USTAM Necmi Tanyolaç'ı yıllardır taklit etmeye çalıştım ve nihayet ondan aldığım birçok ders, meslek diplomamızın geçerli olduğunu gösterdi. Bugün biraz nostalji yapalım. Necmi abinin bir vapuru var: "8.15"... Yorulmadı, bıkmadı, uğramadık liman bırakmadı... Yolcu kapasitesini aştı, dalgalarla mücadele etti, yalpa yaptı ama batmadı...
Bizler, hepimiz o vapurun miçolarındanız.
Her ay bizleri bir araya getiren, adına "jüri" dediğimiz ve Erdoğan Arıpınar'a borçlu olduğumuz toplantılarımızın sonuncusunu geçtiğimiz günlerde tamamladık.
Bir yıl boyunca her ay mutlaka toplandık. Seçtik, seçildik, tabii ki, finalimiz olacaktı. Ne güzel bir konuşma yaptı Erdoğan Arıpınar:
"Bizi destekleyen kuruluşa ait medyada çıkan TV dahil, görüntü süresi, reklam işi ile uğraşanların yüreğini hoplattı" dedi.
400 dakika görüntü ve 2 milyon 280 bin dolar reklam ücreti tutan yazılı haberler.
Bunları neden yazıyorum? Öylesine ciddi ve bizler için haber kaynağı olan bu tür toplantılar, sevgi, saygı üzerine kuruluyor. Aynı sevgi ile devam etmeli.
Ustamız Necmi Tanyolaç'ın yine bir akşam jürisinde söylediği, "Olimpiyat Stadı'nda Avrupa Şampiyonlar Ligi finali oynattıysak, merhum Sinan Erdem'in ruhunu incitmeyelim. Çünkü o görkemli statta onun büyük emeği vardı" sözleri alkışlarla karşılandı.
Evet... Sinan Erdem'i bir kez daha rahmetli anarken, sevgili ustamız Tanyolaç'a da saygılarımızı iletelim: Necmi abi, bize hergün balık almadın ama, balık tutmasını öğrettin...

BEKİR BORAN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan