T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

'Mevlâna'ya ve 'aşk'a dair

'Göklerin dönüşünü aşkın dalgalarından bil' diye insanlığa zamanlarüstü çağrılar yapan Mevlâna Celaleddin Rumî'nin hayatı "Hz. Mevlâna'nın İrşadı" adıyla yeniden kayda geçirildi

İslam Tasavvuf tarihinin en büyük simalarından, ilmi, irfanı, edeb ve tevazuu, aşk ve vecd hali arşı tutmuş, ömrünü İslâm'ın rahmet kapısını bütün insanlara, insanlığa açmaya hasretmiş olan Mevlana Celaleddin'i Rumi'nin (k.s) hayatı, "Hz. Mevlâna'nın İrşadı" ismiyle bir kez daha kayda geçirildi.

"Gel, Ne Olursan Ol Gel" zaman ve zeminlere meydan okuyan davetiyle her türlüsünden insana ve tüm dünyaya sevgi ve hoşgörü kucağını açarak, onları hak yola çağıran, 'Göklerin dönüşünü aşkın dalgalarından bil" diyerek de, insanları inancın ve aşkın aşığı olmaya davet eden Mevlâna Hazretleri'nin hayatını iki yıllık bir araştırma sürecinden sonra yazıya döken Nuri Köroğlu, eserin yazılış gayesini anlatırken, bir gece rüyasında Mevlana Hazretleri'nin kendisine gül uzattığını gördüğünü ve buna binaen bu eseri hazırlamak için çalışmalara başladığını söylüyor.

Aşkın aşkınlığıyla her devrin yüreklerine seslenen "Sultanü'l Ulema"nın hayatının tafsilatlı bir şekilde anlatıldığı kitap, Mesnevi'den, büyüklerin Sultan'ul Ulema'nın eserleri hakkındaki görüşlerine, Mevlana Hazretleri'nin ilim tahsilinden, kerametlerine kadar pek çok konuda ilgi çekici bilgiler sunuyor okuyucuya.

Sürükleyici bir anlatım ve zihni yormayan bir dille kaleme alınmış eserde, "Vefa Şehri Konya", "Keramet", "Sema", "Rabıta", Mesnevi Manevinin Yazılışı", "Mevlana ve Yunus", "Mevlana'da İlim", "Mevlana Hazretlerinin Faziletleri", "Mesnevi'den Hikayeler", "Mevlana Hazretlerinin Vasiyeti" gibi konu başlıkları bulunuyor.

Manevi bilgileriyle eserin hazırlanmasına büyük katkıda bulunan, mevlevî üstadı Hadim'ul Fukara A. Gürbüz (r.a)'e ithaf edilen Hz. Mevlâna'nın İrşadı, Mevlevî'liğe yani aşka ve sevgiye gönül vermiş bir araştırmacı-yazarın kaleminden çıktığı için bol bol gönül dili ve söylemine yer verilen, ruhlarda lezzet bırakan, manevi anlamda doyurucu bir eser haline gelmiş...

İsrail'in Filistin zulmü yanıbaşımızda durup dururken ve kinin ve düşmanlığın milyonlarca insanın yüreğine öldürücü bir virüs gibi yerleştiği, dünyanın hemen her yerindeki savaşlarla yeryüzüne insan kanının oluk oluk aktığı bugünlerde, Mevlâna Hazretleri'nin zamanlarüstü kuşatıcı "aşk"ından nasiplenmek ve O'nu daha iyi tanımak isteyenler için hazırlanan eser, okunduktan sonra kütüphanelerin barış ve dostluk rafına yerleştirilmek üzere bekliyor...

İrtibat Tel: 0 332 342 01 95

 
Büyük tarihçi İsmâil Hâmi Dânîşmend
MODERN ÇAĞIN SAMURAYLARI
K endilerine Zaire dilinde "Güçlü Ruh, Güçlü İnsan, Güçlü Beden" anlamına gelen "Yamakasi" adı veren 7 genç, çatılarda surf yapıp, gökdelenlerin zirvesine ulaşmak için kendileriyle yarışırken 1999 yılında, Fransız basınına konu olurlar. Haklarında bir çok yazı, röportaj yayınlanır. Ardından yönetmen ve yapımcı Luc Besson onlar için bir film yapmaya karar verir ve 2001 yılında onları konu alan aynı adlı filmini çeker. "Modern Çağın Samurayları" da denilen gençleri konu alan Yamakasi de gençler kendilerini oynuyor. Paris'in varoşlarında yaşayan yedi gencin her birinin kendine özgü yetenekleri vardır. Mahalledeki bütün gençler onlara hayrandır. Onları taklit etmeye çalışan bir çocuk ağaca tırmanırken kaza geçirir. Yamakasilerin işe karışarak bir hayat kurtarmak için yeteneklerini ortaya dökmeleri gerekmektedir. Ancak yasalara da meydan okumaları gerekecektir. Aileden biri olan müfettiş Vncent onları bu konuda uyarmaya kararlıdır.
27 Nisan 2002
Cumartesi
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED