AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

E K O N O M İ
Bu faizle olmaz
düşecek illa ki!

Bu faizlerin daha fazla dayanmasının mümkün olmadığını söyleyen Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, herkesin hesabını 'faizlerin düşeceği' senaryosuna göre yapmasını istedi.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, "Bu faizler illaki düşecek, fazla dayanması mümkün değil, düşecek" dedi. Unakıtan, Dünya Bankası tarafından hazırlanan "Banka Dışı Mali Kurumlar ve Sermaye Piyasası Raporu: Türkiye" başlıklı raporun sunulduğu toplantıda yaptığı konuşmada, hükümet olarak herşeye hakim olduklarını, sıkı mali politikalarını devam ettireceklerini ve enflasyonu düşüreceklerini söyledi.

Espirili üslubuyla yaptığı şifahi konuşmada, sığ olan piyasaların derinleştirilmesi gerektiğini dile getiren Unakıtan, "Havuzdaki suyu çalkalayıp duruyoruz. Bu havuza yeni su ilave etmek lazım." diyerek yabancı sermayeyi çekmek gerektiğini ileri sürdü. Reel sektör temsilcilerine müjde veren Unakıtan, "Ekonomik göstergelere göre yakında faizler düşecek. Dolayısıyla bankacılık kesimini iyi hazırlayın. Reel sektörün kapısında bulacaksınız kendinizi. Daha şimdiden ilişkilerinizi düzeltin sonra (Eyvah biz ne yaptık) diye kapı kapı dolaşırsınız. Ben şimdi reel sektöre de söylüyorum. Siz de pazarlığa hazırlanın, (Bankacılık gelecek, öyle yüksek faizle sakın borçlanmayın) diyorum." dedi.

"Tiko nerede ona bakacağız"

Kamu borç stoğunun yüksekliğine dikkat çeken Bakan Unakıtan, "Para olursa her şey olur, para olmazsa sabahtan akşama kadar birbirimize bakar dururuz. Tiko nerede ona bakacağız biz" dedi.

Körfez ülkelerinde milyarlarca doların yatırım için yer aradığını kaydeden Unakıtan, hükümet, finans ve özel sektörün elbirliğiyle hareket ederek, İstanbul'u finans merkezi haline getirmesi gerektiğini kaydetti.

Unakıtan bu konuda özel sektöre büyük görevler düştüğünü kaydederek, "Bununla ilgili önünüzün açılması gereken her türlü mevzuat değişikliğini yapmaya hazırız. Finans sektörünün üzerinde bazı yükler var. Damga vergisidir, şudur, budur... Onları bir bir kaldıracağız" dedi.

Bakan Şener: TL'ye geçiş başladı

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener banka dışı mali sektörde sağlıklı bir yapının ortaya çıkmasıyla ekonomik birimlerin ihtiyaçlarına uygun finansman ve araç seçeneklerinin gelişeceğini, böylece ekonomik büyümeye katkı sağlanacağını bildirdi. Konuşmasında geçmiş dönemdeki ekonomik gelişmelere de değinen Şener, dolarizasyonun göstergesi olarak bankalardaki döviz mevduat tutarının, Türk Lirası mevduat tutarını aştığını, ancak son günlerde döviz mevduat ağırlığının Türk Lirası mevduat ağırlığına doğru kaydını bildirdi. Bakan Şener, konuşmasında bağımsız düzenleyici kurullarla ilgili olarak pekçok düzensizlik bulunduğunu, bunlarla ilgili bir çerçeve kanununa ihtiyaç olduğunu ve bu konuda hazırlıklarının sürdüğünü söyledi.

Babacan: İyimser havayı rehavete dönüştürmeyiz

Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'de her alanda olumlu ve iyimser bir hava esmekte olduğunu vurgularken, "ancak bu iyimserliğin ya da olumlu gidişin, rehavete dönüşmesine izin vermeyeceğimizi bilmenizi isterim'' dedi. Borç stoğunun azalmasının "kilit faktör'' olduğunu dile getiren Babacan, bunun azalmasıyla kamunun mali fonları emmesinin sona ereceğini, kaynakların özel sektöre yönlendirileceğini vurguladı. Babacan, hedeflerinin ekonominin ihtiyaç duyduğu uzun vadeli fonları temin eden, mali derinliliği olan bir mali sistem oluşturmak olduğunu belirtti.

İlk kez üç Bakan borsada

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası kurulduğu 1985 yılından bu yana ilk defa üç Ekonomi Bakanı'nı birlikte ağırladı. Dünya Bankası'nın "Banka Dışı Mali Kurumlar ve Sermaye Piyasası Raporu: Türkiye" raporunun açıklanması toplantısına katılan Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtan birlikte katılarak birer konuşma yaptılar.

Bakan Unakıtan keyiflendirdi

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın dinleyicileri keyiflendiren ve ilginç örneklerle yaptığı konuşmasından bazı örnekler;

  • Ver devlete borcu yan gel yat düzeni olmasın.

  • Piyasalar sığ, havuzdaki suyu çalkalayıp duruyoruz. Oysa yeni su ilave etmek lazım.

  • Dışarıda Türkiye'yi değil İstanbul'u tanıyorlar.

  • Borsa borsa olalı 3 bakanı yanyana görmedi.

  • Tiko nerede ona bakacağız.

  • Adam 3 şirket kurduktan sonra ne yapacağını düşünüyor.

  • Oğlum para yoksa birbirimize böyle bakarız.

  • Bankacılar reel sektörün kapısına gidecek.

  • Uyanık olun, yüksek faizle borçlanmayın

    Türkler çok zengin

    Banka Dışı Mali Kurumlar ve Sermaye Piyasası Raporu: Türkiye başlıklı raporun içeriğini raporun hazırlanmasına katkıda bulunan Dünya Bankası Türkiye Mali Sektör Program Sorumlusu Lalit Raina açıkladı. Banka dışı mali kurumların ekonomiler için önemine değinen ve tasarrufların seferber edilmesi gerektiğini belirten Raina, "Türkiye'de yaşayanlar ya da dışarıda yaşayan Türkler çok zengin. Para, altın, gayrimenkul ve tahvile gidiyor. Burada çok para var. İç doğrudan yatırım elde etmeliyiz. İnsanları kendi ülkelerinde yatırım yapmak için eğitim yolunda kışkırtmak gerekiyor" dedi.

    Türkiye'de sigorta oran ve yoğunluğunun çok az olduğunu dile getiren Raina, sektörde 62 şirket bulunduğunu ve aşırı bir rekabet yaşandığını da söyledi. Raina, "Tutsak acenta sistemi var. Acentalar şirketler adına prim topluyor ve çoğu zaman şirkete vermeden belli bir süre faiz geliri elde ediyorlar. Şirketler kâr edemiyor ama acentalar kâr ediyor. Sektördeki bu düzensizliğin giderilmesi lazım" şeklinde konuştu.

    KOBİ borsaları kurulmalı

    Raporu hazırlayanlardan Dünya Bankası Türk Mali Sektör Başuzmanı Marie R. Bakker de Türkiye'de 1000-1500 büyük şirket olmasına karşın, bunlardan sadece 310'unun Borsa'da işlem gördüğünü belirtti. KOBİ'lerin de hisse senedi piyasasından faydalanması gerektiğini savunan Bakker, Kore'de küçük şirket piyasasının kurulduğunu ve çok başarılı olduğunu anlattı.

    Dünya Bankası'nın Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Başkan Yardımcılığı görevini Ağustos ayında üstlenecek olan Shigeo Katsu da, hem hükümet, hem de özel sektörün, mali sistemi çeşitlendirme yönünde çalışma yapması için uygun bir dönemde bulunulduğunu bildirdi. Katsu, ekonomilerde derinlik olmasının şart olduğunu belirterek, bunun büyüme için de bir koşul olduğunu, ayrıca, mali krizlerin genellikle sığ ekonomilerde meydana geldiğinin görüldüğünü söyledi.


  •  
    Maliye ile Hazine arasında vergi krizi
    Maliye Bakanlığı bazı vergi indirimleri yapmaya hazırlanırken, Hazine Müsteşarlığı, vergi indiriminin ekonomik canlanmaya olumlu etki yapmayacağını öne sürdü.
    Canlanma ithalatı azdırdı
    Mart'ta, ithalat yüzde 44.8, ihracat yüzde 27.3 arttı. Ekonomideki güven ortamına bağlı olarak iç talepte başlayan canlanma ithalatı da artırırken, buna bağlı olarak dış ticaret açığı yüzde 98.7 yükseldi.
    Krueger: 40 milyar dolarınız gitti
    Derviş: Türkiye artık krizi yendi
    Sanayi üretimi yüzde 7.5 arttı
    Sanayi üretimi bu yılın Mart ayında yüzde 5.6, yılın üç ayında ise yüzde 7.5 oranında arttı. DİE'den yapılan açıklamaya göre, bu yılın Mart ayında, geçen yılın aynı ayına kıyasla imalat sanayii üretiminde yüzde 5.8, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 11.4 artış kaydedilirken, madencilik sektöründe yüzde 13.8 oranında bir azalma görüldü. Sanayi üretiminde bu yılın 3 ayında ise geçen yılın aynı döneminde göre yüzde 7.5 oranında artış oldu. Bu yılın Ocak-Şubat-Mart döneminde üretimdeki artış, imalat sanayii sektöründe yüzde 8.7, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 8.1 olurken, madencilik sektöründe üretim yüzde 15.5 oranında azaldı.
    Dolar Merkez'i DİNLEMİYOR
    Uzun süredir düşüş eğiliminde olan döviz fiyatları, Merkez Bankası'nın dolar alım ihalelerine karşın hız kesmiyor. Merkez Bankası kurlarına göre dolar 1.518.971 lira oldu. Ekonomideki olumlu gelişmeler, yatırımcıların döviz satıp Türk Lirası yatırımlara geçmesi, talep yönündeki düşüş kurların aşağı gidişini hızlandırıyor. Serbest piyasada dolar 1.518.000 lira, Euro 1.735.000 liradan günü kapattı. Merkez Bankası dolar kapanış kurunu alış 1.511.680 lira, satış 1.518.971 lira olarak açıkladı. Borsa günü ise yüzde 1.01 oranında değer artışıyla 10 bin 784 puandan tamamladı.
    Vakıfbank'ta zam oranı yüzde 25
    Türk-İş'e bağlı Banka ve Sigorta İşçileri Sendikası ile Vakıfbank T.A.O işvereni arasında 7 bin 500 işçi adına yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşma sağlandı. Buna göre, ortalama çıplak brüt 1 milyar 250 milyon lira olan işçi ücretlerine birinci altı ay yüzde 14, ikinci altı ay yüzde 11, üçüncü ve dördüncü altı aylar için ise gerçekleşen enflasyon oranında zam yapılacak. İşçilere yılda 4 maaş tutarında ikramiye ödenecek; tazminatlar da yüzde 20 artırılacak.
    9 Mayıs 2003
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED