AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M

Babamın alnında kurşunu gördüm

BU çocuklar savaş yüzünden evlerini, doğdukları toprakları terkeden milyonlardan sadece birkaçı. En yakınlarını savaşta kaybeden bu çocuklar şimdi, savaş bölgesindeki diğer çocuklar için dua ediyor.

ABD, Irak'a saldırmak için hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürürken, her savaşta olduğu gibi bu savaşta da yine çocuklar ölecek; ölmeyenler de savaş yüzünden 'kayıp bir nesil' olacak. Üstelik bu çocukların acısı büyüklerin çektiği acılara hiç de benzemiyor. Küçücük yüreklerine büyük gelen acılar taşıyor her biri. Tıpkı babasının alnına saplanmış bir kurşunu korku ve ürpertiyle anlatan 11 yaşındaki İslam gibi. En yakınlarını savaşta kaybeden bu çocuklar, şimdi savaş bölgelerinde bulunan kendi yaşlarındaki arkadaşları için dua ettiklerini söylüyorlar.

Savaşta babasını kaybeden Diana Paudova 14 yaşında. Ülkesine dönecekleri günü iple çekiyor. Doğdukları topraklardan ayrılığa dayanamadıklarını söyleyen Diana, geçen ay memleketlerine gitmek için yola çıkmışlar ama sınır kapısından geçememişler. Annesi, kardeşleri ve hayatta kalan diğer akrabalarıyla birlikte üç yıldır İstanbul'da olduklarını söylüyor. Savaşta babasını, babaanesini, anneannesini, iki kuzenini ve okuldan en yakın arkadaşını kaybetmiş. Annesi, ard arda aldıkları ölüm haberlerinden çok etkilenmiş. "Annem eskisi gibi değil, çok sinirli ve herşeye ağlıyor" diyen Diana'yı en çok etkileyen ise babasının ölümü olmuş. Babasının ölüm haberini aldıkları o günü hiç unutamadığını söylüyor: "Babam arkadaşlarıyla birlikte bombalarla yıkılmış bir evde saklanıyorlardı. Biz de onları ziyaret eder yemek götürürdük. Yine bir gün annemle birlikte babamın ziyaretine gittik. Arkadaşları bir çatışmada babamın yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını söylediler. Koşarak hastaneye gittik ve burada babamın öldüğünü öğrendik. Biz hastanedeyken babamın cenazesini eve getirmişler ve evde kimse olmadığı için cenazeyi komşuya bırakmışlar. Komşuya gidip babamı aldık."

Çok korkmuştum

Dinana'nın küçük kardeşi 11 yaşındaki İslam ise savaşta ölen babasının alnına saplanmış kurşunu görmüş: "Okuldan eve geldiğimde babamın cesedi yerdeydi. Tam alnının ortasına bir kurşun girmişti. Kurşun baktığımda görünüyordu. Annem de bayılmış, yere düşmüştü." Türkiye'ye gelmek için yola çıktıklarında savaş uçaklarının nasıl bomba atıp bir yerleşim bölgesini yerle bir ettiğini otobüs içindeyken gördüğünü söyleyen İslam, "Çok korktum, annemin arkasına saklandım" diyor.

Bomba korkusundan bütün gün depodan çıkamadık

Ali Seyidova 12 yaşında. İlkokul 3. sınıfta iken İstanbul'a gelmişler. Bir gün okulda ders yaparken atılan bombaların ekisiyle okulun camları kırılmış. Öğretmenleri de "Evinize gidin ve okula gelmeyin" diyerek hepsini eve göndermiş. Devamı şöyle: "Ağabeyimle okuldan eve dönerken uçaklar üzerimize doğru alçaldı. Bomba atmaya başladılar. Biz, ağabeyimle bir depoya girip saklandık. Akşama kadar depodan korkudan çıkamadık." 8 yaşındaki kardeşi İman ise, Rus askerlerinin babasını yakalayıp önce işkence edip sonra da savaşmasın diye iki ayağını kestiğini söylüyor. "Savaşı hatırlıyorum ama nasıl anlatacağımı bilmiyorum" diyen İman, savaşta amcasının da öldüğünü ekliyor.



4 Mart 2003
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED