T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Çağdışı, gerici, ayrımcı rektör ve yardımcısı

YÖK başkanı başta gelen misyonu olarak başörtüsüne karşı mücadeleyi seçmiş bulunuyor. İçinden gelerek veya gelmeyerek onun isteklerini uygulamayan rektör de yok gibi; mesela M.Ü.nin eski rektörlerinden sayın Ö.Faruk Batırel bu haksız kararı uygulamadığı için görevinden ayrılmak mecburiyetinde kalmıştı. Boynuzun kulağı geçtiği gibi bu misyonu, âdeta bir mistik heyecanla uygulayanlar da var; bunların başında İ.Ü. rektörü ile onun bayan yardımcısı geliyor.

Yeni iktidar döneminde acil eylem planı ilan edilip de YÖK'nda ve üniversitelerde bazı haksız, çağdışı, verimi engelleyici mevzuata ve uygulamalara son verileceği, YÖK'nun yeni baştan ele alınıp düzeltileceği, iyi taraflarının bırakılacağı, aksayan ve devamlı şikayet konusu olan taraflarının ise değiştirileceği açıklanınca; irticayı, Atatürkçülüğü, laikliği... istismar ederek dine ve dindara karşı savaş açmış bulunan çevreler telaşa düştüler, kendileri için vazgeçilemez bir araç olan makamlarını koruyabilmek maksadıyla istismarı abartarak uygulamaya koydular. Acil eylem planında asla yer verilmediği halde bütün yapılacak olanları, "İslam ülkelerinde eğitim görmüş insanlarımızın denkliğinin yeniden tanınması, İmam Hatip Liselerinden mezun olan gençlerin üniversitelere eşit şartlarda girme imkanlarının sağlanması ve başörtüsü yasağının kaldırılmasına" odakladılar. Açtıkları ısyan bayrağı, YÖK ve üniversitelerle sınırlı kalırsa amaçladıkları etkiyi uyandırmaz diye âdeta bir muhalefet partisi gibi hükumeti –yalnızca YÖK ile ilgili planından dolayı değil, bütünüyle– hedef tahtası haline getirdiler. Demokrasilerde herkesin hükumeti usulünce tenkit hakkı elbette vardır; ama bu bayların ve bayanların tenkitleri (saldırıları, hakaretleri, taşlamaları...) ülkenin acil ihtiyaç ve menfaatleriyle uzaktan yakından ilgili değil. Bayan rektör yardımcısının son saldırısını örnek olarak alırsak konu, İmam Hatip liselerinden veya Yüksek İslam Enstitülerinden mezun olmuş milletvekillerine tanınan haklar ve özellikle de Milli Eğitim Komisyonunda başkan ve üye olanları. Bayana göre bunlar "kara düşünceli" imişler ve kendilerinin yaptığı da bunlara karşı laik, demokratik cumhuriyeti, Atatürk ilke ve inkılaplarını koruma mücadelesi imiş.

Şimdi bu baylara ve bayanlara bazı şeyleri hatırlatmanın zamanı geldi:

Sözü edilen değerleri korumanın demokrasilerde hukuk ile belirlenmiş usulü, kuralları ve kurumları vardır. Yaptıklarını iddia ettikleri mücadele bu usul ve kurallara aykırıdır.

İmam Hatip Okullarına girip çıkan veya mezun olan iki milyon civarında insanımız vardır. Bunların birer anneleri, birer babaları, en az birer kardeşleri, önemli bir kısmının birer eşleri ve asgari birer çocukları vardır. Bir de bunları tutanları, sevenleri, kendilerinden istifade edenleri hesaba katarsanız on milyondan fazla vatandaşımız İmam Hatiplidir. İmam Hatipliler bu ülkeye dışarıdan gelmiş bir avuç yabancı değildir. Herkes ağzından çıkan sözün nereye kadar vardığını düşünmek, hesabını doğru yapmak durumundadır.

Yurt içinde ve dışında okuyup mezun olmuş bir vatandaşın istihdamı, diplomasının tanınması, insan hak ve özgürlüklerinden yararlandırılması... okuluna, okulun ülkesine, mezunun inancına ve hayat tarzına dayandırılamaz, bağlanamaz; bunların hukukta belirlenmiş kuralları vardır ve bu kurallar ayrım yapılmaksızın uygulanır.

Ayrımcılık bir insanlık suçudur.

Bu gerçekleri göz ardı eden, gelecek yazıda bir kısmına yer vereceğimiz, uluslararası insan hakları belgelerini tanımayan, ayrımcılık yapan, bir kısım değerleri şahsı veya gurubunun menfaati için istismar eden gurupçu, bağnaz, insafsız, hukuksuz insanlar kaç fakülte bitirmiş olurlarsa olsunlar çağdışı ve gericidirler.

Gelecek yazıda insan hakları belgelerinden alıntılar yaparak iddiamızı belgeleyeceğiz.


31 Ocak 2003
Cuma
 
HAYRETTİN KARAMAN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED