.

Kadınlar daha çok hangi konularda sizden yardım istiyorlar?

Arayanlar arasında yoğun olarak başörtülü genç kızlar var, kimi eğitimini başörtüsü sorunu yüzünden yarım bırakmış kimi ise eğitimlerini tamamlamış ama yine de başörtüsü sorunu yüzünden iş bulamamış. Yol göstermemizi istiyorlar. Ama en çok evli başörtülü kadınlardan telefon alıyoruz. Daha çok karı koca problemleri karşımıza çıkıyor. İkinci eş meselesi yüzünden kocasının evini terkettiğini söyleyen, kayınvalidesi ile sorun yaşayan, sokağa bırakılan, dövülen, aldatılan çok sayıda kadın arıyor bizi.

Bunun dışında bir de başörtülü kızların yaptıkları evlilikliklerde yaşadıkları, 'bizim bize özgü' sorunlarımızla arayan kadınlar var. Bunlar genelde üniversite yıllarında daha dindar bir hayat yaşamak için eş seçimini yaparken 'denklik' ve 'uyumu' gözardı eden kadınlarımız. 'Hangi kitabı okuyorsun?', 'Hangi düşünceyi savunuyorsun?' gibi sorulara alınan cevaplarla yapılan evliliklerin çoğunun sonu, maalesef hüsranla sonuçlanıyor. Kadın, 'daha dindar bir hayat yaşarım' umuduyla evlendiği eşi, düşündüğü hayatı ona vermeyince hayal kırıklığına uğruyor.

Kadınlara ne öneriyorsunuz?

Bir kere gençleri ideolojik evliliklerden uzak tutmaya çalışıyoruz. İdeolojik değil, sevgiye dayalı evlillikler tavsiye ediyoruz. Nişanlılık döneminin uzun tutulmasını ve çiftlerin birbirlerini tanımalarını tavsiye ediyoruz. Kızlarımız görüştükleri gençlerin yüzüne bakmadan birbirlerine şartlarını sıralıyorlar. Kabul ediliyorsa evliliğe karar veriliyor. Bu evlilikler kısa süre sonra çöküyor.

Evliliklerde neden sorun yaşanıyor?

Kadınlar kendilerine hayal dünyasında bir evlilik kuruyorlar. Evlendikten sonra da hayal dünyalarındaki o evliliği arıyorlar. Bu yüzden en ufak bir sorun, onların canlarını sıkmaya, mutsuz etmeye yetiyor. Bir de eş seçiminde yapılan yanlışlıklar var. Kadınlar daha 'dindar', daha 'zengin' , daha 'yakışıklı' bir koca seçerken diğer ortak noktalar ne yazıkki gözardı ediliyor. Evlendiğin adam iyi bir dava adamı olabilir, bütün kızların hayran olduğu biri olabilir ve bu kişi bütün dünyayı kurtarmaya adaydır ama daha karısının gönlünü almaktan acizdir. Ayrıca okuyan, gençlerin de yaptıkları evliliklerde büyük sorunlar yaşanıyor. Çünkü kendine kitaplardan bir dünya kuran bu gençler, aslında gerçek dünya hakkında hiç bir şey bilmiyor.

Medeni kanunundaki değişiklikle, bu sorunlarda aşama kaydedilecek mi?

Zannetmiyoruz. Çünkü medeni kanunundaki değişiklikle toplum gerçekleri herşeyden önce birbiriyle bağdaşmıyor. Bizim toplumumuzda evlilik bir 'şirket' olarak görülmediği için kimse gidip mal varlığını noterde onaylatmaz. Yani bu değişiklikler kadının sorunun çözmeye yetecek gibi değil.

SORUNLU KİŞİLERİN EVLİLİKLERİ DE SORUNLU

Evliklerinde sorun yaşayan kişilerin evlilik öncesinde de çoğunlukla sorunlu kişiler olduğuna dikkat çeken Av. Sibel Eraslan ise konuyla ilgili şunları dile getiriyor: "İnsanların kendileri ve evreni tanımak üzere hiç bir girişimde bulunmadan sadece güdülere dayalı bir ilişkiler sistemini evlilik adı altında kendilerine ve yakın çevrelerine dayatmaları, psikolojik ve sosyal kırılmalara sebep oluyor. Yani evlilik sorunu olarak bize gelen kişilerin aslında evlilik öncesi sorunları da var demek bu. Maksat kadının en iyi şekilde boşanmasını sağlamak değil. Kadını ve dolayısıyla aileyi huzurlu bir ortamda yaşatabilmek, bu bağlamda çok daha metin, çok daha duyarlı, çok daha empatik donanımlı, kısacası çok daha akıllı başlı kadın olmaktan geçiyor yollar. Boşanma sayısı modern şehir yaşamına geçiş arttıkça ona paralel bir patlama yaşıyor. Ama boşanmayla da iş bitmiyor, çünkü kırıklıklar devam ediyor. Bizler bunları nasıl onarabiliriz diye düşünüyoruz. Çünkü bize başvuran pek çok gencin evlilikten korktuğunu da gördük.bize ulaşmak isteyenler için telefon numaramız 0216 341 89 99"

 
'Ada'da karma aşı tartışması
Bilim adamları, karma aşı ile otizm arasında ilişki olmadığını açıklamalarına rağmen halk karma aşı yerine her hastalık için ayrı ayrı aşı yapılmasını daha emniyetli buluyor.
Kurbağaların fedakarlığı
Avustralya'da yaşayan bir kurbağa türü (Rheobatrachus Silus), annelik şefkatini ilginç bir şekilde sergiler. Yavrularının yumurtadan çıkmasını bekleyen anne kurbağa, diğer canlılara yem olmamaları için onları hemen yutar. Bu arada midesi sindirim işlevini durdurur ve yavrulara gelişmeleri için güvenli bir ortam sağlar. Midesi artık besinleri sindiren asidi üretmeyi bırakmıştır. Anne kurbağa 2 ay yiyip içmeden 30 kadar yavrusunu midesinde büyütür. Son haftalarda iyice büyümüş olan yavrular, artık annenin nefes almasına bile engel olurlar. Anne kurbağa bu durumda ihtiyacı olan oksijeni derisi yoluyla alır. Kendi ihtiyaçlarını gözardı ederek yavruları için fedakarlıkta bulunan anne kurbağanın bu davranışı, Avustralya'nın Adelaide Üniversitesi'nden zoologlar Michael J. Tyler ve David Carter tarafından ortaya çıkarılmıştır. (www.hayvanlaralemi.net) Kendini yavrularına adayan bu kurbağa türü ,soyunun devamını sağlayacak bu çözümü nasıl bulmuştur? Kurbağanın böyle bir çözümü kendi kendine düşünmüş olması elbette mümkün değildir. Bu Yüce Allah'ın eseridir. Kaynak: Australian Frogs, Michael J. Tyler, Cornell University Press, 1997
Eyüp Belediyesi'nden ağaç dikme rekoru
Eyüp Belediye Başkanı Ahmet Genç'in göreve geldiği 1994 yılından bu yana, her yıl 50 bin ağaç dikerek, bu yıl sonunda da 400 bin ağaca ulaşmayı hedefliyor. 1994'ten bu güne Eyüp'e 350 bin ağaç diken Eyüp Belediyesi kişi başına düşen yeşil alan oranıyla dünya standartlanının üzerine çıkmayı başarmış durumda. Eyüp'de, yeşil alanların artırılması için sadece dikim kampanlarıyla yetinmediklerini belirten Genç, yedi yıllık bir süreçte Eyüp'e 92 adet yeni park ve oyun alanı ile 5 adet oyuncakistan yapıldığını, kavşak ve refüjlerin mevsimlik çiçeklerle ve süs bitkileriyle süslendiğini ifade etti. Yaptırdıkları 21 adet fıskıyeli süs havuzuyla da insanları kent hayatının günlük koşturmaca ve stresinden bir nebze uzaklaştırmayı hedeflediklerini vurgulayan Genç, böylelikle şehrin görünümünün de güzelleşeceğini kaydetti.
10 Şubat 2002
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED