AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
İşte öyle bir Türk mucizesi (!..)

Çaresizliklerin ve ihanetlerin en ağırını yaşayan bu ülkenin çocukları ne yapsın, haklarını ve özgürlüklerini elde etmek için kime başvursun? Bu öylesine bir çaresizlik ki, umutların tükendiğini bile bile her gün aynı utancı yaşamaktan yorgun düşer, kahrolursun...

Şimdi şu haberi okuyun ve lütfen nasıl bir ülkede yaşadığımıza siz karar verin:

"Samsun Eğitim Fakültesi öğrencileri bir ucu okula açılan yeraltı geçidini zaman tüneli gibi kullanıp baş açma-kapama operasyonu yapıyorlar. Öğrenciler geçitte türbanını çıkartıp peruk takıyor ve kontrolden geçip derse giriyor."

Bu nasıl bir ülkedir, nasıl bir utançtır Allahaşkına?

Hoyratlıklar ve umutsuzluklar içinde bir uçtan diğer bir uca savrulup duruyoruz. Öyle bir sistem ki, varlığını koskoca bir ülkenin mutsuzluğu üzerine inşa etmekte bir beis görmüyor.

Milyonların mutsuzluğu üzerine inşa edilen sistemin, bütün bir ülkeye armağan ettiği yasaklarla örülü "Türk mucizesi(!)", bir etiket gibi yakanıza yapıştıkça, utancınız her gün bir kat daha artıyor.

Avrupa Birliği'ne en çok yaklaştığımız bir dönemde bile hala çağdışı tabularda inat yüzünden korkunun yakınınızda dolaştığını, haberlere bile bir "utanç kokusu"nun sindiğini hissediyorsunuz.

Zaman zaman iyimserliğimiz tutuyor, umutlanıyoruz. Ancak "resmi Türkiye"nin hayatımız üzerindeki ablukasından bir türlü kurtulamıyoruz.

21. Yüzyıl'da önümüze açılan "yeni dünya"nın hedeflerine rağmen, üniversitelerimizi kuşatan ilkel görüntü, "gerçek Türkiye" üzerine sahte hayaller kuranları bütün çıplaklığı ile ortaya çıkarmış bulunuyor.

İşte bu yüzden jakoben Batıcılar, Batılılaşma ülküsünden tornistan etmiş durumdalar. Anlaşılan o ki, yeni dünyanın demokratik ve özgürlüçü değerleri jakobenlerimizi fena halde korkutmuş.

Bu yüzden, geçmişte Batılı değerlere karşı çıkanları "yobazlıkla" itham eden ortadoks Batıcıların, şimdilerde demokrasi, insan hakları ve özgürlük talebinde bulunanları "vatan hainliği" ile suçlamasını anlayışla karşılamak gerekiyor.

19 Mayıs Üniversitesi'ndeki dramatik görüntülerde de olduğu gibi, her gün yürekleri ve umutları paramparça edilen insanların yaşamak zorunda kaldığı kanayan bir ülke burası... Ve her gün geleceğinden biraz daha çalınan talihsiz ülke Türkiye...

Anlaşılan, her gün Türkiye'yi dünyaya rezil eden örümcek kafalı "resmi Türkiye" ile daha çok işimiz var.

Türkiye gibi böylesine iç içe dramların yaşandığı bir başka ülke var mıdır acaba?

Kendi halkını potansiyel bir düşman gibi gören, kendi çocuklarının gözyaşlarına bu denli duyarsızlaşan bir ülke olabilir mi Allahaşkına?


6 Haziran 2003
Cuma
 
MEHMET OCAKTAN


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED