AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Türkiye'yi 5 cent'e muhtaç göstermeyin

Bir şirket düşünün.... "Benim durumun çok kötü, borçlarımı ödeyemeyeceğim" diye dosta düşmana ilan ediyor sırlarını...

Oysa çarkları çevirebilmek için, bir yerlerden kredi alması lazım.

Şimdi bu şirkete kim para verir!.

Ne vermesi, kapıdan sokmazlar.

Sayın okurum, bilmem dikkatinizi çekti mi?

Son günlerde büyük bir yanlış yapılıyor.

Bazı işadamlarının, hükümete şirin gözükmek ya da gündeme gelmek için ortaya attıkları balon öneriler ciddi ciddi tartışılıyor.

Hükümet de tuzağa düşmüş durumda.

Türkiye'nin durumunu olduğundan daha karanlık hatta vahim gösteren bu tabloya farkında olmadan çanak tutuyor.

Abuk sabuk öneriler.

Yok, herkes servetinin yüzde 20'sini devlete bağışlamalıymış..

Yok, altın ve dövizler devlete hibe edilmeliymiş.

Yok, çalışanlar bir maaşlarını devlete vermeliymiş.

Nedenmiş!

Efendim, devletin çok borcu varmış da bunları ödeyemiyormuş. Hibe olarak toplanan paralarla borçlar ödenebilirmiş.

Bazıları işi abarttıkça abarttı.

Bu yolla 70 milyar dolar toplanabileceğini ileri sürenler oldu. (Herhalde para saymasını bilmiyorlar.)

Canımı sıkan, bu palavraların hükümetin de gururunu okşaması. Bu fedekarlık şovlarını kendilerine destek olarak gösteriyorlar.

Etmeyin eylemeyin....

Bu yolla para toplansa, vergilere, dış yardımlara, kredilere ne ihtiyaç vardı.

100 trilyon lira toplansın, dişimi kırayım. O da zaten Türkiye'nin bir günlük borç ödemesine yetmez.

Beyler, siz neden bahsediyorsunuz!

Türkiye bu yıl 93 katrilyon lira iç borç, 11,5 milyar dolar da dış borç ödeyecek.

Bu para hibe yoluyla, topla topla biter mi?.

Bu miktarın üçte birini bile toplayabilen toplum zaten çok zengin demektir.

Madem zengin bir ulusuz, bir milyon kişi niçin vergi borcunu ödemedi ya da ödeyemez duruma düştü.

Vergi affından yararlanmak için başvuranların sayısı milyonu aşmadı mı?.

Türkiye'yi 5 cent'e muhtaç gösterme yanlışı geçmişte yapıldı. Bunun faturası da ağır ödendi.

Bitsin artık bu abuk sabuk öneriler.

Dünya savaşla ilgilenmeyi bırakıp, bize gülecek...

Hıncal Uluç'a çok kırgınım

Ben sıradan bir futbol seyircisiyim. Öyle taktikten, teknikten pek anlamam.

Sahadaki takım üç beş iki mi, dört iki dört mü oynuyor çakamam.

O yüzden spor sayfalarına ve eleştirmenlere ziyadesiyle itibar ederim.

En çok da Hıncal Uluç'u okumayı severim.

Gel gelelim, bu kez Hıncal Uluç'a kırgınım. Beni de tüm sporseverleri de yanılttı.

Balonu bir şişirdi bir şişirdi ki, hepimiz o balona asılıp havalandık.

NTV'de pazartesi yayınlanan 90 Dakika programını izliyorum.

Hıncal Uluç, bizim futbolcuları öve öve bitiremiyor. Bu arada, İngiliz futbolunu aşağılarken bir örnek veriyor:

"İngiltere'nin en iyi futbulcularından biri gösterilen Beckham da kim. Fenerbahçeli Ceyhun ondan çok daha iyi futbolcu..."

Oysa, Beckham bizi 2-0 yendikleri maçta harikalar yarattı. Eğer bizde öyle bir futbolcu olsaydı maçı alırdık.

Uluç, gazeteki yazısında da daha maç oynanmadan bizi galip ilan etmişti.

Futbol medyası aslında Hıncal Uluç'un gazına geldi. Onlar da maç öncesi balona gaz verip durdular.

Eee, balonu fazla şişirirsen patlar.

Maç öncesi gazete başlıkları

Biz bu İngiltere'yi yeneriz
Bu takımı yenemezler.
İngilizler korktu
Ada'da panik
Korkuyorlar
Biz zaten kazandık
Yendik bile
Hesap günü geldi

E-POSTA HATTI

200 milyonluk banknot basılsın

  • Yurtdışında yaşıyorum. TBMM internet sitesinde iç ve dış borçlar sayfası açılsın. Vatandaş bu sayfayı tıklayarak seçtiği borcun bir kısmını ödesin.(Emre Tezduyar)

  • En büyük banknotumuz 20 milyon lira. Yani 10 Euro kadar. Oysa 500 Euro'luk banknot var. Bizim de 200 milyonluk banknota ihtiyacımız var. (Ahmet Erdem)

  • Devletin hazinesini yıllardır talan edenlerden hesap sorulmadıkça, sorun sadece kamu mallarının satışı ile çözülemez. (Barbaros Cineviz)

  • Ben de devlet memuruyum. Sosyal tesisler tam bir çiftlik. Hepsi satılmalı. (Esra)

  • Damatlar Cepheye başlıklı yazınıza ek olarak diyorum ki, acaba hangisinin çocuğu zaten tam anlamı ile askerlik yapıyor ki cepheye gitsin. (Cevher Yılmaz)

  • Bu yıl da enflasyondan umudum yok. Acaba liradan üç sıfır atılsa enflasyon düşer mi? Yoksa aksi mi olur. Almanya'da Euro'ya geçince fiyatlar yükseldi. Ona benzemesin. (Altuğ Öztürk)

    BİLGİ TANECİĞİ

    Türkiye'de 41 bin tane genel müdür-şirket müdürü,
    3 bin 650 tane yönetim kurulu başkanı,
    13 bin 445 tane yönetim kurulu üyesi var.
    Vergi kimlik numarası alanların sayısı 22 milyon kişiyi buluyor.


  • 4 Nisan 2003
    Cuma
     
    ŞEMSİ YÜCEL


    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED