AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

H A Y A T
Adı gibi bahtı sen olsun

Ebeveyn için en önemli görevlerinden biri yeni doğacak çocuğa koyacağı isimdir. Ülkemizde çocuklara isim konulurken hangi isimlerin neden seçildiğini, dünden bugüne devam eden isim koyma geleneğini araştıran Fatih Okumuş iki yıllık çalışmanın sonucunda ortaya 9 bin isimli dev bir sözlük çıkarmış.

  • AYŞE OLGUN
    Doğum öncesi evlerde bir telaştır başlar. Yapılan alışverişler, muayeneler, ultrason ve her gün biraz daha artan heyecan derken söz her seferinde dönüp dolaşarak ailenin yeni üyesine konulacak isme gelir. Eşe dosta rica edilerek hazırlanan isim listeleri uzun uzun incelenir, aile büyüklerinin adları hatırlanır ama "Belki daha güzel, daha değişik bir isim vardır" düşüncesiyle bir türlü karar verilemez. İşte, günümüzde en çok tercih edilen isimleri, anlamlarını merak edenlere ve daha çok seçeneğe ihtiyaç duyanlara Fatih Okumuş iki yıl süren çalışmanın sonucunda 9 bin isimlik bir sözlük hazırladı.

    Peygamber Efendimiz güzel isme önem verirdi

    Geçtiğimiz günlerde Timaş Yayınları arasında çıkan kitapta yer alan isimler Anadolu'dan Türk Cumhuriyetleri'ne kadar pekçok yörede en çok tercih edilen Müslüman ve Türk isimleri. Halen Hollanda Rotterdam İslam Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Okumuş ile hazırladığı sözlükten yola çıkarak en çok tercih edilen isimleri, isimlerin anlamları ve hangi isimlerin ne amaçla seçildiğini konuştuk. Çocuklara anne ve babanın isim koyarken çok dikkatli olması gerektiğini belirten Okumuş bu konuda Peygamber Efendimiz (sav)'in anlamı güzel olmayan sadece insan değil yer adlarını bile değiştirdiğini hatırlatıyor: "Çocuğa güzel bir ad vermek önemlidir. O kadar önemlidir ki, çocuğun anne baba üzerindeki üç hakkından biri budur. İnsan, ömrü boyunca o adla anılacaktır. Bazı araştırmacılara göre ad, çocuğun kişiliği üzerinde bir ölçüde etkili olmaktadır." Sözlüğü hazırlarken çocuklara konulan isimlerin yöreden yöreye değiştiğini tespit ettiğini söyleyen Okumuş, "Bir yörede en çok tercih edilen adlar genellikle o yörede medfun bir veli, bir gazi ya da o yöreden çıkmış meşhur bir alim ya da kahramanın adıdır. O kişiye bağlılığın, sevginin, saygının simgesi olarak adı çocuklarda yaşatılır. Mesela Kafkasya'da Enver Paşa ve Nuri Paşa adlarıyla karşılaştığımda çok şaşırmıştım. Türk paşalarının adları, hem de paşa unvanıyla birlikte çocuklara veriliyordu. Bu paşalarımız bir süre o bölgede görev yapmışlar ve halkın sevgisini kazanmışlar. Aradan yüz yıl geçmesine rağmen hâlâ adları çocuklara konmaya devam ediyor" diyor.

    DEĞİŞİK İSİMLERİ SEVİYORUZ

    Ebeveynin çocuklara isim koyarken üç farklı akımın etkisinde kaldıklarını dile getiren Okumuş, bunun sebebini ise şöyle açıklıyor: "Çocuklara isim konulurken eski İslami ve Türk adlarının yanında bir de Avrupai isimler tercih ediliyor. Sözlü kültürün yerini yavaş yavaş yazılı kültür aldığı için İslam tarihini okuyanlar, biraz da farklı ad arayışı içerisinde oldukları için İslam tarihindeki az bilinen adlara yöneliyorlar. Aynen İslâmi adlarda olduğu gibi Türk tarih kültürü yaygınlaştıkça tarihi Türk adları da yeniden tedâvüle giriyor. Bunda, demirperdenin yıkılması sonrasında Orta Asya ile ilişkilerin gelişmesinin de belli bir payı var. Çünkü bazı Türk adları bizde neredeyse unutulmuşken Kazakistan'da ya da Türkmenistan'da çok yaygın olabiliyor. Bir de Avrupaî adlar revaç buluyor. Türkiye'nin yaklaşık 300 yıldır Avrupa'ya dönük yüzünün, Avrupa ile sıkı kültürel ve ticâri ilişkilerin bir sonucu olarak Avrupaî adlar da hızla yayılmaktadır. Sinema, müzik, futbol gibi alanların yıldızlarının adları herhangi bir kimlik endişesi duyulmaksızın çocuklara konabiliyor."

    Az çocuklu çok isimliyiz

    İsimler Sözlüğü'nü hazırlarken Fatih Okumuş'un tespit ettiği ilginç ayrıntılar var. İşte bu ayrıntılardan birkaçı:

  • Halen aile büyüklerinin isimleri yeni doğan çocuklara verilerek yaşatılıyor. Kimi zaman bazı ebeveynler aile büyüğünün adının artık eskimiş olduğunu düşünüp, söyleniş ya da anlam bakımından ona yakın bir başka ad seçiyor.

  • Aileler isim koyarken en çok anlamını merak ediyorlar, ardından aile büyüklerinin adları anne ve babanın mensup olduğu kültürün motifleri, çocuklarına koyacakları adın seçkin ve farklı olmasına dikkat ediliyor.

  • Bazı anne ve babalar adeta isim vermenin semâvi bir yönü bulunduğunu hissederek, bu işin sorumluluğunu üstlenmeyip, teberrüken bir 'büyüğe' bırakma edebini hâlâ yaşatıyor...

  • Adı kendisinden önce gelen çocuklar da var. Anne, rüyasında ak sakallı, nur yüzlü bir pîr-i fânî görür ve kendisine bir oğlu ya da kızı olacağı, adını Abdurrahman ya da Fatıma koyması söylenir.

  • Yurt dışında yaşayan Türkler açısından adın anlamı kadar, fonetiği de önem taşıyor. Hangi ülkede yaşanıyorsa, o ülkenin lisanında kolay yazılabilen ve aslına yakın telaffuz edilebilen adlar tercih ediliyor. İki kültür arasında ortak ya da yakın sayılabilecek adların da çok tercih edildiğini görüyoruz.

  • Son yıllarda çocuklara iki ad konması çok yaygınlaştı. Bunun bir psikolojik bir de pratik sebebi olduğunu düşünüyorum. Psikolojik sebebi biz çok çocuklu bir kültürden, çok hızlı bir şekilde az çocuklu aile yapısına geçiş yaptık. Eksiği çocuklara ikişer hatta bazen üçer ad vererek kapadığımızı sanıyorum. Birden fazla ad vermenin pratik yararı da zaman zaman olabilecek karışıklıkları önlemek ve çocuğa, büyüdüğünde adlarından birini vurgulama fırsatı tanımak...

  • Eskiden olmayıp şimdi yaygınlaşan bir gelenek de çocuklara Muhammed adının verilmesi.. Oysa Türkler, eskiden Hz. Peygamber'e duydukları saygıdan bu güzel adı çocuklarına vermezlerdi. Bunun yerine aynı kökten türemiş Ahmet, Mehmet gibi isimler tercih edilirdi. Ancak bu ince edeb zamanla yitirildi.

  • Cezayir Osmanlı hakimiyetinden çıkalı yüzlerce yıl olmasına rağmen halen Cezayir'de Türk sevgisinin timsâli olarak kız çocuklarına "Türkiya" ve 'İstanbul' adları konuyor...

  •  
    Saç dökülmesi hastalık belirtisi
    Sonbahar ve kış ayları saçların en çok döküldüğü mevsimlerdir. Ancak belli miktarda dökülen saçlar tedirginlik yaratmasın. Uzmanlara göre, günde ortalama 50-100 kadar saç telinin dökülmesi normal. Saç kökleri ise, maksimum 8 yıla kadar yaşayabiliyor. Ayrıca, genetik yatkınlık, beslenme bozuklukları, ağır diyetler, stres, gebelik, enfeksiyon hastalıkları ve vitamin eksikliği saç dökülmesinde etkili olabiliyor. Saçların özellikle mevsimsel geçiş dönemlerinde hızlı bir dökülme dönemine girdiğini kaydeden uzmanlar, mevsimsel saç dökülmesinin normal olduğunu ancak saç dökülmesinin kansızlık, demir eksikliği, hormonal bozukluklar ve immünolojik rahatsızlıklar gibi birçok sistemik hastalığın belirtisi olabileceğini de hatırlatıyorlar.
    Ünlülerle evlenmek istemediler
    www.liderler.net adlı internet sitesinde yapılan ankette yer alan, "Ünlülerden hangisiyle gerçekten evlenmeyi düşünürdünüz?" sorusuna, 4 bin 564 kişinin yüzde 57.1'i "hiçbiri" şeklinde yanıt verdi. Ankete katılanların gerçekten evlenmeyi düşünebileceği ünlüler sıralamasında, oyların yüzde 7.22'sini alan eski manken Emine Ün birinci sırada yer alırken, Ün'ü yüzde 6.41 ile Gülben Ergen, yüzde 3.53 ile Çağla Şikel, yüzde 3.49 ile Meltem Cumbul, yüzde 3.47 ile Sibel Can ve yüzde 2.55 ile Deniz Akkaya takip etti. Ankette erkek ünlüler arasında en çok evlenmek istenebilecek kişi ise oyların yüzde 2.09'unu alan Yılmaz Erdoğan oldu. Ses ve sinema sanatçısı Özcan Deniz yüzde 1.64 ile ikinci, şovmen Beyazıt Öztürk yüzde 1.56 oy ile üçüncü oldu. Pop müzik sanatçısı Tarkan Tevetoğlu ise oyların 1.17'sini aldı.
    3 Aralık 2003
    Çarşamba
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED