Şâir Hüsrev Hâtemi. Profesör, doktor, tıp doktoru. Ötedenberi tabiblerin, edebiyâta ve şiire düşkünlüğü mâlumdur. Halil İbrahim Bahar, Abdullah Hacıtâhiroğlu'ndan tutunuz da daha eskilere Ayhan Songar, Haluk Nur Bakî, Recep Doksat, Saib Atademir, Kâzım İsmâil Gürkan, Sadi Irmak, Fahrettin Kerim, Mazhar Osman Uzman, Akil Muhtar Özden, Dr. Reşit Galip, Cenâb Şahabeddin, Rıza Nur ve Abdullah Cevdet'e kadar pekçok hekim; fikir, siyaset ve edebiyat vâdilerinde boy göstermiş, kendilerinden bahsettirmişlerdir.

İşte Hüsrev Hâtemî de, günümüz edebiyatçıları arasında isim yapmış tıp doktorlarından birisidir. Son on yıl içinde yazdığı şiirleri "Şiirler" başlığı altında yayınlamış bulunmaktadır. 80 sayfaya dökülmüş bulunan bu nazım parçalarını okurken, hemen söyleyelim ki, ilgimiz ve merakımız hiç eksilmedi. Doktorun kalbi ve idrâkiyle bizim kalbimiz ve idrâkimiz arasındaki bağ hiç kopmadı.. Mısraların gönlümüzde uyandırdığı kederler, hüzünler, sevinç ve heyecanlar, hiç şüphe yoktur ki, şâirin rûhundan doğarak bu mısralara akseden duygu ve düşüncelerden ibarettir.

İşte, Hüsrev Hâtemî, hayâtın üzüntülerini, mahrûmiyetlerini, sıkıntı ve hasretlerini, güzelliklerini, ölümü, aşkı; âlâyişsiz ve fakat çok içten, ciddî ve güçlü bir ifade ile dile getiriyor. Siz de onunla berâber, ayni duyguları, ayni özlemleri, ayni pişmanlıkları, ayni melâli yaşıyorsunuz.

"Üslûbu beyân ayniyle insandır" demişler. Ne kadar doğru! Beyitleri, bölükleri okudukça, doktorun konuştuğunu farkediyorsunuz.

Tekellümündeki sâkin, yavaş, vakûr ve ciddî ifade, şiirlerinde aynen tekrar ediyor. Dilinde bir pürüz yok. Mısralar, mânâ ve dilbilgisi bakımından sağlam cümlelerden yapılmış. Sağlam derken, sözlerin, titreyen, ince, uçucu duygulardan uzakta kalmış bulunduğunu söylemek istemiyoruz. Bilâkis; şiirler, hassas bir rûhun, ölüm ve fânilikle beraber, insanın, dünyânın ve aşkın vefasızlığı karşısındaki hislerini aksettirmektedir.

Dergah Yayınları/ Telefon: 0 212 516 12 62