Önümüzdeki ay Özel Tüketim vergisi adı altında bir çok yeni vergi daha getirmeye hazırlanan hükümet, dibe vurdurduğu ekonomiyi düze çıkarmak için bir yandan ABD'nin desteği ile uluslararası piyasalardan dış borç almaya çalışırken, içerde de vatandaşın cebinden değişik vergi altında para almaya uğraşıyor. Emlak vergilerini geçen yıla göre ortalama 13 kat, 1998 yılına göre 20-30 kat artıran hükümetin 2002 yılında uygulamaya koyacağı emlak vergilerindeki adaletsizlik, emlakçılar tarafından Cumhuriyetin ilk yıllarında azınlıklara uygulanan varlık vergisi şeklinde değerlendirildi.

Büyükşehirlerde semtlere göre getirilen vergide büyük adaletsizliğin olduğunu dile getiren emlakçılar, bu yasanın İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde yaşayan mülk sahiplerinin kaçmasına neden olacağını söylediler.

Ev alma dönemi bitti

Yasa ile bundan sonra emlak alım satımında ödenecek harç miktarı da artacak. İstanbul'un meşhur semti Taksim'deki İstiklal Caddesi'nde 100 metrekarelik bir gayrimenkul alan vatandaş alım-satım için 15 milyar lira harç ödeyecek. Bu oran Kadıköy Söğütlüçeşme'de ise 6 milyar lira olacak. Bağdat Caddesi'nde 100 metrekarelik bir konutun değeri 150 milyara çıkarken Beyoğlu'nda 500 milyara, Beşiktaş'ta 100 milyar liraya çıkıyor.

İlir Emlak'ın sahibi Ömer Kuzum, emlak vergilerini artıran yasanın zaten ölü olan piyasa için son darbe olduğunu söyledi. Vergideki artışın kira fiyatlarına da otomatikman yansıyacağını ifade eden Kuzum, "Evini kiraya verenler, masrafları artınca doğal olarak bunu kira fiyatlarına da yansıtacaktır" dedi.

Emlak satışlarının çok durgun olduğunu, fiyatların döviz bazında yarı yarıya indiğini kaydeden Kuzum, vergilerin ilk başta satış fiyatlarına yansıyacağını ancak daha sonra piyasalardaki durgunluk yüzünden fiyatların gerileyeceğini savundu. Emlak vergilerini artıran yasa ile belediye gelirlerini kısıtlayan yasanın birbirine yakın zamanlarda çıkmasının, İstanbul'u yaşanmaz bir şehir haline getireceğini ileri süren Kuzum, "Belediyeler gelirlerini artırmak için rayiç bedellerini artıracak. Gayrimenkulün normal değeri ile rayiç değeri hemen hemen aynı olacak. Şimdi 15 milyarlık bir dairenin rayiç bedeli 3 milyar civarında. Tabi bu durumda vergiler de katlanarak artacak. Vergiler en kuytu yerlerde bile milyarları bulacak. Bu da, 'İstanbul'da yaşamanın bir bedeli var, İstanbul'u terk edin' anlamına geliyor."

Akarcalı iddiaları yalanladı

Bu arada ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Akarcalı, milletvekillerinin oturduğu bölgelerde emlak vergisi oranlarının düşük tutulduğu yolundaki haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Akarcalı, "Millete Dayak Vekile Kıyak" başlıklı haberde yer alan iddiaların gerçekle bağdaşmadığını söyledi.