Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, barışın bir maliyeti olduğunu belirterek sadece bu yıl için bir kereye mahsus olmak üzere ek emlak ve ek taşıt alım vergisi almak zorunda kaldıklarını söyledi.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, barışı korumanın bir maliyeti olduğunu, bu çerçevede ek emlak ve ek taşıt vergisi alma yoluna gidildiğini söyledi.

Unakıtan, 2003 mali yılı bütçesinin TBMM'ye sunulması nedeniyle düzenlediği basın toplantısında, tasarruf ve gelir artırıcı tedbirlere değinirken, "bu yıl ödenecek emlak vergisi kadar ek emlak ve ek motorlu taşıt vergisi almamız zarureti hasıl olmuştur" dedi. Unakıtan, söz konusu vergilerin bir defaya mahsus alınacağını belirtti.

Her senaryoya hazırız

Maliye Bakanı Unakıtan, memur maaşlarına da değindiği açıklamasında, 2003 bütçesinde bundan sonra yapılacak zamlar için Bakanlar Kurulu'na yetki verildiğini de bildirdi ve memurlar ile emeklilerin enflasyona ezdirilmemesi için, hükümetin elinden gelen her türlü gayreti göstereceğini vurguladı.

Türkiye'nin sorunun barışçıl yollardan çözümünü istediğini ifade eden Unakıtan, "ancak ekonomik ve mali açıdan her türlü senaryoya hazırlıklıyız. Bütçemiz de krizden en az etkilenecek şekilde hazırlanmıştır" diye konuştu.

Unakıtan, kamu mali disiplinini sağlamanın, faiz yükünü azaltmak bakımından büyük bir önem taşıdığını, bu konuda herkese, her kesime görev düştüğünü söyledi.

Kemal Unakıtan, 2003 yılı konsolide bütçe büyüklüğünü, 146.9 katrilyon lira olarak açıkladı. Bakan Unakıtan'ın verdiği bilgiye göre, 2003 yılına dönük temel ekonomik büyüklükler büyüme oranı yüzde 5, GSMH deflatörü yüzde 24.4, TEFE yıllık ortalama yüzde 25.2, TEFE yılsonu yüzde 17.4, TÜFE yıllık ortalama yüzde 27.7, TÜFE yılsonu yüzde 20, gayrısafi milli hasıla 354.6 katrilyon lira, ihracat 39.2 milyar dolar, ithalat 54.7 milyar dolar olarak belirlendi. 2003 yılı konsolide bütçesinde ise bütçe giderleri 146.9 katrilyon lira, gelirleri 100.8 katrilyon lira, açık 46.5 katrilyon lira olarak tespit edildi.

Bütçe 146.9 katrilyon

Unakıtan, bütçe ödeneklerinin harcama alanlarına göre dağılımına göre, 2003 yılında personel giderlerinin 29.5 katrilyon lira, diğer cari giderlerin 9.3 katrilyon lira, yatırım giderlerinin 9 katrilyon lira ve transferlerin de 99.1 katrilyon lira olarak tespit edildiğini bildirdi. Bakan Unakıtan, düzenlediği basın toplantısında, bütçenin harcama alanları kalemlerini, transfer ödenekleri içinde faiz ödemeleri için 65.5 katrilyon lira, sosyal güvenlik kuruluşları 14.9 katrilyon lira, vergi iadeleri 6.8 katrilyon lira olduğunu bildirdi.

Bakan Unakıtan, bütçe gelir tahminlerine ilişkin rakamları ise şöyle açıkladı: "2003 yılında vergi gelirleri 85.9 katrilyon lira, vergi dışı normal gelirler 10.3 katrilyon lira, özel gelir ve fonlar 4.1 katrilyon lira, katma bütçe gelirlerinin 425 trilyon lira olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

2003 yılı konsolide bütçesinde yer alan 146 katrilyon 910 trilyon liralık ödenekten, 1 katrilyon 281 trilyon lira kesinti yapılmaktadır. Geriye kalan 145 katrilyon 629 trilyon liralık ödeneğin ise 144.8 katrilyon lirası harcamaya dönüşecektir.

Bu durumda bütçe giderlerinin GSMH'ye oranı yüzde 40.8, bütçe gelirlerinin GSMH'ye oranı yüzde 28.4, bütçe açığının GSMH'ye oranı ise yüzde 12.4 olarak tespit edildi."

Satıcı: Herkes tezkere kararına sahip çıksın

Türkiye'de piyasaların korunmasının herkesin görevi olduğunu belirten Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, "Türkiye'nin tüm insanlarının omuz omuza vermesi, faiz artışıyla her bir puanın neticede bize bir vergi gibi geri döneceği, bizim ödeyeceğimiz bir bedel olduğunu unutmaması ve piyasaları paniğe sokmaması gerektiğini düşünüyorum. Madem ki toplumun yüzde 90'ı bu yönde bir karar istiyordu, sokakta savaşa hayır diye bağıran herkesin, şimdi bu kararın arkasında durup piyasalara ister bir lirasıyla ister bir milyar dolarıyla sahip çıkması gerekiyor" dedi.

TİM Başkanı Oğuz Satıcı, TBMM'nin tezkereyi kabul etmemesi nedeniyle ihracatçıların uluslararası pazarlarda bir kaybının söz konusu olmayacağını söyledi.

Satıcı, "Aksine, Türkiye'nin demokrasi bilincinin yerleşmiş olduğu ve bu açıdan büyük bir prestij kazandığıyla ilgili olarak bir miktar daha avantaj kazanabiliriz" dedi.

Şubat'ta ihracat yüzde 26 arttı

Satıcı, içinde bulunulan ekonomik ve siyasal şartlara rağmen Şubat ayı ihracatının, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 26'lık bir artışla 2.930 milyar dolar seviyesinde gerçekleştirildiğine işaret ederek, "Özellikle lokomotif sektör olarak kabul edilen hazır giyim ve konfeksiyonda, geçen yılın aynı ayına göre meydana gelen yüzde 17.6 oranındaki artış dikkat çekerken, tarım sektörü ihracatındaki yüzde 11.5'lik olumlu performans ümit vericidir" dedi.

Satıcı, şunları söyledi:

"Bu nedenle söz konusu mali yardımın sadece 3 ay için değil, önümüzdeki 3 yıl için rahatlama yaratacak tarzda kullanılması için ihtiyaçların tespit edilmesi gerekmektedir. Türkiye ABD'den gelecek mali yardımı 'gizli stand-by düzenlemesi' olarak uygularsa kısa vadede ortaya çıkacak olumlu etkilerin fazla bir devamlılığı olmayacaktır."