SEVDA ALKAN / DİYARBAKIR
Kanunlarda bazı değişiklikler yapılmasına rağmen "Kürt dilini inkar siyasetinde bir değişiklik olmadığını" savunan Kürt dilbilimciler, Türkiye'de Kürtçe'nin de bir resmi dil olarak kabul edilmesini istedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin organize ettiği Edebiyat Günleri kapsamında düzenlenen "Kürt Dili Konferansı" 2-3 Aralık tarihleri arasında çok sayıda aydın ve Kürt dil bilimcinin katılımıyla gerçekleştirildi. Kürtçe'nin gramerine ve imlasına ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı konferansın sonuç deklarasyonu, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de hazır bulunduğu toplantıda açıklandı.

'Lehçelerin haritası'

Deklarasyonda, Hint-Avrupa dil ailesinin en kadim dillerinden biri olan Kürtçe'nin, zengin bir kültür ve edebiyat dili olduğu belirtildi. Kürtçe'nin lehçelerine ilişkin bugüne kadar çok sayıda tartışma yapıldığı ancak çelişkili değerlendirmelerde bulunulduğu kaydedilen deklarasyonda, Kürtçe'nin lehçelerinin sınıflandırılması işinin Kürt dilbilimcilere bırakılmasının daha doğru olacağının altı çizildi. Deklarasyonda, Kürt dil- bilimcilerinin Kürt Dili'nin lehçelerinin ve ağızlarının bilimsel bir haritasını çıkarması gerektiği belirtildi.

'Dilkırım politikası var'

Türkiye'de her ne kadar kanunlarda bazı düzenlemeler yapılmışsa da "Kürt dilinin inkar siyasetinde bir değişikliğe gidilmediği" savunulan sonuç bildirisinde, "Bugün Kürt diline dayatılan temel politika dilkırım politikasıdır. Konferansa katılan aydın ve dil bilimciler Türkiye'de Kürt dili için özgürlük ve eşitlik istemekte ve Kürtçe'nin bütün Türkiye'de bir resmi dil olmasını talep etmektedir. Kürt dili ilk okuldan üniversiteye kadar eğitim dili olmalı, Kürtçe radyo ve tv yayınına uygulanan kısıtlamalar ortadan kaldırılmalı, radyo ve televizyonlar 24 saat Kürtçe yayın yapabilmelidir. Kürtlerin ve Kürtçe'nin varlığı anayasal güvenceye kavuşturulmalıdır" ifadelerine yer verildi.