Gençler arasında dolaşan şakalardan bazıları kelime oyunlarına yaslanıyor. Biri arkadaşına diyor ki:

- Saçmalama!

Aldığı cevap şu:

- Saç malanmaz, taranır!

Ya şaşkınlık, ya kahkaha, ya oyuna katılış:

- Parmaklarım neyime yetmez?

Türkçede "malamak" diye bir fiilin bulunmaması hiç önemli değil. Önemli olan, dilin böyle bir imkâna potansiyel olarak sahip olmasıdır.

Maksat muhabbet olsun!

Muhabbetin içinde sevgi olması gerekmiyor tabii. Yeter ki, işin içinde sohbet olsun.

Sohbetin içinde sahabet yahut sahiplik olması şart değil. Yeter ki, eğlence olsun, neşe olsun, az biraz; hattâ çok çok. Hoşça vakit geçsin. Maksat espri olsun!

(Bu espri de çok oldu hani. Biri çıkıp esme pri demeli artık!)

- Olsun demekle olmuyor tabii; olması için toprak, su, hava, güneş, ille de sabır gerekiyor.

- "Sabırla koruk helva olur." demiş atalarımız.

-Bu durumda şeker pancarı ne olacağını şaşırır mı bilinmez ama pekmezi bilmez Türk çocukları muhtemelen erişemediği üzümü değerlendirme arayışına kalkışan filozof tilkiyi hatırlamayı da beceremez.

- A cerebilir, ce cerebilir, be ceremez, öyle mi?
- Sıktın ama!
- Seyreltelim.
- Ayağını ihmal etmiyor musun?
- Gün ağıyla uğraşmaktan ay ağına vakit kalmıyor ki…
- Günü kurtaran haftayı da, ayı da kurtarmaz mı?
- Bana kurttan ayıdan değil, kuzudan dayıdan söz et.
- Cezayir ne güzel kelime değil mi?
- Cezayir kelime mi? Cezayir türkü!
- Nasıl?
- Cezayir'in gemileri yağlanır
Yağlanır da tersaneye bağlanır
Cezayir'de koç yiğitler eğlenir
Hama Humus Tırabulus Cezayir
- Ahmed bin Bella nerelerde?
- Şenol Demiröz nerelerde?

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu