AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
HÖST !..

Wolfowitz ve Grossman'ın saçmalamaları bir kez daha gösterdi ki bu heriflerden dost olmaz.

Ayıdan dost olur, bunlardan olmaz.

Hesapta, ABD ile müttefik konumundayız. İşin aslı şu şekilde: Biz ABD'nin müttefikiyiz ama ABD bizim müttefikimiz değil.

Bir başka türlü ifade etmeye çalışalım: Müttefikiz ama ittifak halinde değiliz.

En yalın haliyle; anlaşamıyoruz.

Baksanıza neler söylüyor adamlar!

Irak konusunda hata yapmışız, Amerika'nın yanında olmamız gerekirmiş...

Türkiye özür dilemeliymiş!..

Höst!

*

ABD'nin bu küstah efendileri, kendileriyle ilgili çıkan yazıların tercümelerini istiyorlarsa, doğrusu bu "höst"ü İngilizce'ye çevirmekte zorlanacaktır görevliler.

"The höst" desen olmaz. The Marmara değil ki bu.

Yardımcı olalım o halde.

Normal dışına çıkan, yapması gerekenden farklı davranan, çizgiyi aşan öküzlere bu şekilde uyarı yapılır.

Aykırı giden öküz, bu sözü duyunca derhal kendine gelir.

Çünkü gelmezse, hemen akabinde kıçına üvendirenin dürtüleceğini iyi bilir.

AYNALI BARİKATLAR

Amerika ne istiyor? Gecenin dünyadaki tüm şehirlere aynı anda gelmesini mi, zifiri boşluğu en ince ayrıntısına kadar tasvir etmeyi mi, eceli sollamayı mı?! 11 Eylül 2001 Salı günü Amerika'nın dehşete düşmesinin sebebi, iktisadi maçoluğun tapınağının yerle bir olması değildi; Amerikalıları kıskançlık krizine sürükleyen basit soru şuydu: "Nasıl oldu da bunu önce biz akıl edemedik?"

Dünya şakalarla dolu bir yer: Şölene katılıyorsunuz ve bir de bakıyorsunuz ki yemek listesinde adınız yazılı! Sizi uyandırmak üzere başucunuza gelen kişi kesin bir sonuç elde etmek için kılıcını çekiyor! Rüyanızda hep batıya doğru giderseniz, uyandığınızda (ölü ya da diri) kendinizi yatağınızda bulursunuz. Uykusuzluk çekiyorsanız, rüya görüp görmediğinizden emin olmaya bakınız. Paniğe mahal yok; iki ayağı bir pabuçta olmak görgü noksanlığına işarettir.

* * *

Bu satırlar, Murat Menteş'in matbaadan biraz önce çıkan "Aynalı Barikatlar" adlı kitabının arka sayfasından aktarıldı. Daha dumanı üstünde. Daha mürekkebi tam kurumamış.

Üslubuna hayran olduğum, ufuk açıcı yazılarından daima birşeyler öğrendiğim sevgili Murat Menteş'i bu kitabından dolayı gönülden tebrik etmek istiyorum. Henüz çok az bir kısmını okudum; içindekiler, önsöz ve birkaç satır daha. Bu kadarıyla ciddi bir eserle karşı karşıya olduğumu anladığımı söyleyebilirim. Şayet peşin hükümlü olduğum iddia edilirse, bunu da kabul ederim.

NE OLACAK BU DOLARIN HALİ?

Şu günlerde izinde olan bir arkadaşımız, iki nefes alıp çay içmek için uğradığı kahvehanede, yan masadaki konuşmalara kulak misafiri olmuş.

Doların düşmesi üzerine ekonomik değerlendirmeler yapmaktaymış kahve milletinin insanları.

İhracat yapanların zarar ettiğinden söz edildiği ve doların tekrar yükselmesi için birşeyler yapılması gerektiği sırada garson sohbete müdahil olmuş:

- Sezer'e haber gönderelim de bir kitapçık daha fırlatsın.

SÖZ

"Gelişmekte olan ülkelerin en büyük rüyası gelişmektir." diyor Murat Kayacan. Günün anlam ve önemine binaen biz de birşey söyleyelim... Güçlüden dost, güçsüzden düşman olmaz.

POLİS İMDAT

Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü Feyzullah Arslan, 155'e gelen telefonların bazılarını, bir kitapta toplamış.

Adam karısından şikayetçi: "Bana yemek pişirmiyor!"

Kadın, kocasının ihanetinden şüpheli: "Nasıl intikam alabilirim?"

Şarhoş, meyhane kapısından telefon ediyor: "Çok içtim, şoför gönderin!"

Delikanlı, futbol hastası: "Abi maç kaç kaç bitti?"

Kadın, kuçağında çocuğu, 155'i arıyor: "Amcası, oğlum konuşmayı yeni öğreniyor, ona bir alo der misin?"

Kadın, özgürlüğüne kilit vuran kocasından şikayetçi: "Kapıyı kilitledi gitti, kurtarın!"


9 Mayıs 2003
Cuma
 
MEHMET ŞEKER


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED