T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

P O L İ T İ K A

ANAP GENEL BAŞKAN ADAYI VEHBİ DİNÇERLER
Yılmaz'la olmaz

Sorun son 10 yıl içinde ortaya çıktı ve bizim eleştirdiğimiz dönem bu dönemdir. Sorun, Sayın Yılmaz'ın ANAP'ın kuruluşunda kurucu felsefeyi tam olarak kavrayamamış olmasıdır.

Vehbi Dinçerler, ANAP'ın kurucu üyesi ve ANAP hükümetlerinde Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Devlet Bakanlığı görevlerinde bulunmuş bir isim. 17, 18 ve 19. dönemde milletvekili seçilen Dinçerler, son iki dönemde Meclis dışında kaldı. ANAP içinde hâlâ ciddi ağırlığı olan Vehbi Dinçerler, Mesut Yılmaz başkanlığındaki parti yönetimine özellikle 28 Şubat süreci ve 18 Nisan seçimlerinde ciddi eleştiriler yöneltti. Dinçerler, 4-5 Ağustos tarihlerinde yapılacak 7. Olağan Kongre öncesi bir çıkış yaparak 'genel başkan adayı' olduğunu açıkladı. ANAP içindeki ektin isimlere aday olmaları çağrısında bulunan Dinçerler, Yeni Şafak'ın sorularını cevapladı.

ANAP kurucuları arasındasınız. Özellikle 1993 yılından sonra ANAP yönetimine karşı sert eleştirilen getirdiniz. Ancak buna karşın 1996, 1998 kongrelerinde aday olmayı düşünmediniz. Neden şimdi aday oldunuz?

Bu suali sanki 1983 senesinde 'ANAP'ı niçin kuruyorsunuz?' diye sorulan soruyla eşdeğer tutuyorum. İşte o sorunun cevabı, bu kongrenin önemini ortaya koyacak ve benim adaylığımın gerekçelerini açıklayacak. ANAP niçin varoldu? 1980 senesinde askeri müadahale oldu. 1980 senesinden önce Türkiye'de siyasi kriz, ekonomik kriz, yokluk, fukaralık, belirsizlik vardı ve zaten ihtilal bundan sonra oldu. Rahmetli Turgut Bey, 1980 öncesi dönemlerde Başbakanlık Müsteşarı, Devlet Planlama Müsteşarı olarak görev yaptı. Sonra Bülent Ulusu Hükümeti'nde ekonominin başına geçti. Turgut Bey, özellikle ekonomi alanında yaşanan sıkıntılar sonucunda istifa etti. Ve bizleri yanına çağırıp 'Parti kuruyorum' dedi. Biz şaşırmıştık, bir askeri idare vardı. 'Niçin parti kuruyorsun?' dedik. Dedi ki "Benim bu memlekete borcum var, bunu ödemek istiyorum" dedi ve gereğini yaptı.

ANAP'ın eski misyonu

Şimdi günümüze gelirsek.. Bugün ekonomik kriz var mı? Fazlasıyla var. Borçlarımız 18 milyar dolardan 180 milyar dolara çıkmış. Türkiye'de hükümet fiilen var ama sözü geçmiyor. ANAP hükümette ancak misyon açısından hiç birşey ortaya koyamıyor. Koalisyon hükümeti kavramına kendisini mahkum etmiş. ANAP eğer misyonunu elde edemeyecekse niçin var? Eğer üç beş kişi bakan, üç beş kişi genel müdür olsun veya üç beş kişi şurayı tutsun mantığıyla yapıyorsa bu olmaz. Bize göre bunlar yanlış şeylerdir. Bu yanlışları ortaya koymak ve ANAP'ın tekrar eski misyonuna kavuşması, Özal sonrası yitirilen ANAP misyonunu tekrar tesis etmek için ve ayrıca bu partinin kurucusu olarak vebalden kurtulmak için aday oldum.

Sizce Mesut Yılmaz, ANAP misyonunu neden uygulamadı. Eksiklik nedir?

Buradaki sorun son 10 yıl içinde ortaya çıktı ve bizim eleştirdiğimiz dönem bu dönemdir. Sorun, Sayın Yılmaz'ın ANAP'ın kuruluşunda kurucu felsefeyi tam olarak kavrayamamış olmasıdır. Evet Mesut Bey de kurucu bir üyemizdir. Ancak kendisi ANAP'ın kuruluş felesefesine diğer arkadaşlar kadar katkıda bulunmamıştır, bunu iddia ile söylüyorum. Sadece kurucu olmuştur ve ANAP'ın kurucu üslubunu tam olarak kavrayamamıştır.

Sayın Yılmaz, partinin oyunun yüzde 6'larda olduğunu söyledi? Kendisini bu konuda hiç uyardığınız oldu mu ?

Elbette, ben katıldığım bütün toplantılarda ve MKYK'da söyleyeceklerimi söyledim. Sayın Yılmaz, özellikle büyük bir mağlubiyet ile çıktığı 1999 seçimlerinden sonra kendisini değiştirmememiştir. Neden değiştirmemiş? Şimdi bakın ANAP'ın kuruluş felsefelerinden birisi halka hizmet etmektir. Sadece hükümet olmak değil. Mesut Bey, bu iki cümleyi birbirinden ayırdı, hükümet etmeyi başa koydu, adeta 'Hükümet edelim de halka hizmet edilmese de olur' dedi. Hükümet olmak amaç değildir. Son on yıla baktığımızda ANAP, hangi şekil hükümet olursa olsun katılmıştır. Hükümet olmak için hükümet olanlar kaybederler. Türkiye'deki güç merkezleri ile yürütülen rekabetin bir göstergesidir hükümet olmak. Bu yetmez.

Peki ANAP'ın hükümet olma isteği neden?

Bana göre bunun iki sebebi var. Birincisi parti teşkilatında bulunan bazı insanlar, güç gösterisi yapabilmek, nüfuzunun geçerliliğini koruyabilmek için yönetime baskı uyguladı. Ancak asıl mesele parti dışı dinamiklerin ANAP yöneticilerini hükümetin içinde görmek istemeleridir. Parti dışı dinamikler güçlü sermayedir, güçlü dış mihraklardır, güçlü medyadır ve birtakım egemen güç odaklarıdır. Bürokrasidir, yargının içindeki insanlardır, bir- takım yerlerin, yörelerin etkili kişileridir. Anlaşılan o ki ANAP yönetimi de bu kişiler ile pazarlığa oturmuştur.

Bu sözleriniz ilginç olayları akla getirdi. Mesela, Türkiye bir Türkbank olayı yaşadı ve Sayın Yılmaz'ın hükümeti gensoru ile düştü. Daha sonra Beyaz Enerji ve Mavi Akım... ANAP eşittir yolsuzluk kanısı var...

Bu son cümlenize bir kere itiraz ederim. Çünkü hükmü şahsiyet suç işlemez. Hükmü şahsiyet bir gönül birliğidir, inanç birliğidir. ANAP yolsuzluk yaptı diye kimse bir şey söyleyemez. ANAP'ın görev verdiği birtakım insanlar yolsuzluk yapmış olabilir. Devlet için de böyledir. Devlet cinayet işlemez, devlet yolsuzluk yapmaz. Ben ANAP felsefesine inanmış bir kişi olarak yargıya intikal etmiş konularda herhangi bir yorum yapmam. Ancak burada Türkbank olayı ile ilgili birkaç şey söylemek isterim. Türkbank olayı sonrası Sayın Yılmaz'ın başında bulunduğu hükümet siyasi tarihte gensoru ile düşürülen ilk hükümet oldu. Bu ANAP'a ciddi zararlar vermiştir. Ben şimdi şunu sorarım, 'Niçin gensoru ile muhatap olacak işlerle uğraşıyorsun?

Sayın Yılmaz da 28 Şubat sürecinde iki farklı tavır sergilemekle suçlandı. Bu dönemde hiç müdahaleniz olmadı mı?

Olmaz olur mu? 28 Şubat'ın hemen sonrasıydı. Biz İstanbul'da bir toplantı yaptık. Bu toplantılarda ben, Vahit Erdem ve İlhan Kesici sürece ilişkin ciddi uyarılarda bulunduk. O toplantıda, yaklaşmakta olan bu sürecin içine girilmemesi gerektiğini, ilan edilen bu maddelerin hangi hükümet başta olursa olsun mutlaka uygulanacağını ve bu maddelerin adeta Milli Güvenlik Siyaset Belgesi gibi algılandığını söyledik. O zamanki yönetim şimdi olduğu gibi hükümet etmeyi temel amaç saydığı için, Mesut Bey Başbakan oldu. Nitekim o dönemde ANAP, 83'lerin Horoz partisi imajına götürüldü. ANAP artık devlet partisi, devletçi parti olarak algılanmaya başladı. Sayın Yılmaz zaten bunu itiraf etti. Bundan sonra ANAP daha çok oy kaybetti.

Ayrılmak için Köşk şart mı?

Mesut Yılmaz stratejik bir çekilme uygulamalı dediniz. Bunu biraz açar mısınız ?

Bu sorunuzu ilginç bir soru ile cevap vermek istiyorum. Bir genel başkanın görevden ayrılması için illa cumhurbaşkanı mı olması lazım? Biz son on yıldır girdiğimiz bütün seçimleri kaybettik. Şimdi birşey sürekli kaybediliyorsa burada bir hastalık var demektir, kronik bir rahatsızlık var demektir. ANAP'lılar bilmelidirler ki bu kongre kurtuluşumuz ve yeniden hayat kazanmamız için son fırsattır. Şu andaki yönetim 'Kimse beni değiştiremez' diyor. Yani statükoyu muhafaza edeceğim diyor. Daha ileri gidiyor; 'Benden iyisi yok' diyor. Oysa potansiyel gücü olan ne cevherler var ANAP'ta. Onun için hiç kimseyi 'bana mahkumsunuz' diyemezsiniz. Yani biz ANAP olarak biat rejimi içinde miyiz ki eski devlet sistemlerinde olduğu gibi hükümdarlar Allah'ın yeryüzündeki gölgesi onlar da hata yapmazlar, hikmetlerinden sual olunmaz ve kimin geleceğine onlar karar verirler. Eğer ANAP buysa, bu ANAP'a halk oy vermez. 1991'den sonra oy alan bütün partiler ANAP'ın hatalarından dolayı oy almışlardır. 10 yıllık zaman bunu 10 defa isbat etmiştir. Eğer mevcut ANAP yönetimi, değişmeyeceğini seçimden önce değil, kongreden önce ilan etmezse korkarım ANAP, ilk seçimde Meclis dışında kalacaktır.

Lütfullah Kayalar aday, siz adaysınız. Bu arada bazı isimlere de 'aday olun' çağrısında bulundunuz. Neden?

Türkiye'de bir kurumun başında olan insanlar kendilerine kale örüyorlar. Kimisi kalesini zayıf örüyor, kimisi de sağlam örüyor ve kendisi kalenin içinde korunuyor. Korunayım derken aslında kendisini kalenin içine hapsediyor. Şimdi eğer bu parti ise o parti gücünü kaybediyor, partiler arasında rekabet edemiyor. Bu kalenin yıkılmasına ve yeniden yapılmasına ama demokratik bir tarzda yapılmasına ihtiyaç vardır. Çağrıda bulunduğum isimlerden Yıldırım Akbulut başbakanlık yapmış bir isimdir, Eyüp Aşık bakanlık yapmış devleti tanıyan bir arkadaşımızdır, Işın Çelebi, Murat Başesgioğlu Oltan Sungurlu ve Hüsnü Doğan Beyler de diğer arkadaşlarımız gibi bu partiye emek vermiş insanlar. Bu insaları bu kötü günde göreve çağırıyorum.

Çok şükür sponsorum yok

Günde kaç saat çalışıyorsunuz ?

Güneşin doğması ile birlikte ayaktayım, gece de 24:00'den önce yatmayı tercih ederim. Günlük siyaset ile ilgilenirim, dostlarla görüşürüz. Ticari bir işim yok. Ayrıca söylemek gerekirse çok şükür 'sponsorum' da yok. Cenab-ı Hakk sponsorlu siyaset yapmadan beni esirgedi, buna şükrediyorum.

Ekibiniz var mı?

Belirli bir ekibim yok. Delegelerle konuşuyorum, kendilerine birer mektup yazdım. Kimsenin icazeti ile yola çıkmadım. Kongrede açıklayacağım birtakım şeyler var.

Merkez sağda yığılma oldu

Yeni oluşumları nasıl değerlendiriyorsunuz?

ANAP'ın kurulduğu dönemdeki şartlar olağan dışı şartlardı. O şartlar içinde ANAP'ın dört eğilimi birleştirerek yola çıkması bir mucizeydi. Bugünkü şartlarda, yeni oluşumların hangi cenahta olursa olsun Özalvari kurulsa dahi 83'deki ANAP'ın başarısını yakalayacağı kanaatinde değilim. Bana göre merkezde iki parti kurulabilir. Birisi FP'nin kapanması sonrası oluşacak bir parti, diğeri de Sayın Kemal Derviş'in siyasete atılması sonucu veya bunun dışında yeni oluşum ile uğraşan kişiler kurabilir. ANAP ve DYP'nin yanısıra MHP de merkezde olduğunu söyledi. DSP de merkezde bir partiyi oynuyor. Merkezin oyu yüzde 70'dir. Bunu dikkate alırsak merkezde bir yığılma olduğunu ve bu yığılmanın oya yansıması durumunda sağlıklı bir sonucun çıkmayacağını görürüz.




8 Temmuz 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED