|
|
'Sağlığımı Allah'a bırakın!' Başbakan Ecevit, son günlerde sağlığı ile ilgili yapılan haberlere tepki göstererek, "Bunu Allah'a bıraksalar daha iyi olur" dedi.
DSP Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevit, son günlerde gazetelerde çıkan sağlığı ile ilgili haberlere tepki gösterdi. Ecevit, bazı çevrelerin kendisini ölümün eşiğinde göstermekten özel bir zevk aldıklarını belirterek, "Bunu Allah'a bıraksalar daha iyi olur. Hakkımda bu yalanları çıkartanlara da sağlık ve esenlik diliyorum" diye konuştu. Tedavisini yaptığı ifade edilen Prof. Dr. Turgut Zileli'nin de sabah kendisini arayarak yazılanları yalanladığını kaydeden Ecevit, şunları söyledi: "Güya solunum yetmezliği ile karşı karşıyaymışım, Başkent Hastanesi ve Başbakanlık odam alarmdaymış. İlk müdahalenin yapılacağı ambulans hazır durumdaymış. Bazı kesimler yıllardan beri beni ölümün eşiğinde göstermekten zevk alıyor. Bunu Allah'a bıraksalar daha iyi olur" dedi. İç politikaya saplandık kaldık Son haftalarda kamuoyunun iç siyaset tartışmalarına ve idam konusuna saplanıp kaldığından yakınan Ecevit, Türkiye'nin önemli bir dünya devleti olması nedeniyle dış sorunları gözardı edemeyeceğini, bunların başında da Afganistan sorununun geldiğini ifade etti. Ecevit, "Şimdi Afganistan'la ilgili en önemli görev, müttefiklerimiz tarafından Türkiye'ye öneriliyor. Başta ABD ve İngiltere olmak üzere çoğu NATO ülkeleri Afganistan'ın güvenliğine en büyük katkıyı Türkiye'den bekliyorlar. Biz elbette bunlara hemen yanıt verebilecek durumda değiliz" diye konuştu. Başbakan Ecevit yaptıkları telefon görüşmesinde, İngiltere Başbakanı Tony Blair'in, Haziran ayından başlayarak Türkiye'nin bu görevi üstlenmesini istediklerini ve NATO ülkeleri arasında bu göreve başka talip olmadığını belirttiğini söyledi. Türkiye'nin bu görevi üstlenmesinin ısrarla istendiğini belirten Ecevit, "Eğer bu görevi üstlenmemiz isteniyorsa elbette bazı isteklerimiz, bazı koşullarımız olacaktır. Tony Blair'e istek ve koşullarımızın bir özetini sundum. Blair bunları makul karşıladı. Bush'la derhal görüşeceğini ve onun da bunları makul karşılayacağından emin olduğunu söyledi. Görevi üstlenmemiz için bazı önemli ayrıntıları görüşmemiz gerektiğini belirttim. İngiltere Başbakanı, görevi kabul edersek gerekli maddi kaynağın sağlanacağını, aynı zamanda Türkiye'yi desteklemek için gereken sayıda askerin Afganistan'da tutulacağını belirtti. Ben de şunları sordum: 'Güvenlik sorumluluğunu üstlenirsek bizim başkanlığımızda hangi ülkeler bulunacak? NATO ülkeleri sorumluluğu paylaşacak mı? Uluslararası Güvenlik Yardım Gücü`nün görev süresi ve görev alanı ne olacak? Maddi kaynağın dışında gerekli lojistik ve hava desteği de sağlanacak mı?"
|
|
|