|
|
hoş sada kaldı
ÖMER ÇAKKAL
TRT'deki arkadaşlarının deyimiyle, programını yapıp akşam evine dönen Duyarlar, ardında tamamlanmamış bir görev bırakmadan geçtiğimiz hafta aramızdan ayrıldı. Çocukluktan beri kendisi ile birlikte olan sanatçı dostları onu, 'kimseyle bir alıp veremediği olmayan, sanatçı ruhlu adam' diye anlatırken, usta sanatçının birçok eseri çoktan Türk müziğine maloldu bile. Usta bestecininin geçtiğimiz Çarşamba günü yapılan cenaze törenine katılan birçok sanatçı dostu, Duyarlar'ın sanata olan düşkünlüğü fikrinde birleşti. Sanâtla geçen bir hayat TRT'de uzun bir dönem görev yapan udi ve bestekâr Baki Duyarlar, sanatçı bir aileden geliyor. Babası Ali Duyarlar keman, dedesi ve büyük dedesi klarnet sanatçılarıydı. 1935 yılında İzmir'de dünyaya gelen Duyarlar'ın müziğe ilgisi lise yıllarında başlıyor. İzmir Radyosu için yaptığı programlarla TRT'ye adım atan udi ve bestekâr, 40 yılı aşkın süre aynı kuruma hizmet etti. 1942'de II. Dünya Savaşı sırasında İstanbul'a göçen Duyarlar ailesinin müziğe ilgisi bu yıllardan sonra daha da arttı. Tophane Sanat Okulu'nda öğrenim gören Duyarlar ailesinin büyük oğlu Baki Duyarlar, 18 yaşına geldiğinde Çağlayan Gazinosu'nda çalmaya başladı. İlk olarak Kasım İnal Tekin'den ders alan Duyarlar, ilerki yıllarda beste yapmaya başladı. TRT İstanbul Radyosu'na adım atmadan önce Taksim Belediye, Kasablanca ve Tepebaşı Gazinosu'nda cümbüş ve ud çalan Baki Duyarlar'ın uzun yıllar sürecek İstanbul Radyosu dönemi 1955'de başlayan Duyarlar, geçtiğimiz yıl yaş haddinden ötürü TRT'deki görevine veda etmişti.
ARDINDAN...
Bahattin Duyarlar (Kardeşi-kemani) : "Abim, bu sanata 40 yılını verdi. Kimsenin kalbini kırdığını dahi duymadım. Küçüklere sevgisini, büyüklere saygısını eksiltmemiş biriydi." Nejdet Yaşar (tamburi): "50 yıl beraberdik. Birlikte kışlarda, yazlarda, baharlarda çaldık. Gerçekten çok zarif, çok dürüst bir insandı. Kimseyle bir problemini hatırlamıyorum. Toleranslı, derviş mizaçlı bir insandı. Huzur içinde yatsın."
Coşkun Erdem (kanuni) : "Baki, çok eski bir arkadaşımdı. Şöyle geriye bakıyorum da, eskilerden çok az kaldık. İşte bugün birisi daha gitti."
|
|
|