AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Eşim, doğum öncesinde kullanamadığı doğum iznini sonrasında kullanabilir mi?

Murat ASLAN: Sayın Tahsin Sınav, ben ve eşim Maliye Bakanlığında memur olarak çalışıyoruz. Sorum doğum izniyle alakalı. Resmi sevkle gittiğimiz doktorumuz 01.09.2004 tarihinden itibaren doğum öncesi izne ayrılabilir diye eşimin sevkine işledi ve işyerimize bu sevki götürerek eşim doğum öncesi iznine başladı. 12.10.2004 tarihinde doğum gerçekleşti. bu defa doğumu yaptıran doktor 12.10.2004 tarihinden itibaren 8 hafta doğum izni kullanması uygundur diye yazdı sevkimize. Sizin de farkedeceğiniz gibi doğum öncesi iznimiz 41 gün yani 5 hafta 5 gün sürdü. arta kalan iznimizin doğum sonrası iznimize eklenmesi gerekmiyor mu? İlginiz ve açıklamalarınız için şimdiden teşekkür ederim. Saygılar.

*Okuyucumuzun eşi, 12.10.2004 tarihinde doğum yaptığına göre, doktorun ana kurala göre doğum nedeniyle kullanılan yasal doğum izni süresini sevk belgesine işlemesi normal. Çünkü kendisi idari işlemi bilemez. Okuyucumuzun eşi, çalıştığı birime dilekçe vererek ve durumunu sevk belgelerindeki kayıtlara göre izah ederek doğum öncesi dönemden bakiye kalan izin süresinin doğum sonrası süreye eklenmesini idareden isteyecek; verilmediği takdirde daha üst amire intikal ettirebilecektir.

5223 sayılı "Devlet Memurları Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun" (RG. 21 Temmuz 2004 / 25529, Kabul Tarihi: 14.7.2004)'un 1. maddesinde; "14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104 üncü maddesinin değişik (A) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: A) Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. Yukarıda öngörülen süreler memurun sağlık durumuna göre tabip raporunda belirlenecek miktarda uzatılabilir. Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi hakkı vardır." 2. maddesinde, "Devlet Memurları Kanununun değişik 108 inci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: Doğum yapan memurlara istekleri halinde 104 üncü maddenin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 12 aya kadar aylıksız izin verilir."hükümleri yer almaktadır.

Bu hükümlerde okuyucumuzun sorusuna olumlu cevap mevcut. Yani okuyucumuz eşi, doğum sonrası 8 haftayı tam olarak kullandıktan sonra, ara vermeden, alacaklı kaldığı izin süresini kullanabilir ve doktor raporuyla uzatma da mümkündür. İdare de buna göre işlem yapacaktır.

İşçi, çalıştığı firmanın unvan değişikliği yapması halinde iş akdini haklı nedenle feshedip kıdem tazminatını isteyebilir mi?

Soruyu biraz açarsak, yeni İş Kanunu'na göre: Bir A Holdinginin B şirketi ismini değiştirip aynı holdinge bağlı BX şirketi oluyor. İşçi, bu yeni şirketin şartlarını beğenmiyorsa:

1-Kendisi ayrıldığında tazminat alabilir mi?
2-işsizlik sigortası almak için ne yapmalı?

Çok sorulan sorulardan birini ele almak istiyorum. Tüzelkişi şirketler, unvanlarını yani şirket isimlerini yasal organlarının alacağı kararla ve bir yasal prosedüre uyarak değiştirebilirler. Bu değişiklik, işverenin değişmesi anlamına gelmez. Ve işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle fesih hakkı vermez. Çünkü işçinin çalıştığı işyeri ve işveren aynıdır. İş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. İşçinin isim değiştiren işverenini beğenmemesinin müşahhas -somut- nedenleri olmalıdır. Buna göre, hüküm kurulup yorum yapılmalıdır. Zaten iş sözleşmesinin uygulamasını aksatan işveren, eskiden kullandığı unvanda kalsaydı da durum değişmezdi.

Yeni İş Kanunu'nun "İşyerinin veya bir bölümünün devri" başlıklı 6. maddesinde de devir halinin bile işçiye haklı nedenle fesih hakkını vermeyeceği düzenlemesi mevcuttur:

"İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer. /Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür. / Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır. / Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz. / Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır."


2 Aralık 2004
Perşembe
 
TAHSİN SINAV


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED