Sağlık Bakanlığı, hizmet standardının sağlanması için hazırladığı "Özel Hastaneler Yönetmeliği"yle özel hastanelere son şeklini verirken, bekledikleri yönetmeliğin çıkmasına sevinen özel hastane sahipleri ve başhekimleri hastanelerin yatak kapasitesine göre üç sınıfa ayrılmasına tepki gösterdiler. Yönetmelik çerçevesinde özel hastanelerin yatak kapasitelerine göre sınıflara ayrılmasının aynı zamanda burada çalışan hekimleri de farkına varmadan sınıflandırdığını söyleyen özel hastane sahipleri ve başhekimleri yeni yönetmeliğin yeni tartışmalar başlatacağına dikkat çektiler.

Hekimleri sınıflandırıyor

Bilge Hastaneleri sahibi ve Başhekimi Cengiz Tokgöz, yönetmeliğin geç kalmış bir yönetmelik olduğunu söylerek böyle bir yönetmeliği yürekten destekledilerini ifade etti. Ancak yönetmeliğin içeriğinde bazı eksiklikler olduğunu belirten Dr. Cengiz Tokgöz, hastanelerin birinci, ikinci ve üçüncü kalite hastaneler olarak ayrılmasının hastanede görev yapan sağık personeli açısından hoş bir ayrım olmadığını dile getirdi. Dr. Tokgöz, "Birinci sınıf hastanede çalışan hekim ve diğer sağlık personeline de bu yönetmelik çerçevesinde en iyi hekim veya sağlık personeli gözüyle bakılıcaktır. Böyle bir ayrım bu yüzden doğru değil. Hekimler dolaylı olarak bir ayrıma tâbi tutulmuş oluyorlar" dedi.

Hastanenin fiziki konumu kadar çalıştırdığı doktorların bilgi birikimi ve tecrübesini de yönetmelikte ele almak gerektiğini söyleyen Dr. Tokgöz, "Yönetmelik hastanelerin sahip olacağı araç ve gereçle ilgilendiği kadar biraz da çalıştırılan personelle ilgili düzenlemelerle ilgilenseydi, daha iyi bir yönetmelik ortaya çıkardı. Şimdilik iyi ama eksik bir yönetmelik" diye konuştu.

Özel Marmara Hastanesi Tıbbî Direktörü ve Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinan Arsan ise yönetmenlikle ilgili şu açıklamayı yaptı: "Biz hastane olarak böyle bir yönetmeliğin çıkmasını uzun süredir bekliyorduk. Burada hastaneleri sadece A, B ve C diye sınıflara ayrılarak değerlendirmek yerine, otelcilik ve tıbbî hizmetlerin ayrı ayrı kategorize edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İkinci bir nokta da serbest rekabet koşulları içinde devlet, SSK, üniversite ve diğer kamu hastanelerinin de bu çeşit bir klasmana tâbi tutulması gerektiği görüşündeyiz." Avcılar Özel Hospital Başhekimi Savaş Vural ise, beklenen bu yönetmeliğin hastanelerde istenen standartı yakalamak için atılmış güzel bir adım olduğunu belirterek, bu açıdan yönetmeliğin önemli olduğunu söyledi. Ancak hastanelerin sınıflara göre ayrılmasının hastanelere zarar vereceğini söyleyen Vural, "Bizim de beklediğimz gibi hastanelere bu yönetmelikle bir standart getirilmiştir. Ancak hastanelerin sınıflara göre ayrılması hoş değil. Bugün Türkiye'de 5 veya 6 özel hastane A sınıfına girecek, diğer hastaneler ise ikinci sınıf özel hastaneler olarak hastalar gözünde algılanacaktır. Bu da özel hastanelere zarar getirir" dedi.

Bu sınıflamanın aynı zamanda birinci sınıfta çalışanla diğer sınıflarda çalışan hekimler arasında da bir ayrıcalık ortaya koyacağını belirten Vural, "Hastalar birinci sınıf hastanede daha iyi hizmet veriliyor diye bu kuruluşlara gitmek isteyecektir. Bu yüzden hastanın gözünde özel hastanelerin konumu değişecek, bu da yeni tartışmaları ortaya koyacaktır" diye konuştu. Vural, getirilen standartın sınıf oluşturmak için değil, hastanelere ruhsat verme açısından değerlendirilmesinin daha doğru olacağını söyledi.

DENETLEYİN AMA DESTEK OLUN

Özel Okmeydanı Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ercan Kesal, Sağlık Bakanlığı'nın özel hastanelerde hizmet standartının sağlanması için hazırladığı "Özel Hastane Yönetmeliği'' hakkında yaptığı değerlendirmede "Denetlemeye evet, ama ekonomik destek de istiyoruz" dedi. Özel hastanelerin Sağlık Bakanlığı tarafından desteklenmesine de 'evet' diyen fakat ekonomik anlamda destek de beklediklerini söyleyen Dr. Kesal, "Var olan özel hastanelerin ayakta kalabilmeleri için de kamunun mutlaka özel hastanelerden sağlık hizmeti satın alabilmeleri gerekir. Biz, Özel Okmeydanı Hastanesi olarak SSK, Emekli Sandığı gibi kamu güvencesi taşıyan herkese sağlık hizmeti verebilmeliyiz. Hastanelerin atıl kapasiteleri ancak bu şekilde değerlendirilebilinir" dedi.