Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Kredi kartı çılgınlığı bilinçsiz vatandaş ve bankacı iş birliği ile hızlanarak sürüyor. Kartzedelerden muhasebeci Hüsmen Fıçıcı, gençliğinin yedi yılını kredi kartı borçlarını ödemek için harcadı.
FATMA DURMUŞ / İSTANBUL
'Aza kanaat ederek yaşamak istiyorum' Kredi kartı borçlarını ödeyebilmek için avukatlarla içli dışlı olduklarını ifade eden Hüsmen Fıçıcı, "En son Yapı-Kredi bankasından icra geldi evimize. Çok kötü günlerdi. 1995-2000 yılları arasında iyi bir kart kullanıcısıydım. 4 milyar borcumuz bir gecede 15 milyara çıkmıştı krizde. 3.5 milyar borcumuzu sıkı pazarlıklarla avukatla 13 milyara anlaştık" şeklinde konuştu. Gençliğinin 7 yılını kredi kartlarına ipotek ettirdiğini belirten Fıçıcı, artık hayattan tat alamaz hale geldiğini söylüyor. Çevresindeki birçok arkadaşının aile yaşantısının altüst olduğunu belirten Fıçıcı, "Bir daha asla kredi kartı sahibi olmak istemiyorum. Hayatımın geriye kalanını borçsuz bir düzene oturtarak ve aza kanaat ederek yaşamaya çalışacağım" dedi. Kredi kartı borçları yüzünden yüzlerce insanın intiharın eşiğinde yaşadığını söyleyen Tüketiciler Birliği Başkanı Av. Bülent Deniz de, kendilerine başvuran bir öğretmenin 21 tane kredi kartı bulunduğunu ve her ay 3 milyar asgari tutar öder hale geldiği için intiharın eşinde olduğunu anlattı. Kart kullanımı uyuşturucu gibi
Tüketiciler Birliği'nin verilerine göre Türkiye'de 30 milyon adet kullanım halinde kredi kartı var. Bu sayı giderek artıyor. Bankalar mahalle aralarında, vapurlarda, köprü altlarında ev kadınlarına kefilsiz kredi kartı dağıtıyor. Kredi kartı kullananların çoğu kısa zamanda kart bağımlısı oluyor. Reklamlar, alışveriş merkezlerinin iç dizaynı, indirimler, taksit imkanları ve daha pekçok etken bu bağımlılığı arttırıyor. Önce borçlu yaşam süreci başlıyor. Çoğunlukla bu süreci iflaslar, intiharlar, aile faciaları, hatta cinayetler izliyor. Tıpkı uyuşturucu bağımlılığında olduğu gibi.
|
|