T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Sağduyu gâlip geldi

Meclis sağduyulu davrandı ve 3 Kasım seçimlerine kadar tatil kararı aldı. Beklenenden az sayıda fire veren DSP ve MHP gruplarının sağlam duruşları takdire şâyândı. Ak Parti ve DYP'nin kararlı tavırları da alınan sonuçta etkili oldu. 'Küskün' milletvekilleri ile 'mızıkçı' partiler seçimin 3 Kasım'da yapılacak olmasını bundan böyle sineye çekmek zorundalar.

Oylamada yenilmeleri, seçimi erteletmek isteyen milletvekillerinin giderayak gündeme getirdikleri bazı konuların yanlış olduğu anlamına gelmiyor. Tersine, pek çok milletvekili, ilk kez, partilerine 'küskün' düştükten sonra doğruları söylemeye başladı. Lider sultasının yanlışlığını, dört yıl boyunca, pek az milletvekilinin ağzından duymuştuk. Seçim ve siyasi partiler yasalarındaki anti-demokratik maddeler ile anayasadaki dar yorumlanmaya müsait hükümlerin varlığı, seçimi erteletme hengâmesi içerisinde güme gitmemeli...

Küskün milletvekilleri, ancak isimlerini listelerde veya listelerin seçilebilecek yerlerinde göremeyince liderlerine karşı ayaklanmayı göze alabildiler. Oysa, bir önceki seçimde onları tercih edip Meclis'e getiren aynı liderlerdi. Bir dönem sonra, yeniden erken seçim söz konusu olursa, bugün milletvekilliği yolu kısaldığı için sevinenlerden pek çoğu 'küskün' hale gelecek. Bizde, maalesef, tarih herkes için mutlaka tekerrür ediyor...

Doğru olan, millet ile vekili arasından lideri çıkarmaktır. Lider ve yakınlarından oluşan 'tek seçici' konumundaki kişiler, millete en fazla hizmet edeceğine inandıkları en liyakatli kadrolar yerine, 'sâdık olma' dışında bir özelliği bulunmayan kişileri Meclis'e taşıyorlar. Meclis her seferinde bir öncekinden daha ileri düzeyde milletvekili ile dolup taşsa bile, bunlar, her zaman '1. sınıf' siyasiler olmuyor. Buna karşılık, 'küskün' konumundaki bir daha Meclis'e gelemeyecek milletvekilleri arasında çalışkan ve başarılı olanların sayısı hiç de az değil.

Meclis'i biraz daha çalıştırabilmek için seçimi erteletmeye çalışan 'küskün' milletvekilleri, 'siyasi yasak' uygulamalarına da karşılar; hiç değilse, seçimi erteletmeye çabalarken bu iddiayı güçlü biçimde dile getirdiler. Bu da yanlış değil. Türk Ceza Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu gibi metinlerde ve anayasada yer alan bazı maddeler, istendiğinde, siyasilerin önünü kesme amacıyla kullanılabiliyor. Bu tür uygulamalar sebebiyle, partilerinin başında olabilseler muhtemelen onları daha başarılı kılabilecek dört lider, bu seçimde aday bile olamadı...

3 Kasım'dan sonra oluşacak yeni Meclis'in 'tarihi tekerrür ettirmemek' gibi bir görevi daha var. Bunun ilk aşaması, Meclis'e girme başarısı gösteren partilerin, leh ve aleyhlerine olma hesabı yapmaksızın, anayasa ve yasalardaki kısıtlayıcı maddeleri değiştirme yolunda işbirliğini gerçekleştirmeleridir. Bir sistemde tek bir kişinin bile siyasi haklarından mahrumiyeti herkesi ilgilendiren bir ayıptır. Ak Parti siyasi yasaklarından mahrum edilmemiş Tayyip Erdoğan'la seçimde daha iyi bir sonuç alabilecekse, partisi Meclis'te çoğunluğu elde edecek Erdoğan ülkeyi bir başkasından daha iyi yönetebilecekse, onun bugünkü durumu, kendisine oy vermeyenler için bile bir 'kayıp' sayılmaz mı? Elbette sayılır.

Meclis'in çalışmalarına seçime kadar ara verme kararı 'küskünlerin' girişimine ciddi bir darbe vurdu; ancak geçmiş dönemlerden bildiğimiz gibi, kızgın 'küskünler' kolay pes etmiyorlar. Bu defa da, 'olağanüstü toplantı' talepleriyle Meclis'in kapısını zorlayabilirler. Oysa, milletvekili sıfatı taşıyan kişilerin kendilerini 'milletin vekili' olarak görmediklerini belli edecek her türlü yanlıştan kaçınmalarında yarar var. Bir bakarsınız, bu seçimde elenenler gelecek dönemde 'umut' haline gelivermiş... 1999 seçimin mağlubu CHP bugün o durumda değil mi?

Meclis'in sağduyusu olası ciddi yanlışları önledi. Şimdi, tek tek milletvekillerinin aynı sağduyuyu her yönüyle sergilemelerinin zamanı...

Dünkü oylamadan sonra şunu söyleyebiliriz: Demek sportmenlik ölmemiş...


2 Ekim 2002
Çarşamba
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED