T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Erdemli şehir erdemli insanla kurulur

Farabi'ye göre, en mükemmel yönetime küçük ölçekli yerleşim birimlerinden önce şehirlerde ulaşılır. Şehir hem ülkelerin, hem de dünyanın en güçlü ve en belirleyici yerleşim birimidir. Erdemli şehir düşünce, girişim ve seçme özgürlüğüne sahip erdemli insanın yardımlaşma dayanışmalarıyla kurulabilir. Yönetenlerle birlikte yönetilenlerin daha güzelini, daha iyisini ve daha doğrusunu bulmak için, yarıştığı şehir, erdemli mükemmel toplumdur.

Farabi'nin "Erdemli Şehir" isimli kitabında anlattığı gibi: "Erdemli, mükemmel şehir bütün organları canlı varlığın hayatını tam kılmak ve onu bu durumda tutmak için birbirleriyle yardımlaşan tam ve sağlıklı bir bedene benzer." Sezai Karakoç da çağdaş bir "Erdemli Şehir" ya da "Erdemli Yönetim" projesi olan "Diriliş Neslinin Amentüsü" isimli kitabıyla erdemli devlete eleştiri boyutunu ekler.

Karakoç, inandığı devletin her şeyden önce bir ülkü, bir ideal devleti olduğunu vurgulayarak "Devlet hayatında samimi eleştiri şarttır. Eleştirisiz devlet, kısa zamanda çöker" uyarısında bulunur. Erdemli yönetim yalnızca güvenliği sağlayan bir bekçi devlet olmadığı gibi, bir soy ya da kesimin egemenliğine dayanan bir ırkçı devlet de değildir. Bu devletin ana karakteri politik, ekonomik ve kültürel alanda mükemmeli arayan bir yarışma seçme ve seçilme maratonu olmasıdır.

Erdem devleti, erdemli yöneticilerle birlikte, erdemli yönetilenler ister. Ana ölçüsü erdem olan bir devlete erdemli insanlarla ulaşılır. Erdemli insanların olmadığı bir toplumda, erdemli yönetim, erdemli şehir, erdemli ülke ve erdemli dünya olmaz. Son iki yüzyılda söylenenler, bugüne ışık tutmuyor. Başta kültür ve ekonomi olmak üzere her alana farklı bir gözle bakmak gerekiyor. Eski paradigma çöktü. Yeni paradigmaya ihtiyaç var.

Ekonomik, siyasal ve kültürel kaynakları harekete geçirerek en mükemmeli yakalamada erdemli insandan başka etkili güç ve kaynak yoktur. Ekonomik, siyasal ve kültürel seçim mekanizmalarının pozitif seçme gücü, erdemli insanla hız ve yoğunluk kazanacaktır. Erdemli insanın ağırlık ve güç kazanmadığı her alanda, pozitif değil, negatif seçim mekanizmaları çalışır. Toplumun olumlu düşünen, vizyon sahibi kesimleri değil, olumsuz, dar görüşlü kesimleri yönetimde güç ve ağırlık kazanır.

Türkiye'nin ana sorunu, erdemli insana dayanarak, negatif seçme mekanizmalarını, pozitif seçme mekanizmalarına dönüştürmektir. Çünkü hem nitelik, hem de nicelik bakımından ürün, hizmet ve bilgi üretme kapasitesini büyütecek güç, mükemmellikte yarışan erdemli insandır. Mükemmellikte yarışan erdemli insan olmadan, hiçbir alanda gelişme sağlamak mümkün değildir. Çünkü seçme ve yarışmanın olmadığı yerde değişme ve gelişme olmaz.

Bütün dünyada orduların vurucu yeteneği, ülkelerin toprak büyüklüğü ve sermayenin çokluğu başarı ve güç kaynağı olmaktan çıktı. Bilim ve teknoloji de erdemli insanın yalnızca gözle görülen başarılarıdır. Erdemli insanın gerçek gücü, ürettiği ürünlerden önce, yeni şeyler söyleme ve tabiatın sırlarını kavrama yeteneğinde gizlidir.

Değerlendirilecek kaynaklar, yeraltında değil erdemli insanın gönlündedir.


1 Aralık 2002
Pazar
 
NAZİF GÜRDOĞAN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED