AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M

Mutsuzluğu seçmeyin

Gençlerin gelecek kaygısı, doğru meslek tercihleri yapıldığı takdirde bir problem olmaktan çıkıyor. Uzmanlar, meslek seçiminde gencin tamamen kendi yetenek ve ilgi alanlarını göz önünde bulundurmasının, mutsuz bir ömür geçirmesini engelleyeceğini belirtiyor.

Gençlerin en büyük sorunlarından biri üniversite, daha doğrusu meslek seçimidir. Aile baskısı, ekonomik şartlar ve doğru yönlendirilememe gibi pek çok olumsuz faktör, zaten sorun olan bu seçimi daha da güçleştirmekte. Yüzlerce fakülte ve seçenek arasında sıkışıp kalan, isteğine göre değil de genellikle puanına göre sıralama yapan öğrenci de sonunda mutsuz olacağı bir üniversitede okuyup, zevk almadan yapacağı bir mesleğe sahip olabiliyor. Uzmanlar ise, fakülte ve meslek seçiminde gencin tamamıyla kendi yetenek ve ilgi alanlarını göz önünde bulundurmaları gerektiğine değinip, bunun için alanında uzmanlaşmış rehber öğretmenlere danışmanın önemini vurguluyorlar. Eğitim Bilim Dergisi'nin bu ayki sayısında da, meslek seçerken yaşanan problemlere ve nelere dikkat edilmesi gerektiğine değiniliyor. Buna göre, üniversite ve meslek seçerken göz önünde bulundrulması gereken faktörler şöyle sıralanıyor:

Meslek seçerken...

  • Öğrenci, öncelikle yeteneklerinin farkında olmalıdır. Eğer kişi yeteneği dahilinde olmayan bir işi yaparsa, hayatını mutsuz olarak geçirir.

  • İlgi alanlarını iyi tespit etmeli ve ilgi duymadığı işe yönelik bir lisans eğitimi almamalıdır.

  • Değerler ve kişilik özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır.

  • Seçilen meslek iyi tanınmalıdır. Ancak ülkemizde seçimler çoğunlukla tesadüflere bırakılmaktadır. Daha sonradan mutsuz olmamak için, seçimden önce mesleklerle ilgili ayrıntılı bir araştırmaya girişilmelidir. Mesleğin nerelerde uygulanabileceği, hangi alanlarda kullanılabileceği iyi bilinmelidir.

    İş sizin, anne-babanızın değil

  • Tercihler yapılırken genç, ailesinin meslek seçimi konusunda gösterdiği inatçı tutuma yenik düşmemelidir. Çünkü bir çok aile, çocuğunun kendi yapmak isteyip de yapamadığı işleri yapmasını ister.

  • Genç, en çok başarılı olduğu derslere yönelik bölümleri tercih etmelidir. Bunun için ders notlarını ve hatasız, hızlı cevapladığı testleri göz önünde bulundurmalıdır.

  • Gelecekle ilgili planlar netliğe kavuşturmalıdır. Tercih edilecek alanda, gelecekte nelerin yapılacağı baştan ortaya konulmalıdır. Fakülte son sınıf öğrencileri arasında, hala yapacağı mesleği seçmemiş olanlar da vardır.

  • Genç, toplumsal yargılara göre düşünerek meslek seçimi yapmamalıdır. Yani, bir işi sırf iyi para kazandırıyor ya da toplum tarafından saygınlığı olduğu için seçmemelidir.

  • ÜRÜN DİRİER, İSTANBUL

    GELECEĞİN MESLEKLERİ

    Enformasyon, ergonomi, otomasyon, tasarım, genetik, tıp, network ve mekatronik mühendislikleri, uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi, çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri, uluslararası hukuk, psikoloji, halkla ilişkiler ve tanıtım, turizm işletmeciliği ve otelcilik, rehberlik ve psikolojik danışma, mütercim-tercümanlık.

    ÖSS ADAYLARI SON BİR AYI NASIL DEĞERLENDİRMELİ?

    Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) bir aydan az bir süre kala üniversite adaylarını heyecan sararken, sınava bilgi bakımından olduğu kadar psikolojik olarak da hazırlanmak gerektiği belirtildi. MEF Dershaneleri Rehberlik ve Araştırma Birim Müdürü Erdem Kaya, ÖSS'nin ciddi şekilde hazırlanmayı gerektirdiğini, bunun sadece bilgi anlamında değil, psikolojik olarak da hazırlığı içerdiğini vurguladı.

    Sınava bir ay kala bilgi birikiminin yeterli düzeye yaklaştığını hatırlatan Kaya, ÖSS tarihine kadar yapılabilecekleri şöyle sıraladı: "Dersleri konu konu düşünmek, bu konulardan daha iyi ve hızlı soru çözebilecek hale gelmek. Başarılı olunan konularda sorular çözerek, bunlardan soru kaçırmayacak duruma gelmek. Bitirilemeyen derslerden sadece başarılabilecek konuları bitirmeye çalışmak. ÖSS'ye kadar olan döneme ilişkin gerçekçi bir plan yapmak, bu süreçte de dersleri iyice kavrayacak hale gelmek ve deneme sınavları yapmak.Yaşamın kontrolünü ele almak, motivasyon düzeyini artırmak. Gerilim ve kaygıyı kontrol altına almak."

    Psikolojik olarak da hazırlanın

    Erdem Kaya, sınavda performansın tam anlamıyla kullanılabilmesi için yaşanan kaygının kontrol edilmesi gerektiğini, bunun için de psikolojik hazırlığın önem taşıdığını anlatarak, psikolojik hazırlık konusunda adaylara şu önerilerde bulundu:

    "Kendine güven duygusunu gerçekçi biçimde artırıp sınava güçlü girin. Olumlu düşünerek, pozitif bir dil ile hem çalışmayı etkili hale getirin, hem de kaygılanmayı engelleyin veya azaltın. İç disiplini elden bırakmayın, var olan enerjinizi lehinize kullanacak şekilde düşünün ve davranın. Bahar kırgınlığı ile başa çıkın. Bugünden itibaren kendinize bir strateji belirleyin, plan yapın vebuna uygun davranın."



  • 21 Mayıs 2003
    Çarşamba
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED