TBMM'nin kararını herkes yüreği ağzında izledi, ama bir kişinin konuya ilgisi hepimizden fazlaydı. Pentagon'da kendisine ayrılan yeni makam odasında, Gen. Jay Garner, Ankara'dan gelen ilk haberle sevindi, haberin yanlışlığını öğrendiğinde de yıkıldı... Türkiye'nin ABD planları içerisinde yer almayı reddi, Jay Garner'in Irak'ın MacArthur'u olma fırsatının kaçması anlamına gelebilir...

Gen. Dougles MacArthur, hatırlayacaksınız, İkinci Dünya Savaşı sonrasında, kentlerinin tepesine hidrojen bombaları yağdırılmış Japonya'yı yöneten Amerikalı generaldi. Gen. Jay Garner da, Donald Rumsfeld tarafından, 'Saddam-sonrası Irak'ta yönetimi ele almakla görevlendirildi; Pentagon'da yeni oluşturulan 'Office of Reconstruction and Humanitarian Assistance' (Yeniden yapılanma ve insanî yardım ofisi) adlı birimin başına getirilerek…

Washington'da savaşın bir an önce başlamasını ve Bağdat üzerine bombaların düşmesini bekleyen Gen. Garner ile Hiroşima ve Nagazaki üzerine düşen bombalardan sonra Japonya'yı bir süreliğine yöneten Gen. MacArthur arasında önemli bir fark var: MacArthur asker doğdu asker öldü; Garner ise, bu göreve, Irak'ın üzerine yağacak bombaları imal eden şirketin yöneticiliğinden geliyor...

Gen. Garner, San Fransisco Cronicle gazetesinden öğrendiğime göre, birkaç hafta öncesine kadar, SY Technologies adlı şirketin başkanıydı. Hassas füzeler imal eden SY, L-3 adlı bir savunma müteahhitlik firması tarafından satın alındı. Gen. Garner, 1997 yılında Kara Kuvvetleri Komutan yardımcısı konumundan emekli olduktan sonra şirkete başkan yapılmış... Füzeci Garner, şimdi de, Irak'ı yeniden inşa etmekle görevli...

Gen. Garner'in bir özelliği de, 28 Şubat döneminde Org. Çevik Bir'e madalya takmasıyla haber konusu olan The Jewish Institute for National Security Affairs (JINSA) üyesi olması. ABD'deki Musevi Lobisi'nin en önemli örgütlerinin başında geliyor Gen. Garner'in faaliyetlerine katkıda bulunduğu JINSA...

Daha önce füze imal eden bir şirketin yöneticisi konumunda bulunan birinin, o füzeleri kullanacak savunma bakanlığında, füzelerin harabeye çevirmesi beklenen Irak'ı yeniden inşa görevinin başına getirilmesi Amerikalıları da biraz şaşkınlığa uğratmışa benziyor. Gen. Garner'in Ankara'dan aldığı haberden duyduğu şaşkınlık kadar olmasa da, onun bu füze hızıyla yükselişi yine de çok kişiye şaşkınlık yaşatıyor... Californiya Üniversitesi'nde iş hayatı ahlâkı konusunda dersler veren Prof. Ben Halliman, "Bu bir çıkar çatışması değilse, kesinlikle bir duyarsızlık" demiş ve eklemiş: "Iraklılar böyle bir kişinin başlarında bulunması hakkında ne düşünecek, ona ne kadar güvenecekler merak ediyorum..."

Doğrusunu söylemem gerekirse ben de merak ediyorum...

Gen. Garner'in daha önce hiç özel sektör deneyimi bulunmasa da füze üreticisi bir firmaya başkan olarak atanması doğaldı. Doğaldı, çünkü Kara Kuvvetleri'nde geçirdiği 34 yıl boyunca, Gen. Garner, hep teknik alanlarda çalıştı. Ronald Reagan'ın başkanlığı döneminde geliştirilen 'Yıldız Savaşları' projesi kapsamında oluşturulan Uzay ve Stratejik Savunma Komutanlığı bünyesinde sorumluluklar üstlenmişti Gen. Garner... O konulara ilgisinin hiç eksilmediği, 'Army' adlı askerî dergide, geçen yıl yazdığı bir makalede, savaş alanında çok gelişkin lazer cihazları kullanımından söz etmesinden de belli oluyor.

Şu satırlar o makaleden: "Lazerlerin ölümcül sıcak temaslarda kullanılması Başkan Reagan'ın 1980'lerdeki 'Yıldız Savaşları' projesinde bayağı teşvik edilmişti; yüksek-enerji kullanan lazer kullanımı ise şimdilerde en olgun halini aldı." Gelişkin lazer teknolojisi, savaş başlarsa, Irak üzerine atılacak füzelerde bolca kullanılacak.

Irak konusuna âşina bir isim Gen. Garner. Körfez Savaşı sonrasında Türkiye sınırlarını geçip kendilerine yurdumuzda sığınak arayanlara yardım sağlayan Amerikan heyetinin başındaydı. O dönemde, Türkiye adına sığınmacılara yardım organizasyonunun sağlıklı yürütülmesinin sorumluluğunu taşıyanlarla yollarının kesişmiş olması gerekir. Hükümet adına o görevi üstlenmiş dönemin devlet bakanı Vehbi Dinçerler, muhtemelen, kendisini hatırlıyordur...

Bush yönetimi Irak savaşının iki milyon göçmen hareketine sebep olacağını hesaplıyor. Gen. Garner'in yardımcısı olan Ronald Adams, "Hükümet adına, bir milyon göçmen için, battaniye, matara, uyku tulumu, ilâç ve başka yardım malzemelerini biraraya getirmeye çalışıyoruz" açıklamasını yapmış... Adams'ın da JINSA üyeleri arasından seçildiğini tahmin etmek zor değil...

Mücadeleci bir kişi Gen. Garner... Başkanı olduğu Sy Technology, daha önce almadığı çapta ihaleler üstlenmeye başladığında, rakip firmanın kendisi gibi emekli asker olan başkanı Biff Baker, "Haksız rekabet var; Garner'in şirketine ihale açılmadan 100 milyon dolarlık iş verildi" iddiasında bulunmuştu. Garner, iddia sahibini derhal mahkemeye verdi.

İddia doğru olsun olmasın, Garner'in varlığı şirketine epey para kazandırdı. Ana şirket olan L-3'ün gelirleri, bir yılda, yüzde 100 arttı. L-3 gelirin bu yıl da yüzde 20 artmasını bekliyor...

"Türkiye'nin kararı yüzünden ya savaş çıkmazsa" diye endişelenmesine gerek yok Gen. Garner'in; Irak'ı yönetemezse yöneteceği kârlı bir şirketi var...

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu